Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        -PARİS-

        GAZETECİLER “eski Cumhurbaşkanı” nın peşini bırakmıyor. Bağımsız yargı da. “Kaddafi’nin gölgesi” de!

        Fransa’nın öncü olduğu Libya bombardımanından hemen önce, 2011’de Le Figaro Gazetesi muhabiri Minoui konuşmuştu (sonra linç edilen) Libya lideriyle:

        “Sarkozy’yi iktidara getiren benim. Bu çadırın altına geldi. Seçim için para istedi. Biz de verdik.”

        Sarkozy destekçisi Le Figaro sansürlemedi ama ilk sayfanın en altında küçülterek verdi. Saray yalanlaması daha büyüktü. (Bu da sorgulanıyor!)

        Sonra Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin kararıyla Fransa, ABD ve İngiltere ile anlaştığı saatten de önce bombardımana başladı. İddia Kaddafi’yle birlikte yerle bir oldu sanıldı.

        ORİJİNALLİĞİ KANITLANDI

        Öyle olmadı.

        İnternet üzerinden bağımsız gazetecilik yapan, Macron’u da çok sıkıştıran Plenel’in yönettiği Mediapart 2012’de ilk bombayı patlattı:

        Elde ettikleri belgeye göre, Kaddafi, Sarkozy’nin 2007 cumhurbaşkanlığı kampanyasını finanse etmişti. Hem de 50 milyon Euroluk deste(k) ile!

        Kaddafi’nin istihbarat şefi Kussa imzalı belge vardı; orijinal olduğu kanıtlandı; yine de paranın gerçekten verilip verilmediği soru işaretiydi.

        Haber belki de Sarkozy’nin yeniden seçilmesine mâni oldu.

        GANEM ÖLÜ BULUNDU

        Yargı kulak üstüne yatmadı. Sarkozy’nin takma isimle aldığı telefon takibe takıldı; tesadüfen başka bir usulsüzlük, başka bir dava, bir yargıcı elde ederek bilgi sızdırma skandalı çıktı.

        Kaddafi’nin eski petrol bakanı Ganem imzalı bir belge Viyana’da bulundu, Fransız yargısına iletildi. Sarkozy’ye 6.5 milyon Euro ödendiğini yazmıştı.

        Ganem, Tuna Nehri’nde ölü bulundu. İntihar mıydı? Çok kişi inanmadı!

        ‘BANKNOT GÖTÜRDÜM’

        2016 oldu. Mediapart, Sarkozy’ye yakın olmuş, Lübnan-Fransa vatandaşı şaibeli işadamı Ziyad Takyeddin’i konuşturdu:

        “2006-2007 arası Sarkozy İçişleri Bakanı iken, bakanlığa 3 sefer valizle banknot götürdüm. İlk ikisi Müsteşar Gueant’ın odasında, üçüncüde bizzat bakan odasında teslim ettim.”

        Eski cumhurbaşkanının savunması, “Parasını alsam Libya’yı bombalar mıydım”dan başlamıştı; “Takyeddin karışık kuruşuk biri”ne kadar gitti.

        GÖZALTINA ALINDI

        Bu yıl polis ve yargı bombası patladı; PSG hamisi, Katar sermayesi dostu, son “antisemitizm bildirisi” imzacısı, hâlâ bir miktar karizması olan Sarkozy, bildiğiniz gözaltına alındı! 40 saat sorgulandı! Dava yola çıktı!

        Yargı durmuyor, gazeteciler de durmuyordu. Mediapart devam ediyor, özel haberleri olmasa bile sağ, sol, merkez, ona yakın şuna yakın medya haberleri veriyordu.

        Derken teorik olarak TRT “muadili”, “devlet televizyonu” demeyeyim, “kamu yayıncısı” France 2 ekibi çıktı. Aslında 1.5 yıldır yürüttükleri çalışma ortaya çıktı.

        Kaddafi’nin adamlarını bulmuş, konuşturmuş, bin çeşit belge didiklemişlerdi.

        Önceki akşam, “Paranın İzinde” diyebileceğimiz “Cash Investigation” ekibi Fransa kamuoyuna sundu, medya da haber yaptı:

        İlk kez Kaddafi’nin sağ kolu Beşir Salih konuşmuştu. Libya’dan Fransız istihbaratının çıkarıp Tunus’a götürdüğü, Interpol ararken Paris’te ağırlayıp gizli servis şefiyle görüştürdüğü, sonra Güney Afrika’ya gidip orada vurulmuş Salih:

        Kamera açıkken, “Böyle bir şey hatırlamıyorum” diyordu. Kapalı olduğunu sandığında ise, “İnanıyorum ki o para verildi. Benim üzerimden değil. Maliye. Dünyanın her yerinde desteklemek istediği şahıslar için Kaddafi’nin 350 milyon Euro nakitlik bütçesi vardı” dedi.

        Salih, Sarkozy’nin savunma hattında koca bir gedik daha açmıştı; dünyanın ortasına bir soru işareti de bıraktı:

        Kaddafi’nin “Kara Kasası”, başka kimleri finanse etmişti?

        LİBYA’YI BOMBALADI

        Yargıda, Libya trafiği dönemi içişleri müsteşarı, sonraki bakan Gueant’ın, kendi parasına dokunmadan yaptığı lüks harcamaları var. France 2 ekibi faturalara ulaştı; çoğu 500’lük banknottu. Garda gümrükçülerin çevirdiği eski Irak ve Tunus Büyükelçisi’nde yakalanan “gıcır” banknotlar gibi!

        Kaddafi’nin adamlarından birinin, “57 milyon Euro’ya yeşil ışık yakıldı. Önce 500’lük kupürlerle 10 milyon gitti. Hepsi filme çekildi” dediği banknotlar gibi?

        Sarkozy ilk kez İçişleri Bakanı iken Kaddafi’ye gitmiş, bir süre baş başa kalmışlar, yakını şirkete ihale halletmişti. Cumhurbaşkanı olunca Kaddafi’ye Paris’i, Saray’ı, hatta Avrupa’yı açtı bir hafta. 6 milyar Euro’luk askeri ihalede anlaştılar. Bilhassa hiç başka ülkeye satılmamış Rafale savaş uçakları.

        Kaddafi uçakları almadı. Sarkozy hayal kırıklığına uğradı. O Rafale’lar sonra Libya’yı bombaladı, piyasa yaptı, Hindistan’a filan pazarlandı.

        Tarih bu kadar basit değil tabii; lakin didiklersen bir şeyler çıkıyor!

        Biliyorum, Türkiye’nin halihazırdaki dolar, Euro sorunu da bu değil ama...

        Diğer Yazılar