Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Dolunayın etkileri konusunda söylenenler doğru galiba. Cuma gecesi Celsus Kütüphanesi’nde yaptığım tespite göre dolunayla yüz yüze olmak bu etkinin dozunu artırıyor. Bir kez algınız daha keskin hale geliyor.

        Daha farklı bir yerde olsanız belki de hiç fark edemeyeceğiniz duygularınızla tanışıyorsunuz. Örneğin yanınızdaki arkadaşınızın o anda aç olduğunu ya da susadığını size hiçbir şey söylemeden hissetmeniz gibi. Ay yükseldikçe ruh haliniz de yükseliyor sanki. Huzur ve mutluluk duyguları içindeyken, içinizde bir yerde kımıl kımıl bir huzursuzluğun varlığını duyumsuyorsunuz. Sonra yine mutlak huzura gömülüyorsunuz.

        GÖRKEMİ BİLE YETER

        Gerçi 11 Temmuz gecesi Celsus’da yaşanıp, hissedilen her şeyi dolunaya bağlamak pek de doğru olmayabilir. Başka etkenler de var bu işin içinde.

        Çok sevdiğiniz bir dostunuzla uzun süre sonra tekrar buluşmak, yakın arkadaşlarınızla güzel bir yemek yedikten sonra hep birlikte en sevdiğiniz konser mekânına gitmek gibi.

        Yüzyıllara meydan okuyan ve her zaman bir babaya duyulan sevginin en güzel kanıtı olarak gördüğüm Celsus Kütüphanesi’nin gecenin içinde parlayan ışıltılı görkemi bile yeter aslında duyguları harekete geçirmeye.

        Buna bir de bence dünyanın en iyi yaylı çalgılar dörtlüleri sıralansa mutlak ilk üçe gireceğine emin olduğum Quartetto Di Venezia’nın olağanüstü konseri eklenirse.

        VE SONA GELDİK

        Ve başlayan her şey biter. 28. Uluslararası İzmir Festivali de 11 Temmuz konseri ile sona yaklaştı. 17 Temmuz’da Kültürpark Açıkhava Tiyatrosu’ndaki Martha Graham Dance Company gösterisi ile Festival’in yaz etkinlikleri bitecek.

        3 Eylül’de yapılacak Silk Road Ensemble, Yo Yo Ma özel konseri ile de Festival sona erecek.

        Martha Graham Dance Company gösterisinin çok önemli bir özelliği var. O gece 23 genç dansçımız bu, dünyanın en tanınmış dans topluluğu ile Festival sahnesini paylaşacak. Graham’in 1935’te yaptığı, yenilikçi ve çağına göre çok ileride bir çalışma olan Panorama’da görev alacak.

        Panorama ilk gösteriminin yapıldığı 14 Ağustos 1935’den bu yana her zaman konuk dansçılar tarafından oynanmış. Graham, konuk dansçıları işin içine katarak devrimci dans kültürüne katılım vurgusu yapmak istemiş.

        Panorama, belki de konuk dansçılarının sanat yaşamlarında da önemli değişimler yapabilir. Onlar için yeni yollar açabilir. Kim bilir?

        Diğer Yazılar