Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Cogito dergisi güz sayısını Spinoza’ya ayırmış. ‘Spinoza: Taze Bir Nefes' başlığının kullanıldığı derginin kapağında fllozofun güzel bir resmi de var. Böylelikle kışa geçiş günlerinin griliğini ne okuyarak atlatacağım sorusu da kendiliğinden çözülmüş oldu.

        *

        Derginin tanıtımında, benim kitap dükkanlarını dolaşırken dikkatimi çeken bir gelişmeye de vurgu var. ’Türkiye’de son yıllarda gitgide artan bir ilgiyle okunan Spinoza’ deniliyor tanıtımda. Bu artmakta olan ilgi benim de gözlemlediğim bir olguydu.

        *

        Spinoza Yahudi doğmuş bir felsefeciydi. Ama daha sonra yazıları nedeniyle hem Yahudi din alemi hem de Katolikler tarafından ret, aforoz edilmiş bir yazardı.

        Felsefi yazılarında tanrı sevgisi net görülmesine rağmen dinlere sert eleştirisi oluyordu.

        Bir defa Einstein’a Tanrı hakkında bir soru sorulduğunda "Ben Spinoza’nın tanrısına inanırım" demişti. Spinoza bir panteistti yani Tanrı ile doğayı (tabiatı) özdeşleştirmiştir ve bunun yönünün dışında dinler hakkındaki görüşleri nedeniyle döneminde özelikle din çevrelerinin sert tepkilerini üzerine çekmiştir.

        *

        Spinoza çok zengin düşünceleri olan bir filozoftur. Yani din ile ilgili görüşlerinden ibaret değildir. Ancak doğal olarak bu yönü yıllar içinde öne çıkarılıp ya benimsenmiş ya da çok eleştirilmiştir.

        Bence okuması zorlayıcı olabilen kitaplarına giremeyenler derginin son sayısını fırsat bilip bu müthiş filozofu tanımaya başlamalılar.

        *

        Şimdi başlıkta dediğim noktaya gelebiliriz.

        Bu konumdaki bir düşünce insanının son yıllarda Türkiye’de neden artan ilgiyle okunmakta olduğunu ben açıklarsam bunun bir kıymeti olmayabilir. Spinoza’ya artan ilgi sürecini övsem ve bunun önemine işaret etsem birçok insan benim için "Deist işte ne olacak ondan başka ne demesi beklenebilir ki" diyerek dediklerimin önemini azaltmaya çalışabilirlerdi.

        *

        Bu yüzden ülkemizde Spinoza’ya artan ilginin nedenini benim gibi insanlar değil, bence dindarlığından şüphe edilemeyecek felsefeciler yorumlayıp anlatmalılar. Bu tür felsefeciler bulunabildiği takdirde bunların aynı zamanda AK Partili olmalarına da dikkat edilse çok daha iyi olur çünkü son yılların toplum sosyolojisini yöneten ve buna kendilerine göre düzen getirmeye çalışanlar da bu parti olduğundan Spinoza’ya aynı dönemde toplumda ilginin neden artmakta olduğunu onlar açıklarsa çok da ilginç olabilir diye düşünüyorum. Bunun Türkiye açısından ne anlama gelmekte olduğunu gerçekten de çok merak ediyorum.

        Diğer Yazılar