Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        “Aklın yolu birdir” diye boşa laf söylememiş atalarımız…

        Gerçekten de doğru tek oluyor ve tüm akıllar aynı yolun sonunda buluşuyor.

        Tıpkı AK Parti’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan TBMM Başkanı Binali Yıldırım’ın istifa mevzusunda olduğu gibi.

        Biliyorsunuz…

        Bundan tam 1 hafta önce bir yazı kaleme almış ve Yıldırım ile ilgili ipe sapa gelmez, abuk sabuk bir yığın senaryonun ortada dolaşıyor olmasının tek nedeninin TBMM Başkanlığı’ndan istifa etmemiş olmasından kaynaklı olduğunu yazmıştım…

        Ve “Binali Yıldırım seçilince belediye başkanlığı mazbatasını almayacak, yerine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan geçecek” ya da “ İstanbul’u kazanabileceğine inanmadığı için TBMM Başkanlığı’nı elden bırakmak istemiyor!” gibi akla ziyan senaryoları üretenlerin ağzının tam kapatılması için Yıldırım’ın YSK’ya yapılan resmi müracaatın ardından istifa etmesi gerektiğini belirtmiştim…

        (Söz konusu yazının linkini iliştiriyorum şuracığa… Okumayanlar ya da tam olarak ne yazdığımı yeniden hatırlamak isteyenler için.)

        İşte “Aklın yolu birdir” derken işaret etmek istediğim nokta tam olarak buydu.

        Yıldırım’ın TBMM Başkanlığı’ndan istifa etmeme kararı muhalefetin elinde kullandığı şahane bir koza dönüşmüştü ve öyle ki İstanbul sokaklarını arşınlayan AK Partili teşkilatı üyeleri karşılarına çıkan her seçmenin yönelttiği bu saçma sapan sorular nedeniyle canlarından bezmişlerdi.

        Tabii sadece teşkilat mensupları değildi benim başından beri ÇÖP gördüğüm bu senaryoların yıldırdığı insanlar.

        Aynı yılgınlığı Binali Yıldırım ve yakın çevresindekiler de yaşamaya başlayınca adeta kangrene dönüşen bu meseleye müdahale etmek elzem oldu.

        Ve istifa kararı alındı.

        Bildiğim kadarıyla da bu tarih bazılarının öne sürdüğü gibi 14 Şubat falan değil.

        Kesin tarihin 19 Şubat olacağına inanıyorum ben.

        Çünkü o gün Yüksek Seçim Kurulu’na müracaatların yapılacağı gün ve eğer Yıldırım istifa kararını hayata geçirecekse de bunu resmi olarak aday gösterildiği gün yapacaktır diye düşünüyorum.

        Bu arada başka şeyler de konuşuluyor kulislerde.

        Dün İstanbul AK Parti teşkilatında görevli bir haber kaynağım Binali Yıldırım’ın muhalefete sağlam bir gol atmak için farklı bir “atraksiyon” daha yapabileceğini söylüyordu.

        Yazmayacaktım aslında bu kulisi ama şimdi siz, “Neymiş bu atraksiyon Sevilay?” deyip başımda boza pişirirsiniz…

        Yazayım onun için.

        “O gün yani 19 Şubat’ta… ‘İstanbul’u kazanacağından emin olmadığı için TBMM Başkanlığı’nı bırakamıyor! Kendine güveni olsa çoktan istifayı basıp İstanbul benim artık demişti’ senaryolarının tamamının yalan dolan ve spekülasyondan ibaret olduğunu İstanbullu seçmene göstermek için sadece TBMM Başkanlığı’ndan değil, milletvekilliğinden de istifa edecek” deniliyor…

        Valla bana sorarsanız çok şık, harbiden de çok baba bir hareket olur bu hareket ama yapar mı gerçekten bekleyip göreceğiz hep beraber...

        Diğer Yazılar