'Evinde misafir ağırlayan her kadın turizmcidir'
Kadının güçlenmesinin ekonominin gelişmesine ve refahın adil olarak dağılmasına katkısı olacağı fikrine kimsenin itirazı olmamasına karşın, sıra özellikle meslek edinme ve istihdama katılma süreçlerine geldiğinde, neyin arzu edildiğini anlamak o kadar kolay olmuyor. Çalışma dünyası 4 kadından 1’ini istihdama çekebiliyor.
76 milyonluk bir ülkede kadını-erkeği ile 30 milyonun çalışıp 46 milyon kişiye bakabileceğini, ülkeyi kalkındıracağını kim iddia edebilir? Çeşitli şirketler ve sivil toplum kuruluşları tarafından “kadın istihdamının ve girişimciliğinin artırılması” konusunda, sayısız proje uygulanıyor.
Yalnızca Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), 40 civarında proje yürütüyor. En zayıf alan, eğitim. KAGİDER, son olarak Imperial Tobacco firmasının İspanya merkezli vakfı Altadis Foundation ile kadınlara turizm sektörüne yönelik meslek edindirme eğitimi verilmesi için bir proje başlattı.
TURİZM SEKTÖRÜNDE KADIN EĞİTİM
İstanbul, İzmir ve Muğla illerinde lise mezunu, imkânları kısıtlı 150 kadına ulaşmayı hedefleyen projenin Bodrum’da yapılan ilk toplantısındaydım. KAGİDER Genel Sekreteri Yeşim Müftüler Seviğ’in moderatörlüğünde; Gündoğan’da Gliss Otel’in ortağı KAGİDER Başkanı Gülden Türktan ve Torba’da babasının kurduğu Case Dell’Arte Oteli’nin işletmesini üstlenen Ahu Büyükkuşoğlu Serter, Bodrum Kariyer Mesleki Eğitim Merkezi kurucusu Emine Bülbül’ün yanı sıra, İstanbul’dan Hotrain Otel ve Restoran Eğitimleri şirketi ile Uluslararası Servis ve Hizmet Akademisi’nin (USLA) ortakları Duygu Besnili ve Müjen Ağaoğlu, Küçük Oteller Derneği Başkan Yardımcısı Yasemin Tutal ve Mali Müşavir Hürriyet Özçelik ile turizm sektöründe “kadın istihdamının artırılması” konusunu masaya yatırdık.
Women Presidents’ Organization (WPO) Platformu’nun Türkiye Başkanı da olan Serter, ayrıca 2013 yılında Arya Kadın Yatırım Fonu’nu da kurdu. “Melek yatırımcı” diyelim... Kadınların girişimcilik projelerini desteklemek üzere kurulan bir fon.
Serter, ekonomik modeller üretmek zorunda olduklarını anlatıyor:
“Evinde misafir ağırlayan her kadın turizmcilik yapabilir. Yeter ki bu sektörde çalışmanın onurlu bir seçenek olduğuna ikna edelim. Otelimizde tatil yapan ailelerin kızlarını, ‘çocuk bakıcısı’ olarak çalıştırıyorum. İstekli oldukları için hizmet alan da memnun.” Serter “çocuk bakımı servisi” maliyetini aşağı çekecek bir başka model daha bulmuş. Resim, heykel gibi alanlarda çalışan sanatçıları, müşterilerinin çocuklarına sanat dersi vermeleri karşılığında otelinde ücretsiz misafir ediyor. “Oteldeki hizmetlerin bir bölümünü kadın girişimcilere devrettim. Mutfak-catering, SPA, takı dükkânı (Tina), Muzipo (B-Fit’in kadın spor merkezlerinin çocuklar için oluşturduğu marka) işletmelerini 4 girişimci kadına verdim. Yer kirası da almıyorum” diyor...
Turizm sektöründe önde gelen markalara eğitim ve danışmanlık hizmetleri veren Müjen Ağaoğlu ise sınıf temelli bir yaklaşım ortaya koyuyor:
“Lüks bir otelin açılışını yapıyorduk. Önce çalışanları aileleri ile otelde misafir ettik. Arkada nasıl bir hayattan geliyorlar? Özlük dosyasındaki resme, giydirdiğiniz rol modelini benimsiyorlar mı? ‘Ben buralarda tatil yapamıyorum’ duygusunun yerine, iş tatminini koymaya çalışıyoruz.”
Serter ekliyor: “Kat hizmetini öğrenmeden otelci olunamaz. Bu bölümler sadece oda temizlemiyor, malzeme bilgisi alıyor, konforla ilgili detaylara hâkim oluyor.”
EĞİTİME KREDİ YOK, AKTAR AÇ!
15 yıl bir sürücü kursunda çalıştıktan sonra kendi eğitim şirketini kuran Bülbül ise “KOSGEB eğitim şirketine kredi vermiyor. Başvurduğumda ‘Aktar aç, başka bir işyeri aç’ önerisi getirdiler. Esnaf kredisi ve bir özel bankadan kredi kullanarak 200 bin TL sermaye ile işyerimi açtım. 30 eğitmen istihdam ediyoruz” diyor.
