Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Belasını ısrarla arayan bazı insanlar gibi ben de nedense o filmi illa da seyretmeye oturdum.

        Son sahnede giden arabanın arkasından bakarken elimde olmayan bir şekilde ağlamaya başladım.

        Filmi seyretmek için gayet yanlış zamanmış diye de tam o anda düşündüm.

        *

        Filmin adı ‘Boyhood’ 6 yaşındaki bir çocuğun büyümesini ve üniversiteye gidiş gününe gelmesini yani 12 yılını anlatıyor. Son sahnede ise onun bindiği arabayla üniversitesine tek başına gidişi anlatılıyor.

        *

        Bu filmin çekimi 12 yıl sürdü. 6 yaşında başlıyoruz çocuğu izlemeye adım adım büyüyor ve 18 yaşına gelince çekip gidiyor evden, yüzlerce çocuğun her yıl yapmakta olduğu gibi. Filmde 12 yıl boyunca yaşanılan tüm rutinlerin, sorunların, mutluluklar ve acıların yükü o araba güneşe doğru hareket edince insanın omuzuna ağır biçimde çöküyor. O anda zamanın dayanılmaz ağırlığını ve acımasızlığını hissediyorsunuz.

        *

        Siz bakmayın benim 64 yaşında olmama. Çocuk yapmakta hayli gecikmiş olduğumuz için 18 yaşına girmekte olan bir oğlum var. Şu anda var gücüyle üniversite başvurularını yapmakta Amerika’da. Gelecek yıl bu günler geldiğinde o inşallah üniversitesinde olacak, biz de devamlı onun düşünerek uzakta olacağız.

        *

        Kabul ederseniz ki sulu gözlü 64 yaşındaki bir adamın o filmi seyretmesi için son derece yanlış bir zamanlamam vardı.

        Neyse şimdi ağladım ya belki üniversite için evden çıkma zamanı gerçekten geldiğinde o kadar ağlamam, kim bilir. Umudum böyle en azından.

        Diğer Yazılar