Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Haziranın son günleriydi... Şanlıurfa’da duyduğum “Pimi çekilmiş bombanın üzerinde oturuyoruz” sözünün bu kadar çabuk gerçeğe dönüşeceğini beklemiyordum.

        Sanırım onlar bekliyorlardı. İlk kez Suriyeli göçmenlerden bu kadar korku ve endişeyle söz edilğini duyuyordum. Önceki yazımda Urfa izlenimlerimin bir kısmını paylaşmıştım. Filmi geri sarıp anlatılanları daha geniş pencereden aktarmak istiyorum.

        Yerel nüfusundan daha fazla Suriyeli göçmen alan Suruç’ta; at izi it izine karıştı ve gençlerin arasına dalan canlı bomba 32 can aldı.

        Türkiye bu eylemle, “IŞİD’in hedefindeki İslam coğrafyasındaki ülkeler” arasına sokulmak istendi.

        1980’lerin sonu ile 1990’ların başlarında yaşanan Körfez krizini kaç kişi hatırlıyordur? Faili meçhul cinayetlerin, kayıpların, o yılların bakiyesi olduğunu tekrarlamak gerekir.

        Etrafımızda yaşanan her etnik savaşın, Türkiye’ye bir faturası çıkıyor. Daha gerilere gitmeyi tarihçilere bırakıyorum.

        URFA GENÇLİK KAMPI!

        Bundan 5 yıl önce, Türkiye’nin en büyük sorununun mülteci akını olacağını kimse söylemezdi.

        Gelinen noktada “Göçmen bakanlığı kurulmalı” diyenler hiç de haksız sayılmazlar.

        Mart 2011’den beri Türkiye’ye sığınan 4 milyonu aşkın Suriyeli göçmen sayısı, her gün artıyor.

        BM Mülteciler Yüksek Komiseri (UNHCR) Antonio Guterres, 9 Temmuz’da yaptığı açıklamada tabloyu şöyle ortaya koydu:

        “Bir nesilde tek bir çatışma nedeniyle yerinden edilmiş en büyük mülteci nüfusu. Dünyanın desteğine ihtiyaç duyan fakat bunun yerine çok kötü şartlarda yaşayan ve daha da çok fakirliğe sürüklenen bir nüfus.”

        Haziran 2015’te gerçekleşen mülteci akınlarında, 24 binden fazla sığınmacının Telabyad ve Kuzey Suriye’nin diğer yerlerinden Türkiye’ye geldiğinin vurgulandığı raporda; “Türkiye bölgedeki Suriyeli mültecilerin tamamının yaklaşık yüzde 45’ine ev sahipliği yapıyor” deniyor.

        Urfa sınırında Akçakale’ye yerleşen bu 24 bin sığınmacıdan, 10 bininin çocuk olduğu açıklanıyor.

        Türkiye’de kayıtlı 1.8 milyon Suriyeli sığınmacının yüzde 54’ünün çocuk olduğunu bildiren UNICEF de yaptığı araştırmada, “900 bin ile dünyada en fazla Suriyeli çocuk sığınmacıya ev sahipliği yapan ülke, Türkiye” notunu düştü.

        “GİDEBİLECEĞİMİZ BİR YER YOK”

        Uluslararası toplumun yalnızca sayılar olarak gördüğü Suriyeli sığınmacı gerçeği, yerelde ete kemiğe bürünüyor.

        Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Celalettin Güvenç’in sohbetimizde söylediği “Partiler ülke çıkarında ortak politikalar geliştirmeli, aksi halde Suriye’den beter oluruz. Üstelik bizim gidebileceğimiz bir yer yok” sözlerinin mürekkebi kurumadan Suruç katliamı yaşandı.

        Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Ekinci, kentte artan madde bağımlılığıyla mücadele etmek için rehabilitasyon merkezi yatırımı yapacaklarını anlatıyordu.

        İlçenin yaş ortalamasının 19 olduğunu söyleyen Ekinci, nüfusun yüzde 70’inin de 30 yaş altında olduğunu vurguluyordu.

        Hanehalkı büyüklüğü açısından Şırnak ve Hakkâri’den sonra gelen Urfa’yı, yakın gelecekte “büyük gençlik parkı” olarak hayal edebiliriz.

        Bu park müzik dinleyen ya da top oynayan gençlerden oluşmayacak üstelik.

        Urfa’da her 4 kişiden 1’i Suriyeli.

        Urfa yoksul; sığınmacı daha yoksul.

        Urfa genç; sığınmacı daha genç.

        Urfa işsiz; sığınmacı daha işsiz.

        12 milletvekilinden 5’ini HDP’nin, 7’sini AK Parti’nin aldığı Urfa’da sorunlar katmerlenerek büyüyor.

        Çözüm masası Harran Ovası’nda kurulsa diyorum... Tam da ekonomik, sosyal, siyasal sorunların büyüdüğü; hatta ilk IŞİD bombasının patladığı yerde...

        AK Parti’nin Urfa’da feodal ilişkiler gereği de olsa, Öcalan Ailesi ile yakın ilişkileri olan Hamide Sürücü’yü Meclis’e taşıması bana ilginç geldi. Sürücü, Abdullah Öcalan’ın ablası Havva Keser’in oğlu Osman Keser’in Halfeti’de yürüttüğü kampanyaya destek verdiğini söylüyor. Hatta Keser’in bugün yarın AK Parti’ye geçme olasılığından söz ediyor.

        Öcalan’ın diğer yeğeni Dilek Öcalan’ın ise HDP’den milletvekili olmasına aile tepki göstermişti.

        Çözüm sürecinin hangi yöne evrildiğini bundan daha iyi anlatan bir tablo olabilir mi?

        Urfa’da, İmralı üzerinden kurgulanan barış denklemine karşılık bulamayan AK Parti, oy kaybetti, Anayasal çözümün muhatabı olan HDP ise artırdı.

        IŞİD’i yerinden zıplatan da bu gelişme olmasın...

        Diğer Yazılar