Nispetiye'deki kiralar New York'u geçti
GEÇTİĞİMİZ günlerde sevdiğimiz arkadaşımız Uğur Karabayır, Akmerkez’de hemen girişte Martinez diye bir mekân açtı. Uzun zaman uğraştıktan sonra güzel bir mekân ortaya çıkardı. Ara sıra gidip orada sosyalleşiyorum. Mutfağı, ambiyansı her şeyi çok güzel ve keyifli. Akmerkez’de sohbet edip iki kadeh bir şeyler içecek yer çok az. Martinez’in hemen yanında Serafina var. İkisi her ne kadar rekabet halinde olsa bile bence birbirlerini destekliyorlar. Bir yerde ne kadar çok mekân varsa müşteri o kadar çok oluyor. Bir gün birine, öbür gün diğerine gidiyor. Hemen biraz ileriye Vakko Patisserie Petit Four açıldı. O sırada bir de S Café var. Bunların olması gayet güzel. İyi olan kazansın diyeceğim. Akmerkez’in cadde bölümüne iyi yatırımlar yapılıyor. Etiler Nispetiye Caddesi boşaldı boşalacak. O yüzden bu mekânlar lazım. Nispetiye Caddesi tam bir emlak mezarlığına dönüşmüş. Hangi kapıya, hangi binaya baksan kiralık yazıyor. 50 bin dolar, 80 bin dolar... Çok beklersiniz o paraya kiracı bulmayı. ‘Yeme içmede çok para var’ diye diye bu hale geldi mülk sahipleri. Mekâncı adeta mülk sahibine çalışıyor. Artık bu işi bilenler yapmaya başladı. Hevesi geçenlerin de hepsi battı.
SEKTÖRÜ UÇURUMA SÜRÜKLEYENLER
Hem de milyonlarca dolar batırarak battılar. Etiler o yüzden bu halde. Big Chef’s iş yaptı diye herkes yer açtı. Galeriler mekân oldu. Adım başı birbirine benzer yerler açıldı. Sonra hepsi tek tek kapatıp giderken arkalarında fahiş bir kira bedeli bıraktılar. En parlak dönemde bu işi yapanlar kiraları zamanında ödeyebildi. Artık o devir kapandı. Doğru yerde doğru zamanda iş yapanlar kaldı. Geçen sene havasından geçilmeyen, kendini mekân sahibi zannedenlerin bugün hiçbiri ortada yok. En ufak şeyde hepsi tepetaklak gitti. Personel maaşını ödemeyip kaçan, kirayı ödemeyip kaçan, sponsor parasını cebe koyup batan, esnaf ve tedarikçinin parasını ödemeyen, ne ararsan var. Çok basit, “Battım” diyor işin içinden çıkıyor. Olacak iş değil. Bunlar yüzünden doğru dürüst işini yapan insanlar zarar görüyor.
HERKES YURT DIŞINA KAÇIYOR
Nispetiye çok güzel bir cadde. Ufak bir çalışmayla çok daha şık bir hale gelebilir ama mal sahipleri olmayacak kiralar talep ediyor. Yatırım yapılsa kiralar 100 bin dolara çıkar. Doymuyorlar çünkü. İstanbul kiraları bu cahil cühela yatırımcılar yüzünden New York ve Londra’yı geçti. New York’ta 50 bin dolara en iyi yerde dükkân kiralarsın. Geliri İstanbul’un 10 katı olur. Orada turisti kapıdan kovsan bacadan giriyor. 12 ay iş yapıyorsun. Yeme içme sektöründe düzgün iş yapanlar artık yurtdışına kaçıyor. Bu büyük bir tehlike. Buradan Başbakan’ımız Binali Yıldırım’a, Kültür ve Turizm Bakanı’mız Numan Kurtulmuş’a sesleniyorum: Tehlike kapıda, ne olur farkına varın! Türk markaları artık “İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlerde yer açacağıma gider Dubai’de, Londra’da açarım” diyor. Eğer yeme içme sektörüne biraz daha sekte vurulursa bir gecede binlerce işsiz daha kapıda demek. Son dönemlerde kapanan mekânlar nedeniyle benim bildiğim 4 bin kişi işsiz kaldı. Bu sayı artacak gibi görünüyor.
