'Diyarbakır 4.0' devrimi düz ovada
Son 1.5 yıldan beri ilk kez Diyarbakır’ın ekonomi çevrelerinden umutlu cümleler duyuyorum. İşaret fişeği Doğu ve Güneydoğu İş Kadınları Derneği (DOGÜNKAD) Başkanı Nevin İl’den geldi. Geçtiğimiz hafta Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’ye, TOBB ve Türk-İş’in de aralarında olduğu sivil toplum kuruluşlarıyla yaptığı Diyarbakır ziyaretini soruyordum... Hükümetin, terörden etkilenen Sur, Şırnak, Cizre, Silopi, İdil, Nusaybin ve Yüksekova’da 36 bin konutu kapsayan, 10 milyar TL’nin üzerindeki yatırım hedefini hatırlattı. Diyarbakır Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) ısı yalıtım ve boya tesisi olan İl, kamu yatırımlarına dönük satın almaların yerel üreticilerden yapılmasını sağlamak için Kasım 2016’da çıkarılan kararnamenin yeni ekonomiye canlılık getireceğini söylüyor.
Güneydoğu’da yerli firmalar yerine Batılı markaların tercih edildiğini belirten İl, “İtalyan know-how’unu alarak üretiğimiz boyalara İtalyan isimleri koydum” diyor.
Adını, MÖ 71-73 yıllarında Spartaküs’ün gladyatör savaşlarını başlattığı arenadan adını alan “Capuo” ve Türkçe karşılığı “boyacı” olan Dr. Pittore markalarıyla boya üretiyor.
TOKİ ile yaptığı alım sözleşmesinin, nisanmayısta devreye gireceğini belirtiyor.
TRUMP’LA DİYARBAKIR AÇILIMI!
Diyarbakır’da normal hayata dönülmesi yönünde tek işaret bu değil. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Ahmet Sayar da ekonomik kıpırdanmaya değiniyor. Sayar yatırım girişimlerini sıralıyor:
“Diyarbakır’da 97 dönüm arazide yer alan DTSO fuar alanında, Kalkınma Bakanlığı’nın 3 milyon 50 bin liralık hibe desteğiyle modernizasyon ve yenileme yapıyoruz. TÜYAP’a kiraladığımız bu alanda, 2015 yılından önce her yıl 7-8 fuar düzenlenirdi. Son 1.5 yıldır tek fuar yapamadık. TÜYAP’ın 2017 baharında tarım fuarı düzenlemesi için çalışıyoruz.” 10 bin kişiye istihdam sağlaması beklenen Tekstilkent planlarının yeniden masanın üzerine konulduğunu belirten Sayar, “Yer tahsisi yapıldı, imar ve parselasyon çalışmaları sürüyor” diye ekliyor. Mevcut OSB’nin genişlemesi ve Gıda İhtisas Sanayi Bölgesi için de girişimlerin başlamasından söz ediyor. Katıldığım 13 Nisan 2016 tarihli Diyarbakır’daki çalıştaydan uluslararası enerji devleri Shell ve RWE şirketlerinin ortağı Turcas Petrol ve Aksoy Holding Başkanı Erdal Aksoy’un sunduğu Singapur kalkınma modelinin ayrıntılarını aktarmıştım. Aksoy, Singapur devlet şirketi Surbana Jurong Smec’le, Çin’de uygulanan “Suzhou Endüstri Parkı” modelinin Diyarbakır için de biçilmiş kaftan olduğunu iddia ediyordu. Bölgenin doğalgaza dayalı son teknojileri uygulayan petrokimya endüstrisi yatırımları için taşıdığı potansiyele vurgu yapıyordu. Eylül 2016’da Başbakan Binali Yıldırım ve ilgili bakanlara yaptığı sunumda projenin adı kondu: “Diyarbakır 4.0”
YEMİN TÖRENİNE KATILACAK
Diyarbakır’da dijital sanayi devrimini gerçekleştireceği iddiasını taşıyan projeye, Yıldırım’ın önerisiyle Doğu ve Güneydoğu’dan 3 ilin daha katılması planlandı. İkinci adres Van olarak belirlendi. Dün Aksoy’u aradığımda Washington’daydı. ABD’nin müstakbel Başkanı Donald Trump’ın yemin törenine katılmak üzere Amerika’ya gitmişti. Aksoy, Amerika gündemini anlatıyor: “Trump’ın ekibine bu entegre kalkınma modelinin, Ortadoğu’nun projesi olabileceğini anlattım. Rice, Atlanta ve Miami üniversitelerinde proje hakkında konuşmalar yaptım. Yaklaşımım, Trump’ın ‘göç karşıtı’ politikasını destekliyor. İnsanlar ülkelerinde refaha kavuşunca, mülteci akını engellenebilecek.”
Aksoy’un sergilediği “iyimserlik”, kazankazan stratejisinden güç alıyor. Doğalgaz kaynaklarının geçiş güzergâhındaki Türkiye, Ortadoğu’da endüstri kültürü olan tek ülke olmanın avantajını yaşıyor. Enerji şirketlerine de gelişen doğalgaz teknolojilerine dayalı endüstrilerini kurmak için verimli bir arazi lazım... Eğer bu dünya dijital sanayi devrimini yakalayanların kazandığı bir dünya olacaksa, en zinde kuvvet ordular olmayacak!
2003 yılından beri (ABD’nin Irak’ı işgali) Ortadoğu’da 60 ülkenin savaşıp getiremediği barış, küresel yatırımcıların kasasından çıkabilir.
