Savaşın en lezzetli hali
ÖNÜMÜZDEKİ hafta beşincisi düzenlenecek ‘Burger Savaşları’na ilk kez geçen sene katılmıştım. Zorlu Center’daki Burger- Lab’in ev sahipliği yaptığı etkinlik son derece coşkulu ama bir o kadar da dezorganizeydi. İtiş kakış ve izdiham yüzünden ne yediğimden ne içtiğimden bir şey anlamıştım.
‘Burger Savaşları’ her yıl değişen bir temayla düzenlenen ve en iyi hamburger reçetelerinin çekiştiği bir yarışma aslında. Fikir babası ise BurgerLab hamburger zinciri.
Bu senenin teması ‘Türkiye’nin yöresel peynirleri’ olarak belirlenmiş. Dolayısıyla yarışmacılar peynir kullanarak yapacaklar hamburgerlerini.
İkişer kişilik takımlar halinde katılacak yarışmacılar arasından finale kalanlar hünerlerini yeme-içme profesyonellerinin karşısında sergileyecekler. Jürinin kararı sonucunda birinci ve ikinci olan takımlar Amsterdam Gurme Turu, üçüncü ve dörüncü olanlar ise Gaziantep Gurme Turu ödülü kazanacaklarmış.
Bu yılın finali ve partisi 24 Mayıs’ta Maslak’taki Uniq İstanbul’da gerçekleşecek. Evrencan Gündüz’ün gecede konser vereceği haberi ise final gecesinin bu sene çok daha iyi organize edildiğinin bir göstergesi.
Göreceğiz…
Setup’ta sıra dışı sanat
BAŞTA Lucca ve Hudson gibi şehrin en popüler mekânları olmak üzere, yeme-içme ve eğlence kültürünü sanatla harmanlayan işletmelerin sayısı gitgide artıyor. Bunlara en son eklenen mekân Kabataş Setüstü’nde yer alan ve ‘mahalle kafesi’ konseptiyle kısa sürede şehrin en trend duraklarından biri halini alan Setup Restaurant & Bar.
Geçen hafta Setup’ta ‘Board Meeting’ adında çok özel bir serginin açılış daveti vardı. Çağdaş sanatçılar Kadir Akyol, Yusuf Aygeç, Yahya Bağcı, Furkan Nuka Birgün, Beyza Boynudelik, Berkay Buğdanoğlu, Cankat Kalyoncu, Merve Morkoç, Esk Reyn, Sanem Kardıçalı Tezman, Sayat Uşaklıgil ve Yiğit Yazıcı, GD Frescobol marka kaykayların üzerine kendi yaşam tarzlarını ve dünyalarını resmetmişler.
Hepsi birbirinden enteresan. Özellikle de bu aralar dünya gündeminin bir numaralı ismi olan Donald Trump’ın resmedildiği Cankat Kalyoncu’nun çalışması. İşin güzel tarafı Burcu Aldinç’in danışmanlığıyla düzenlenen serginin satışından elde edilecek gelirin ÇABA Genç Derneği’ne bağışlanacak olması.
Yolunuz Kabataş’a düşerse üç ay sürecek bu sergiyi bir gezin derim.
Çocukların favorisi at
BİZ köşe yazarları genelde her gün gelen yüzlerce bültenin çoğunu daha açmadan sileriz. Ancak geçenlerde beni gerçekten tebessüm ettiren oldukça naif bir basın bülteni aldım.
Sizin de hoşunuza gideceğinden eminim.
Turner’ın çocuk kanalı Boomerang, 6 ülkeyi kapsayan bir araştırma yapmış. Buna göre çocukların evde en çok beslemek istediği hayvanlar arasında atlar ilk sıralarda yer almış. Türkiye, Fransa, İtalya, Kuzey Afrika, İsviçre ve İngiltere’de yapılan araştırmaya Türkiye’den 12 yaş altı 501 çocuk katılmış.
Oranları farklılık gösterse de tüylü dostlar onları her zaman çok güldürüyor ve çok mutlu ediyormuş. Türkiye’deki çocuklar beslemek için köpek, kedi ve kuşu tercih ediyormuş.
Ama en çok sahip olmak istedikleri hayvan atmış. En küçüklerde ise balık ön plana çıkıyormuş.
Atı köpek ve kedi takip ediyormuş.
Çocuklara hayvan sevgisi aşılamak için çok çalışmalıyız. Eğer biz korkarsak ve uzak durursak onlar da aynısını yapacaktır. Oysa hayvanlar onlara daha küçücükken tabletlerin ve bilgisayarların veremediği sorumluluk, paylaşma ve arkadaşlık gibi kavramları aşılıyor.
Kına gecelerinin hit parçası
SON günlerde Super Sako’nun adını duymayan yok. Arabesk-rap kıvamındaki ‘Mi Gna’ adlı parçasıyla listelerin üst sıralarında. Kulüplerde ve radyolarda en çok o çalıyor en çok o isteniyor. Hele Türkiye’de. Çünkü parçanın beat’leri ve Super Sako’nun sesi bize çok yakın.
İnsan yerinde duramıyor bu şarkı çaldığında.
Özellikle ülkemizde kına gecelerinin favori parçası haline gelen bu Ermenice parçayı playlist’inize alın derim.
