Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İş dünyasının önde gelen liderlerinin katıldığı “Yönetim Kurulunda Kadın” programı kapsamında menti-mentor eşleşmesinin ilan edildiği Esma Sultan’da verilen davette; Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker ile sohbet ediyoruz.

        Zamanımız bol; 50 menti (öğrenen) ve mentor (öğreten) sırayla sahneye çıkacak...

        Yıldız Holding, bu programı sürükleyen şirketler arasında önlerde yer alıyor.

        Program çerçevesinde geçen dönem Murat Ülker’in mentisi Lale Saral Develioğlu, Yıldız Holding iştiraklerinden Kerevitaş’ın yönetim kuruluna bağımsız üye olarak girdi; grup şirketlerinden Godiva’nın yönetim kurulu danışmanı Rose Marie Bravo’nun mentisi ve Yıldız Holding’in Kurumsal İletişim Genel Müdürü Zuhal Şeker Tucker de Yıldız büyesindeki Şok Market’in yönetim kuruluna girdi.

        2014-2105 döneminde Yıldız Holding yönetici katından Murat Ülker’in yanı sıra Ali Ülker ve Mehmet Tütüncü ile birlikte, aynı zamanda kozmetik devi Estee Lauder’in yönetim kurulu üyesi de olan Bravo, bu yıl da mentorlar arasında yerini aldı.

        Murat Ülker, program dışına çıkıp “Bravo benim de mentorum. Amerika’ya gittiğimde sabah 07.00-08.00 arasında beni çalıştırıyor” diyor.

        EFSANE VERKADE KIZLARI VİDEOSU

        2011 yılında 40 şirketin katılımı ile başlayıp 2014’e gelindiğinde bu sayının 50’ye çıktığını hatırlatarak “Bu programa kaynak da aktarıyorsunuz değil mi?” diye sorduğumda “Topa (futbol kulüplerini kastediyor) vereceğime kadınlara vermek daha iyi” yanıtını alıyorum.

        Ülker neden kadınların başarısını destekliyor?

        Bu soruyu yanıtlamaya başlamadan önce telefonuma “Efsane Kızlar” başlığı ile yüklenen bir videonun linkini gönderiyor.

        Kasım 2014 başında 3.2 milyar dolara satın aldığı İngiliz United Biscuits’in (UB) iştiraklerinden Verkade’nin 1930 yılında Amsterdam’daki fabrikasındaki kadın çalışanların işbaşı yapma sürecini yansıtan bu kısa belgeselde şunları izliyorsunuz:

        Saat 08.00 trenine akan giyim kuşamları düzgün, onlarca kadın işçi... Fabrikaya girer girmez, önce giysi dolaplarının anahtarlarını alıyorlar, ardından lavabolara gidip kollarını dirseklerine kadar yıkayıp bonelerini takıyorlar ve mesai başlıyor...

        Ülker, “Bizde duş da var” diye ekliyor.

        Bisküviden çikolataya kadar en geniş ürün yelpazesine sahip olan Verkade, 1886 yılında ilk olarak ekmek üretimiyle sektöre giriyor. UB firmayı 1990 yılında satın alıyor.

        UB’nin temellerinin de 1830 yılında atıldığını düşününce, Ülker’in arşivi başlı başına ilgi odağı olmayı hak edecek diye düşünüyorum.

        Avrupa’dan Suudi Arabistan’a kadar geniş bir coğrafyaya yayılan Verkade’nin en ünlü markası da Sultana...

        2007 yılında satın aldığı ve adını Lady Godiva’dan alan Belçika’nın lüks çikolata markası Godiva’yı da düşünürseniz; Yıldız şemsiyesi altında kadın isimleri ile öne çıkan efsanelerin sayıları artıyor.

        ÇALIŞANI ‘DÜNYA’ HEDİYE ETTİ

        Bu yıl 70’inci yılını kutlayan Ülker’in tarihe değil, mutluluğa odaklanmış olması da sır değil. Murat Ülker, "70. doğum günümüzde tüm çalışanlar birbirine hediye alarak arkadaşını mutlu etti. Ben bir arkadaşımıza Google Glass gözlük almıştım, bana da küre hediye edildi” diyor.

        ‘Koç’tan gelecek para henüz kasaya girmedi’

        Geçtiğimiz haziran ayında Yıldız’ın Marintürk şirketi, İstanbul ve Göcek’teki üç marinasını, 100 milyon Euro’ya Koç Holding’e devretme protokolünü imzalamıştı.

        Ülker “Henüz kasaya para girmedi. Rekabet Kurulu kararı bekleniyor” karşılığını veriyor.

        Arazileri üzerinde yeni bir gayrimenkul projesi de olmadığını söyleyince; UB’yi bünyesine katarak dünyanın üçüncü büyük bisküvi üreticisi olmasının yanı sıra Godiva’yı Çin ve Japonya pazarlarına açarak da küresel markalaşma evresine geçen Yıldız’ın, dikey büyümeye odaklanacağı izlenimi alıyorum.

        Kadınlarla...

        UB’nin yeni yönetim kuruluna Türkiye’den bir kadın girecek mi merak ediyoruz değil mi?

        ‘United’ı daha ucuza alabilseydik iyiydi’

        Ülker’in şirketlerde kadın yöneticileri desteklemesinin nedeni hiç de karmaşık değil: “Bizim tüketicimiz çocuk ve kadın. Çocukların da, erkeklerin de satın alma kararlarını kadınlar veriyor” diyor.

        United Biscuits’i grup şirketleri arasına katarak Türkiye’de en büyük yabancı şirket alımını gerçekleşdiği yorumuma “Daha ucuza alabilseydik iyiydi. ABD’li Kellogg’s da çok istekliydi” karşılığını veriyor.

        ‘Biskrem’e ortak olmak isteyen yabancılar var’

        Global ortaklıkların yarattığı sinerjiye vurgu yapan Ülker “Türkiye’de ortak Ar- Ge kurduk. Mesela Biskrem ürünümüz Türkiye’den daha çok yurtdışında satılıyor.

        Biskrem’e ortak olmak isteyen yabancılar var ama ancak bölgesel düşünebiliriz.” diyor. Söz hisse satışları olasılığından açılmışken, hangi şartlarda satıcı olacaklarını öğrenmek istiyorum.

        “Sektör lideri ya da ikincisi olduğumuz markaları düşünürüm ki, iyi para getirsin” diyor.

        Diğer Yazılar