Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Zeytin ağaçlarına ve zeytincilere büyük zarar verecek yasa Komisyon’dan geçince, korkularımız arttı. Bu korku içinde, önceki yazımda, izlemediğim bir basın toplantısında söylenenlerden- ‘cımbızlama’ yapılmış olabileceğini düşünmeden- alıntılar yapmış ve Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar’a abartılı serzenişte bulunmuştum.

        Zeytine duyarlılığım nedeniyle yazdığım yazıya, Yorgancılar’dan yanıt geldi. Alıntı yaptığım kaynak nedeniyle, söylenenleri eksik yansıttığımı anlıyorum. Böyle bir yanlışın içine düşmüş olabileceğimi düşünerek yazdığı düzeltmeyi de dikkatinize sunuyorum.

        Sayın Bakanım, 04.06.2017 tarihli köşe yazınızı üzülerek okudum. Bilinir ki basın toplantılarını izleyen muhabir arkadaşlarımız zaman zaman kendi aralarında notlarını paylaşırlar. 3573 Sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun Tasarısı ile ilgili ifadelerimi, tahmin ediyorum ki bu tip bir sirkülasyon neticesi, aynı kalemden alıntılandığı aşikar olan kesit üzerinden değerlendirmeniz üzerine paylaşmak isterim ki konu, 30 Mayıs 2017’deki 2016 yılı Üretimden Satışlarına Göre 100 Büyük Sanayi Kuruluşunu açıkladığımız Basın Toplantımız sonrası, gündem dışı sorulan bir soruyu yanıtsız bırakmamak için yapılmış değerlendirmedir. Arzu ederim ki, sizin de şaşırdığınızı ifade ettiğiniz konuya köşenizde yer vermeden görüşme yapabilelim, doğru bilgi akışı sağlayabilelim. Yazınızda, zeytin bahçelerinin yok edilmesine yol açacak yasa taslağı olarak tanımladığınız çalışmaya destek vermememin beklendiğini ifadeyle, tırnak içinde alıntılayarak “Bir dönümde en az 30 zeytin ağacı varsa burası için ‘zeytinlik’ tanımı yapılmalı. Yoksa dört zeytin ağaçlı bir yer zeytinlik sayılmamalı” dediğime değinmişsiniz.

        Değerlendirmemde, zeytin alanlarının yeniden tanımlanmasının, bunun sayısının 30, 25 veya 10-15 veya kaç olacak adının konması gerekliliğini aktardım. Yani’30 zeytin ağacı varsa..’ şeklinde net çerçeve çizmedim.

        Yine alıntınızda, “Zeytinlik alanlarda üç kilometrelik sınır kaldırılmalı. Zeytinlik var diye yatırıma izin vermeyecek miyiz? şeklinde bire bir ifadem olarak algılanan konuyla ilgili değerlendirmem ise, bölge ve ağaç yapılanmasının tetkikine göre, sınırın 500 metre de olabileceğidir. Bazı bölgelerde sınır birkaç kilometre olabilecekken, bazı bölgelerde olmayabilir. Söz konusu alanların detaylı etüdüyle, bölge bazlı değerlendirilmesi düşüncesindeyim.

        Değerli Çağlayan, doğma büyüme Ege insanı olarak bilmenizi isterim ki, aile olarak da kültürel değerlerimizde çevre çok önemli bir yerdedir, hazinedir Zeytin.

        Ülkemizin muazzam bir değeri, faydalarıyla korunması gereken özel bir meyvedir. Zeytin ve zeytinciliğe verdiğim önem gereği, yazınızın sonunda bahsettiğiniz zeytin ağaçlarının beni affetmeyeceği bir durum olmamakla, yaklaşık 500 zeytin ağacı büyüten ve bu değerleri aşılamaya gayret eden bir kişi olarak zeytin ağaçlarını üzmem. Bu yanlış anlaşılmanın giderilebilmesini teminen, konunun köşenizde yeniden değerlendirilmesini takdirlerinize sunar, Dünya Çevre Günü’nüzü kutlarım.Ender Yorgancılar

        Diğer Yazılar