Karşıyaka'da güzel şeyler oluyor
Karşıyaka “sanatın başkenti” olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Peş peşe yapılan etkinliklerin yanı sıra Oda Orkestrasının kuruluş çalışmaları da tamamlanmak üzere. Türkiye’de ilk kez bir ilçe belediyesinin oda orkestrası kuracağını belirten Başkan Hüseyin Mutlu Akpınar, kaliteli sanat etkinliklerini halkla buluşturmanın önemine inandıklarını söylüyor.
Basın açıklamasından anlaşıldığına göre Karşıyaka Oda Orkestrası, tam da olması gerektiği gibi İzmirli genç sanatçılardan yaylı sazlar ağırlıklı oluşturulacak.
Orkestraya katılmak için sınava girmek isteyen sanatçılar 10 Kasım-15 Aralık tarihleri arasında Karşıyaka Opera ve Tiyatro Sahnesi’ne başvurabilecek.
Sınavlar 20-22 Aralık tarihleri arasında yapılacak. Orkestranın, ilk konserini 17 Ocak 2015’de vermesi planlanıyor. Bültendeki tek sevindirici haber bu değil kuşkusuz. Bütün bu çalışmalar, çok önemli bir ismin, Prof. Rengim Gökmen’in gözetiminde yapılacak. Müzik Direktörlüğü’nü Hakan Şensoy, Sanat Danışmanlığı’nı Oğuzhan Kavruk, Genel Sanat Yönetmenliğini Teyfik Rodos’un üstlendiği Karşıyaka Oda Orkestrası, açıklamaya göre salon konserleriyle yetinmeyecek, sokak konserleriyle de sanatı halkın ayağına götürecek.
SANATSEVER KUŞAKLAR
Sanatı halkın ayağına götürmek önemli kuşkusuz. Ama bana kalırsa özellikle oda müziği pek sokaklarda dinlenecek, açık havada keyfine varılacak bir müzik türü değil. Adı üzerinde Oda Müziği.
Belki bu çalışmaları sokaklar yerine okullarda yapmak, henüz küçük yaşlarda çocukları iyi müzikle tanıştırmak, onlara müziğin yaşamın ayrılmaz bir parçası olduğunu, henüz o yaşlarda göstermek daha doğru olmaz mı? Bu çok uzun ve emek isteyen bir süreç belki ama bana kalırsa sonucu garantili. Karşıyaka sanatın başkenti olacaksa, geleceğin sanatsever kuşaklarını da yetiştirmek zorunda.
Ve bu kuşaklar yetiştiğinde Karşıyaka’nın geniş vizyonlu yöneticileri amaçlarına tam olarak ulaşmış olacak.
ÇABA SARFETMEK GEREK
Eski fikirli olduğumu düşünebilirsiniz ama ben halkın sanatın ayağına gelmesi gerektiğini düşünüyorum.
Yani konser, tiyatro, bale, sergi izlemeyi bir ihtiyaç olarak görüp, bu iş için çaba sarf etmenin gereğine inanıyorum.
Çünkü insan doğasında hazır bulduğu, emeksiz elde ettiği değerleri algılayamamak gibi bir kusur var.
Karşıyaka’nın güzelim sahil şeridinde düzenli olarak yapılacak orkestra ve bando konserleri güzel ve eğlenceli olabilir. Ve ileri de bir gün, Karşıyaka’nın her sokağından müzik sesleri gelebilir.
Yapılan salonlar yetersiz kaldığı için yenileri eklenir. Ve yıllar önce Seul’de gördüğüm gibi Pazar sabahları vapurları, ellerinde enstrümanlarıyla müzik dersine giden Karşıyakalılar doldurabilir.
Karşıyaka’da yapılanları gördükçe hiç de uzak bir hayal gibi gelmiyor.
