Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        GATA’nın ve askeri hastanelerin kapatılması, bu kuruluşların ne işe yaradığını bilmeyenlere önemli gelmeyebilir. Özellikle de “Gülhane” olarak anılan GATA’da sadece askeri hekimlerin bulunduğu ve orada sadece hekimlik mesleğinin yapıldığını sananlar bu kuruluş hakkında bir değerlendirme sıkıntısı içinde olabilirler...

        (Çoğu kişinin bilmediği bir başka şey var; GATA’da muayene ve tedavi olmak isteyen herkese, çok uzun zamandan beri bu kuruluşun kapıları açıktır)

        Yıllarca GATA’da ve askeri hastanelerde çalışmış bir kişi olarak, yapılan bu yanlışın nelere mal olacağını iyi bilenlerdenim...

        GATA’yı sadece basit bir hastane olarak değerlendirenlerin...

        Ne savaş cerrahisi, ne uçuş hekimliği, ne sualtı hekimliği, ne sahra sıhhiye hizmetleri, ne seyyar hastaneler, ne NBC ve ne de Gülhane’nin geçmişten bugüne gelen saygınlığı hakkında bir şey bildiklerini iddia etmek kolay değil. GATA içinde ayrıca, sadece dallarında eğitim görmüş asker doktorlar tarafından yönetilebilecek daha çok sayıda bilim dalı var...

        “Bunları ben sivillerle de yürütürüm!” diye yola çıkanlar... Ya da Sayın Sağlık Bakanı gibi, Gülhane’ye asker bir koordinatör atayarak sorunları çözebileceğini sananlar, askeri doktorluğun bir ‘Çile Mesleği’ olduğunu tam olarak bilmiyorlar demektir. Evet bilmiyorlardır çünkü yaşamamışlardır...

        Bir karacı doktorun, Mehmetçik gibi yerlerde süründüğünü ve Mehmetçikle yan yana iç ve dış savaşlara katıldığını... (Kıbrıs’a çıkarma sırasında şehit olan Dr. Üsteğmen Halil Akçiçek’i özlem ve rahmetle anıyorum.)

        Bir havacı uçuş doktorunun, havada pilotlar tarafından ‘G’ çekilerek içinin dışına getirildiğini ve onun, filolardaki uçuşları gece gündüz uçuş kulesinden izlemek zorunda olduğunu...

        Ve bir denizci askeri doktorun, aylarca evinden uzak denizlerde ‘yeter artık!’ diye isyan etmiş olduğunu bilmezler elbette...

        Bu ve daha bir sürü ‘Askeri Doktor’ işlevini, yedek subaylık kurumu ile karşılamayı düşünenler, bunun hiç de kolay olmadığını anladıklarında, ne yazık ki çok geç olacaktır...

        ASKERİ DOKTORLUK

        Mustafa Kemal, 1909 yılında yapılan bir tatbikatın eleştirisini yaparken askeri hekimliğin önemini şöyle vurgulamıştır;

        “Askeri tabiplerimiz avcı hattının gerisini, yani ateşten korunacak yerin neresi olabileceğini tasavvur edemez ise...

        Muharebede bazen ateş hattının pek yakınına gitmek lazım geleceğini öğrenmez ise, öyle bir askeri tabip görevli olduğu tabur erlerine borçlu olduğu vazifeyi yerine getiremez!”

        FETÖ MÜCADELESİ

        GATA’nın FETÖ ile kirletildiğini herkes biliyor.

        Ancak, böyle bir kirliliğe bulaştırıldı diye- kirliliği temizlemek hiç de zor değilken- tüm GATA’yı ve askeri hastaneleri yerle bir etmenin mantığını anlamak mümkün değil! Üstelik, GATA’yı sivil hastaneler gibi görmek ve başına sivil yöneticiler koyarak ve sivil doktorlar atayarak yönetmeye kalkmanın kaygı verici olduğu ortada... GATA, düz bir hastane ya da sivil bir üniversiteden çok daha öte, özel uzmanlık alanları olan akademik bir kuruluştur... Onun askerliğini yok ederseniz ruhunu öldürürsünüz!

        Şunu biliyoruz; GATA’da yuvalanan kimi FETÖ’cüler, neredeyse silahlı kuvvetlerin terfi ve yükselme hiyerarşisini kontrol altına almış, FETÖ’cülerin yükselebilmesi için sağlık kurullarında FETÖ’cü olmayanları tasfiyeye varan yasa dışı uygulamalara girişmişlerdi...

        Ancak, bu kişilerin kimler olduğu belli olduğuna göre, onları temizlemek dururken, GATA gibi önemli görevlerin yapıldığı bir kuruluşun toptan yok edildiğini görmek insanın içini acıtıyor... Askeri hekimlik bugün yok edilse de, yarın ona ihtiyaç duyulacaktır...

        Diğer Yazılar