Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İran’ın yanlışlıkla bir yolcu uçağını füze sanıp düşürmesinden sonra Ahmet Hakan, "Böyle bir İran’ın elinde nükleer güç olmamalı" başlıklı bir yazı yazdı.

        Yapılan korkunç hatayı duyan her makul insanın vereceği içgüdüsel tepkiyi yansıtıyordu yazı. İran nükleer silah edinmek istiyor ya, bir yolcu uçağını füze sanıp düşürebilen bir ülkenin nükleer facialara da yol açabileceğini herhalde herkes ilk tepki olarak düşünmüş olmalı.

        İlk önce konuyla ilgili ilkesel tavrımı ortaya koyayım da sonra diyeceğimi derim.

        Ben tümnükleer silahlara karşıyım ve tüm dünyada kökten yasaklanmasını istiyorum. İdeal durum olarak Amerika’nın da Rusya’nın da nükleer silahlılarını tümden yok etmeleri gerektiğini düşünüyorum.

        Bu tavrımı kayda geçirdikten sonra bile İran’ın bu hatası yüzünden "nükleer silah sahibi olmamalı" demek doğru değil bunu her şeye rağmen söylüyorum. Prensip olarak nükleer güç olmasın tabii ama buna neden olarak yaşanan son olayı göstermek bizi yanlışa iter.

        Çünkü yakın geçmişte en tecrübeli nükleer güç bile buna benzer hata yapmıştır.

        1980’lerin başında Rusya, Batı dünyasının kendisine karşı bir nükleer saldırıda bulunacağına kendisini inandırmıştı. Rus yönetimi bir nükleer saldırının ilk Batı'dangeleceğini düşünüyordu. Hemen her gün KGB merkezinden çeşitli ülkelerdeki ajanlarına talimatlar yağıyordu ve bir nükleer saldırı hazırlığı olduğuna dair deliller bulmaları talep ediliyordu.

        Moskova’da gerçek bir paranoya yaşanmaktaydı. Batı aleminin hiç bir provokasyon olmadan kendilerine nükleer saldırı düzenleyeceğine inanmış ve bunu beklemekteydiler.

        Üstüne üstlük NATO, ‘Able Archer’ adını verdiği bir önceden planlanmış ve ilan edilmiş bir savaş tatbikatı da başlattı. Bu savaş tatbikatı NATO birliklerinin sonunda nükleer silah kullanma senaryosu da içeriyordu. Bu senaryoyu bilmesine rağmen Rusya bunu gerçek olarak yorumlamaya başladı.

        Paranoya had safhaya çıkmıştı Moskova’da.

        1 Eylül 1983 tarihinde Rusya hava sahasında, izinleri alınmış uçuşunu yapmakta olan, Kore Hava Yolları'na ait 747 uçağı bir füze ile imha edildi. 269 yolcu öldü.

        Demek istiyorum ki en tecrübeli nükleer güç bile paranoyaya yenik düşebiliyorsa, Amerika’da da bu tür paranoyalar arada bir yaşanıyorsa. İran da Amerika yüzünden dengesiz ruh haline sahipse tüm dünyada hemen nükleer silahlar yasaklanmalı ve barışı düşünmeye geçilmeli bir an önce.

        İran, Rusya’nın geçmişte yaptığı korkunç yanlışı yaptı diye değil prensip itibariyle nükleer silah edinememeli ama tabi İsrail de elindeki nükleer silahları imha etmeye ikna edilmeli. Bu tür hatalar sadece İran’a özgü değil tüm nükleer güçlerde var bu paranoya ve milyonlarca masum insanı tehdit ve tehlike altında yaşatıyorlar. Reagan döneminde yapılan bir çalışmaya göre bir nükleer savaşı Amerika kazansa bile o savaşta tam 150 milyon Amerikalı ölüyordu. Bu korkunç ruh halinden çıkışı nükleer silahları tümden yasaklayarak başlatmak acilen gerekiyor.

        Diğer Yazılar