Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Dünyada olan biten her şeyi anlayacağım” diye bir derdim yok ama bir canlıyı katlederek zevk almayı hiç mi hiç anlamıyorum. Avcılığın spor olduğu söylenir. Dışa yansıyan tarafı, güzel, güçlü tüfekler, şık giysiler, iyi eğitilmiş akıllı köpekler, sportmen görünüşlü avcılar olsa da aslı kanlı bir katliamdır. Bir Serengeti yerlisinin karnını doyurmak için avlanması anlayabilirim. Sonuçta yaşaması için gereken miktarda avlanır.

        Vurduğu hayvanın etinden, kemiğinden derisinden, kanından geriye hiçbir şey kalmayacak şekilde faydalanır. Ve ancak ihtiyaç hissettiğinde tekrar ava çıkar.

        Günümüzde av turizmi dedikleri, büyük paralar karşılığı düzenlenen safarilere son model cipler ve teknolojik donanımlı tüfeklerle cana kıymak için çıkmak demek bana göre. Karşınızda hiçbir şansı kalmamış, vahşi yaşamın en güzel varlıklarını sadece zevk uğruna öldürmek ancak adına insan denen yaratığa özgü bir durum olsa gerek.

        AV TURİZMİ

        Öldürdüğü hayvanın hiçbir şeyine ihtiyaç duymadan, sadece güzel başı duvarını süslesin diye bir cana kıymak, anlayışımın çok dışında kalıyor. Avı spor olarak kabul etmiyorum. Keza avcıların da sporcu olduğunu düşünmüyorum. Bana göre sporun ruhunda barış, insanın kendini geliştirmesi, kazanmanın ve kaybetmenin bilgeliği, kısaca yücelik yatar. “Av Sporu”nda bu özelliklerin ne yazık hiç birini görmüyorum.

        Ancak insanlık var olduğundan bu yana para her türlü çirkinliği meşru kılabilen bir meta. Parasını öderseniz bırakın vahşi hayvanların, insanların bile canını hiçe saymanız mümkün olabiliyor. Para, yapılan her türlü kötülüğü, çirkinliği, karanlığı aklayabiliyor. Belki de insanlığın özünde var olması gerektiğini düşündüğümüz, merhamet, sevgi gibi duyguların hızla yok olup gitmesinin temelinde de bu maddiyatla aklanmak yatıyor.

        Geçtiğimiz günlerde Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü birçok ilde “av turizmi” adı altında, yaban hayvanlarının avlanması için ihale ilanları yayınladı. Belirlenen tarihler arasında 10 bin lira ödeyenler ayı, 6 bin lira ödeyenler de yaban keçisi vurabilecekti. Türkiye’nin birçok ilinde 15 ayı, 109 yaban keçisi, 4 çengel boynuzlu dağ keçisi avlanacağı açıklandı. 21 ilde avlanacak yaban keçisi, yaban koyunu, çengel boynuzlu dağ keçisi, kızıl geyik, ceylan ve melez yaban keçisi sayısı ise henüz belirlenmemişti.

        Masum hayvanların ölüleri üzerinden para kazanmak bana göre insanlıkla ve vicdanla bağdaşan bir durum değil. Kuşkusuz, karşı tarafın bu hayvanların nüfusunu kontrol etmek, yaban hayatı korumak gibi asla inanmayacağım ve duymak istemediğim, kendilerine göre haklı gerekçeleri vardır.

        Ama hiçbir gerekçe bir canlıyı para ödeyip zevk uğrana öldürmeyi haklı kılmaz. Change.org, bu ihalelerin durdurulması için 50 bin imzaya ulaşmaya çalışıyor.

        İhaleler başladı ancak hala 6 bin küsur eksik var. Kendilerini korumaktan aciz yaban hayvanlarımızın canını kurtarmak için 50 bin kişi bir imza için bile bir araya gelemiyor muyuz?

        Diğer Yazılar