Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        “SON birkaç yazın yükselen yıldızı neresi” diye sorsalar hiç şüphesiz “Datça” diye cevap veririm. Özellikle de bu yaz için. Öylesine gözdeydi ki kasaba, resmen doldu taştı.

        Aralarında annemin de bulunduğu, yaşadıkları yerin Çeşme’ye ya da Bodrum’a dönmesinden korkan pek çok Datçalıya inat bu mevsimde bile hâlâ epey kalabalık Datça.

        Geçen hafta sonu Food & Traveller Gastroweekend by San Pellegrino etkinliği için Datça’daydım.

        Gastronomiyi ve seyahati harmanlayan bu etkinliğin amacı Türkiye’nin saklı kalmış yörelerindeki lokal tatları ünlü şeflerin dokunuşlarıyla sıra dışı lezzetler haline getirmek.

        Gelelim “Tatları keşfedin, keşfin tadına varın” mottosuyla gerçekleşen bu organizasyonların Kapadokya, Bodrum ve Selimiye’den sonraki dördüncü durağı olan Datça’da olan bitenlere.

        Bu arada bilmeyenler için söyleyeyim. Datça’ya Dalaman Havalimanı’ndan 2 buçuk saat süren bir karayolu ya da 1 buçuk saat süren bir feribot yolculuğu ile ulaşmak mümkün.

        İlk günün mutfağı Bodrum’daki 5 masalı 30 kişilik şef lokantası Ent’in yaratıcısı Yoldaş Sönmez’a emanetti. Restoranında yerel malzemeleri üst düzey mutfak teknikleriyle gurme lezzetlere dönüştüren şef, Datça’da da aynı felsefeyle hazırladı yemeklerini.

        Datça bademi, limon yağı, yonca ve ekşi maya ekmeğiyle sunulan sübye ile Datça papatyalarının jölesi ile sunulan satsuma karamelli şerbetle ıslatılmış mavi haşhaşlı revani, Sönmez’in akılda kalan lezzetleri arasındaydı.

        İkinci günün şefi ise komşudan geldi. Yunanistan’ın en güzel adalarından Sömbeki’nin (Simi) ünlü restoranı Manos’un şefleri Konstantinos Magkos ve Mixalls Magkos, adadan getirdikleri Simi karidesi, denizkestanesi ve kara midyesini, Datça zeytinyağı, baharatları ve sebzelerini kullanarak pişirdiler.

        Bakalım beşinci gastroweekend Türkiye’nin hangi cennet köşesinde, hangi sürpriz şeflerin katılımıyla olacak?

        **************

        İSTANBUL İŞİ KEBAP

        INSTAGRAM’IN hikâyeler bölümüne koyduğumda bile epey bir tepki aldı Köşebaşı’nın İstanbul işi adlı yeni kebabının fotoğrafı.

        “Kuyruk yağsız kebap olmaz”, “Kebap Adana’da olur İstanbul’da olmaz” gibi tepkilerdi bunlar.

        Haksız değiller elbette ama Köşebaşıcıların da haklı oldukları bir tarafları var % 80’i dana % 20’si kuzu etinden oluşan bu kebabı yaratmakta. Zira kebap sevmelerine rağmen kuzu etinin kendilerine ağır geldiğinden yakınan ve kokusundan da rahatsızlık duyan ciddi bir kesim varmış İstanbul’da.

        Her ne kadar kendisi İstanbul usulü hafif ve kokusuz olsa da pidesi Adana usulü tırnaklı ince lavaştan bu kebabın. Bu arada ben denemedim ama kebap zinciri ‘Sokak Lezzetleri’ adı altında ciğer şiş, uykuluk, böbrek, dalak ve dil gibi sakatatlardan oluşan yeni bir mönüye de yer vermeye başlamış.

        Meraklılarına duyurulur..

        **************

        7 KOCALI HÜRMÜZ YENİDEN

        AYTEN Gökçer’le efsaneleşmişti ‘7 Kocalı Hürmüz’ müzikali. Türk mizahının önemli isimlerinden Sadık Şendil’in kaleme aldığı bu müzikal bu hafta müthiş bir kadro ve Müjdat Gezen yorumuyla tekrar buluşuyor seyirciyle.

        Usta tiyatrocunun yapımcılığını ve yönetmenliğini üstlendiği müzikalin sahne dekoru ise Barış Dinçel’e ait.

        Yeni ‘7 Kocalı Hürmüz’ün oyuncu kadrosunda bu kez Müjdat Gezen, Birce Akalay, İlker Ayrık, Yonca Evcimik, Ercan Bostancıoğlu, Suzan Kardeş, Ömür Arpacı, Mehtap Ar, Arzu Okay, Can Bana, Aykut Taşkın, Barış Taşkın, Cengiz Okuyucu ve Cengiz Gezgin yer alıyor.

        **************

        HUDSON’DA KARMA SERGİ

        ARTIK birçok mekânın olmazsa olmazı oldu yeme-içme ve eğlenceyi sanatla harmanlamak. Bunu BuBiProje işbirliğiyle en başarılı şekilde yapanlardan biri de Arnavutköy’deki Hudson İstanbul. Her ay misafirlerini yeni sanat etkinliğiyle buluşturan mekân özellikle de genç sanatçıların işlerine ve projelerine destek vermeye devam ediyor.

        Yeni sezon açılışını ‘Timekeeper’ adlı karma sergisiyle gerçekleştirdi HudsonArt.

        Mert Acar, Can Akgümüş, Seçkin Uysal ve Bekir Kıraç’ın işlerini görün derim.

        Diğer Yazılar