Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        CUMHURBAŞKANI adayı EKMELEDDİN İHSANOĞLU için seçilen kampanya sloganı, ERDOĞAN’ın bu seçimi de neden kazanacağını anlamamıza imkân veren yolları açıyor. Türkiye’deki her düzeydeki dinselleşme nedeniyle ve AK Parti’nin bu rüzgârı arkasına alarak güçlendiğini gören CHP, çareyi dinsel duyarlılıkları yüksek olan bir aday çıkarmakta buldu.

        Dinselleşme düzeyi çok yükselmesine rağmen Türkiye’de seçimlerin bir tek bu gelişmeyle belirlendiğini düşünmek yanlıştır.

        “Ekmek için Ekmeleddin” sloganı, CHP’nin meselenin temelinde ekonomi olduğunu hissettiğini gösteriyor. CHP belki bunu hissetmektedir, ama sorunu tam anlamıyla kavrayamamaktadır. AK Parti ise ekonomide bir şeyler yapmadan sadece dinselleşmeyi sağlamanın başarıyı getirmeyeceğini görmüş gibi. Siyasi süreçlerimizi nihai anlamda ekonomi belirlediğinden bu konjonktürde Erdoğan’ın katıldığı herhangi bir seçimi kaybetmesi mümkün gözükmüyor.

        JOSEPH STIGLITZ

        15 Ekim 2013’te International New York Times Gazetesi’nde yazdığı makalesinde, Dünya Bankası Ekonomisti Branko Milanovic’in yaptığı bir çalışmadan söz ediyor. Bu çalışmada ekonomistler, global gelir dağılımındaki gelişmeleri incelemişler.

        Bu çalışmanın vardığı sonuca göre ülkeler arası gelir eşitsizliği tabii ki büyük ama son yıllarda özellikle Hindistan ve Çin’in atılımlarıyla az gelişmiş ülkeler ile gelişmiş ülkeler arasındaki gelir eşitsizliği azalıyor. Ancak bu olurken hemen her ülkede fakirler ile zenginler arasındaki gelir dağılımı eşitsizliği artıyor.

        Çalışmanın Türkiye açısından önemli olan bölümünde 2008-2018 arasında biraz önce belirtmiş olduğum trendin dışında kalan yani kendi içindeki gelir dağılımını iyileştiren ülkeler de sayılıyor. Bunlar; Şili, Meksika, Yunanistan, TÜRKİYE ve Macaristan.

        Anlayacağınız Türkiye bu yıllarda diğer ülkeler ile arasındaki gelir dağılımını iyileştirirken kendi içinde de gelir dağılımını iyileştirdi. AK Parti bu rüzgârı arkasına aldığından başarıdan başarıya koşuyor.

        Sadece dinselleşmenin bu başarıyı getirdiğini sananlar yanılıyorlar, zira bu durumda da Marksizm doğruyu gösteriyor; siyaset, son analizde ekonomi tarafından belirleniyor. Bu konjonktürde Erdoğan’ın gireceği her seçimi kazanması kaçınılmaz gibi gözüküyor.

        Diğer Yazılar