Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Koç Üniversitesi’nin 50 yaş altı öncü ve başarılı bilim insanlarını ödüllendiren “Rahmi M. Koç Bilim Madalyası”, makroekonomik büyüme ve kalkınma ile siyaset arasındaki ilişkileri irdeleyen Prof. Dr. Daron Acemoğlu’nun oldu. Bu yıl 2’nci kez verilen bu ödülü, 2016’da mühendislik ve fen bilimleri alanında Prof. Dr. Aydoğan Özcan almıştı.

        Törendeki konuşmasında, “Amacımız ülkemizde uluslararası nitelikte, yaratıcı, bağımsız ve tarafsız düşünebilen, liderlik vasıflarına sahip yetkin mezunlar verecek, özgür düşünce ile bilimin sınırlarını ilerleterek Türkiye ve insanlığa hizmet edecek örnek bir üniversite kurmaktı” diyen Koç Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı ve Koç Holding Başkanı Ömer Koç, 24 yıl önce yola çıkarken belirledikleri hedeflerinden taviz vermediklerinin altını çiziyor.

        Teknolojik gelişmelerin istihdama etkisini analiz eden çalışmalarıyla da dikkat çeken, Massachusetts Institute of Technology (MIT) İktisat Profesörü Dr. Acemoğlu’nun, Harvard Üniversitesi’nden James A. Robinson ile kaleme aldığı ve 2012 yılında okuyucu ile buluşan “Ulusların Düşüşü” kitabı çok ses getirmişti. Koç Holding Kurumsal İletişim Direktörü Oya Ünlü Kızıl önceki akşam Rahmi Koç Müzesi’nde düzenlenen ödül töreninde yaptığımız sohbette, bu kitabın holdingde “okunacaklar” listesinin başında yer aldığını anlatıyor. Acemoğlu, geçen yıl aramızdan ansızın ayrılan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç’u anarak “Kendisiyle uzun uzun konuşmuştuk” diye ekliyor.

        TARİHİ MATEMATİKSEL OLARAK MODELLİYOR

        Roma İmparatorluğu’ndan Mayalara, Ortaçağ Venedik’inden günümüz Amerika’sına uzanan 15 yıllık araştırmayla, demokratik-katılımcı kurumların kalitesiyle, ekonomik büyüme ve toplumsal refah arasındaki etkileşimi ortaya koyan çalışması, Acemoğlu’nun “Nobel Ekonomi Ödülü” adaylığının da işareti kabul ediliyor.

        Acemoğlu’na aldığı ödülleri sorduğumda, Rahmi M. Koç Bilim Ödülü’ne gönderme yaparak “Almaktan onur duyduğum, en büyük ödüllerden biri” diyor.

        2017 Nobel Ödülü’nün “davranışsal ekonomi” kuramına yaptığı katkılarla ABD’de Chicago Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Richard Thaler’e verilmesi, akademi dünyasında disiplinler arası geçişlere eklenen örneklerden biriydi. Psikolojik varsayımları ekonomik karar alma analizleriyle birleştiren Thaler, insani faktörlerin piyasa süreçlerini nasıl etkilediğini ortaya koyuyordu.

        Acemoğlu’nun “Niye bazı ülkeler yoksul kalıyor?” sorusundan hareketle siyasal tarihle ve dijital gelişmelerle bütünleşik, ekonomik modelleme yapan çalışmalarını da dikkate alarak ana akım iktisat alanını sarsan öncülerin ortaya çıktığını söylebiliriz.

        RAHMİ KOÇ BİLİM MADALYASI ACEMOĞLU’NA VERİLDİ

        ÜNİVERSİTENİN SİSTEMİ ETKİLEME GÜCÜ VAR MI?

        Kasım ayı başında Katar Vakfı çatısı aldında 6. kez verilen ve “eğitimin Nobel’i” olarak nitelenen 500 bin dolarlık “Dünya Eğitim için İnovasyon Zirvesi” WISE Ödülü’nün, Gana’da Ashesi Üniversitesi’ni kuran Dr. Patrick Awuah’a gitmesi ilgimi çekmişti. 2002 yılında Awuah, basın toplantısında şunları söylüyordu: “Afrika kıtasında 2050 yılında nüfus 2 katına çıkacak. Üniversitelerimiz etik kurallara bağlı istihdam yaratan girişimciler ve nitelikli işgücü yetiştirmeli.” Akademi dünyası, toplumsal refahın önündeki en büyük engelin, anti demokratik sistemler ve yolsuzluklar olduğunu bağırıyor. 1967 İstanbul doğumlu Acemoğlu, kendisi için hazırlanan kısa filmde “nasıl bir üniversite” yaklaşımını şu sözlerle ortaya koyuyor: “Galatasaray Lisesi’nden sonra Türk üniversitelerine gitmek istedim. Ancak Türk üniversitelerinin özgürlük düzeyi çok iyi değildi. İngiltere’de York Üniversitesi’ne gittim.”

        Acemoğlu’nun son cümlesi daha da açıklayıcı: “Şu anda Türk üniversiteleri eskisinden bile daha zorlu bir süreçten geçiyor. Bu sürecin bir tek ismi var: Özerklik ve özgürlüğün kaybedilme süreci... Özgürlük ve özerkliği korumaya çalışan Koç Üniversitesi ve birkaç üniversite akademik gerçeklere sadık kalmaya çalışıyor. Araştırmaya, bilgiye bağlı kurumların çalışmalarımı ödüle layık görmesi benim için çok anlamlı.”

        “Akademi dünyası hangi siyasal düzende kurumları ve toplumu etkileme gücüne sahip olur?” sorusunun yanıtı da sanırım bir ödülü hak eder!

        Diğer Yazılar