Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Çok özür dileriz evladım, ama öyle değil.

        Adalet “size göre” değil!

        Bu “Kanun düzeni” her gün yeniden yeniden kendini anlatıyor; anlayabilirsek işte.

        ***

        5 yaşında küçük bir kız.

        Sene 2011. Amcası “cinsel taciz”de bulunmuş. Çocuk anne babasına söylemiş. Amca tutuklanmış. İtiraf etmiş.

        Mahkeme 15 yıl vermiş.

        Haliyle Yargıtay’a gitmiş.

        Yargıtay Amca demiş ki, “Aman Allah’ım bu nasıl iştir!”

        Fakat çocuğun yaşı için dememiş; 5 yaşına değil, başına gelene değil, 5 yaşında öz amcası tarafından açık tacize uğramış bir çocuğa alınan rapor için demiş, “Bu nasıl iştir, olmaz böyle şey” diye.

        Çünkü “kanuna göre” 5 yaşındaki çocuğun “ruhsal sağlık” raporu tacizden 6 ay sonra alınmalıymış.

        Yani kanunun beklentisi ve temennisi, belki 6 ayda atlatır! O vakit bir şey olmaz.

        Suç” açısından değil, “mağduriyet” açısından bakıyor ya üstat!

        Çocuğun raporu 6 değil, 3 ay sonra alınmış olduğu için, Yargıtay 15 yıl mahkumiyeti silmiş.

        Öyle ya, 3 ayda atlatamamış olabilir ama 6 ayda bi şeycik kalmaz yavrum!

        Sene 2014. Minik kız 8 yaşında.

        Yargıtay Amca’nın talebiyle yeniden hastaneye sevk edilmiş mahkeme tarafından.

        Yeni rapor mealen demiş ki:

        Vallahi bi şeyciği yoktur. Maşallah sıhhati, keyfi yerinde. Ruh sağlığı bozuk değil. Sanki bir şey olmamış gibi!

        Terazili Abla ile onun arkasına gizlenmiş cübbeli amcalar filan bakmışlar kitaba:

        Çocuğun ruh sağlığının maşallahı varsa, erkek adamın da maşallahı var!

        Madem çocuğun ruhu sağlam, 15 yıl ceza insin 4 yıl 6 aya.

        Evet, ama yetmez!

        Tacizci amca, 5 yaşında bir çocuğa bi şeyler yapmış olabilir ama maşallah mahkemeye çok saygılı:

        Hadi 3 yıl 9 aya insin cezası.

        Aaaa o da ne:

        Zaten 3 yıl yatmış amcam!

        Hadi tahliye, hadi güle güle, hadi yolun açık olsun.

        Hadi saygılı amca, el öpenlerin çok olsun!

        ***

        Böyle işte.

        Çocukların bedenini de ruhunu da paramparça edip üstünde “Hukuk devleti, insan hakları, kanunlar, adalet, bağımsız yargı, çocuk bayramı, benim çocuklarııım çok çile çektiler, heseyeka, çocuk hakları, kadın hakları” diye tepinerek kadınları haklayan, çocukları haklayan bir düzen bu.

        5 yaşında, hem de yakın akraba tacizine uğraması önemli değil…

        Yahu 6 ay sonunda alınması gereken rapor hiç 3 ayda alınır mı!

        5 yaşa tacize, 3 yaşında bir ceza ve tahliye…

        13 yaşında, yaşının iki katı sayıda adamın tecavüzüne, “rıza ve ceza indirimi!”

        Sonra hep sizin çocuklarınız çile çekmiş oluyor!

        ***

        O yüzden, bu Ruh ve Sinir Hastalıkları Mütehassısı siyasetçi, bürokrat, bağımsız yargı, fetva makamı, emir ve komuta zinciri ustalar mesela şunu yapıyor:

        Polis memurlarının muayenelerinde ruh sağlığına bakıyor; tamam, çok sağlıklı!

        Sonra onu bir makine, cop, tetik, sopa ve köleye dönüştürüyor; o da ya başkasından alıyor hıncını, yahut “ruh sağlığı” neticesinde, daha yeni Ankara’da olduğu gibi, karısını, 11 yaşında kızını öldürüp intihar ediyor!

        TSK muayenelerinde askerin, özellikle profesyonel askerlerin ruh sağlığına bakılıyor; tamam, çok sağlıklı!

        Sonra onu bir köle, bir rehine, bir esir yapıp ruh sağlığının icabına bakıyor.

        Ailevi şeyler, geçim sıkıntısı diye hazır sebepler bulduğu yüzlerce asker intiharını umursamıyor bile!

        ***

        O yüzden, Edirne’de sulama barajı işçisi Veli Gök’ün cesedi 17 saat sonra göçükten çıkarılınca, Vali Bey hemen Havuz müteahhitlerini aklamak için buyudu:

        Şirketin vebali yok. DSİ’nin sorumluluğu yok. Bu göçüktür, oluyor nedense.”

        Öyle ya, Can Yücel’in şiirlerinden bir tiyatroyu yasaklayabilen, bir ibadethaneyi kapatabilen Vali, Veli’nin ölümünü yasaklayacak değil ya.

        Vali oluyor nedense, Veli ölüyor nedense!

        ***

        Böyle gaddarlaşmış, hırpalanan insanlara karşı böyle yabancılaşmak için çıldırmış bir sistemde, ruh sağlığın yerinde olmayacak da ne yapacak!

        Bak işte ölüm de var; şükret kızım!

        Yere düşmüşken bile devletin, iktidarın tekmelediği Somalı işçinin, Mercedesciklerini tekmeledi diye hapis ve para cezası ile de tekmelenmek istendiği bir adalet cenneti bu.

        Oluyor nedense!

        Adalet büyüklerin oyuncağıdır çünkü.

        Diğer Yazılar