Fantastik Dörtlü
Marvel’ın süper kahraman ekibi Fantastik Dörtlü ile 2005 yılında yönetmen Tim Story’nin “Gümüş Sörfçünün Yükselişi” filmiyle tanıştım. Bir uzay görevi sırasında zararlı ışınlara maruz kalan dört arkadaş bunun sonucunda olağanüstü güçler kazanıyor ve dünya dışı kötü yaratıklarla bu güçlerini kullanarak savaşıyor. Kısaca böyle özetleyebileceğimiz Fantastik Dörtlü, geçtiğimiz on yıl içinde dört devam filmiyle sinemaseverlerin ne denli beğenisini kazandığını kanıtladı.
KAHRAMANLARLA İLGİSİ YOK
Fantastik Dörtlü 28 Şubat-05 Mart 2016 tarihleri arasında İzmir’de ama bu dörtlünün Marvel’ın süper kahramanlarıyla ilgisi yok. Hezarfen film Galeri’nin düzenlediği, İzmir Mimarlık Merkezi’nin ev sahipliği yapacağı, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Polonya ve Slovakya’nın işbirliğiyle oluşturulan “Fantastik Dörtlü” Orta Avrupa Film Festivali bu. İzmir’de Orta Avrupa filmlerine yönelik düzenlenen bu ilk festivale 29 Şubat’ta açılacak bir Afiş Sergisi de eşlik edecek. Festival, geçmişte benzer dinamiklerle gelişen bu ülkelerin sinemalarının ve sinematografilerinin fantastik, büyü ve korku motiflerine odaklanıyor. Festival seçkisi, özellikle yirminci yüzyılın ikinci yarısından örnekleri öne çıkarıyor.
Sinemaseverleri Orta Avrupa filmlerinin büyülü dünyasına sürükleyecek projenin ortakları; Hezarfen Film Galeri, Macar Kültür Merkezi, İstanbul, Çek Cumhuriyeti Baş Konsolosluğu, Polonya Baş Konsolosluğu, Slovakya Baş Konsolosluğu, İstanbul Çekleri, İstanbul’da Yaşayan Çekler Derneği, Moravyan Galerisi Brno, İzmir Mimarlar Odası.
GÖSTERİM PROGRAMI:
28 Şubat 19.30 Düşsel Polonyalı-Danse Macabre ve Polonya’dan Kısalar
29 Şubat 20.30 Masalsı Çek-Jules Verne’in Olağanüstü Dünyası
5 Mart 19.30 Bir Yaz Gecesi Rüyası
2 Mart 19.30 üyülü Slovak-Kuştüyü Perisi
3 Mart 19.30 Muazzam Macar-Kediler Şehri
4 Mart 19.30 Taxiderma
Bu filmleri 1474 sokak no. 9 Alsancak adresindeki İzmir Mimarlık Merkezi’nde Türkçe alt yazılı olarak ücretsiz izleyebilirsiniz. Kaçırmayın derim.
Bir düzeltme-özür
Hemen hemen ilk tanıştığı herkesin ismini yanlış söylediği bir kişi olarak, yapmamam gereken bir hata yapmışım. 23. İzmir Avrupa Caz Festivali Afiş Yarışması’nı kazanan Onur Kula’nın adını, 29 Ocak 2016 tarihli “Küçük Grafikerler” başlıklı yazımda Ozan Kula olarak yazmışım. Onur Kula beni nazik bir şekilde uyarana kadar da hatamı fark edemedim. Oysa yıllarca ismimi yanlış söyleyenler için “yahu bir ismi öğrenmek bu kadar mı zor” diye düşünmüştüm.
Annem her zaman, “insanın alay ettiği ya da küçümsediği bir durum hayatının bir döneminde mutlak başına geliyor” der. Bende de o hesap. MÜZİKSEV’de değerli çalışma arkadaşlarım Onur Acımaz ve Ozan Özdemir’in isimlerini de sürekli karıştırıyorum. Onlara birbirlerinin ismiyle hitap ediyorum ki sonunda beni düzeltmeyi bıraktılar. Sanırım Onur Kula, benim bu Onur&Ozan karışıklığımın kurbanı oldu. İçtenlikle özür diliyorum.
