Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Formülümüz basit bizim:

        Eğer tepemizde bizi kuşatan, bize “vesayet” neyin dayatan, bizi “öteki” gören birileri varsa, ki genellikle üniformalı oluyorlardı; o vakit hasından demokrasi isteriz…

        Yok, eğer artık öyle birileri yoksa, biz “vesayet” mevkilerine gelmişsek çok şükür; başkalarını “öteki” görebilecek, görmek ne kelime öteleyecek kadar hakim mevzilerdeysek, onların “demokrasi” isteklerini ağızlarına tıkarız.

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Bizi kara listelere almışlarsa, bizden sermayedarı da, akademisyeni de, gazeteciyi de, siyasetçiyi de, kadınları da, vatandaşı da “karalama” ve üzerine “çarpı koyma” ameliyesine tabi tutuyorlarsa, damardan demokrasi isteriz.

        Yok, artık biz kara listeler yapmaya muktedirsek çok şükür, karalama ve çarpı koyma yetkisi elimizdeyse, öyle bir şekil demokrasi isteyenin damarlarını (mecazî tabii) keseriz.

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Bizi hedef gösteren güçler karşısında mağdur olmuşuzdur…

        Mağrur olunca başkalarını hedef gstermek konusunda hiç güçlük çekmemişizdir.

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Demokrasi talep eden konumdayken, demokrasi talep ederiz.

        Demokrasi talep edilen konumda isek, olanı da telef ederiz.

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Darbelerin, darbecilerin bilhassa bize yaptıklarına “demokrasi adına” veryansın ederiz…

        Sonra tutar darbelerin, darbecilerin ne kadar kanunu, kurumu, kibri varsa hepsini “Allah verdi” diye dibine kadar kullanırız.

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Vesayet, dayatma, kırmızıçizgi” odaklarına karşı, kimine “paralel” demeden, kimine “liberal” diye sarılarak, kimi durumda “İmralı dediğin bir ada, gidip bi bakalım ağa” diye iki gözüm çözüm olarak bir şarkı tuttururuz…

        O apoletli odaklar kalmayınca, bu müttefikler kendi şarkılarını söylemeye kalktı mı, hepsi canımızı sıktı mı, kendi eski şarkılarımızı bile, hiç söylememişiz gibi en önce ve en çok biz lanetleriz.

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Kendimiz militer değilsek militarizmi sevmeyiz…

        Bizatihi kendimiz militarist olmuşsak, tanıştığımıza memnun olduk, en milli militer bizatihi kendimiziz.

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Devlet biz değilsek, devlet eleştirisi, hatta yerden yere vurulması serbesttir Sermet.

        Devlet artık biz isek, bir dene hadi, olursun hain Şahin!

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Baldıran bile içeriz diyerek devletin “Beraz Toros, katliam, infaz, faili meçhul, köy boşaltma” gibi günahlarını da telaffuz edip çözümü birinci mesele saymışken, o gün parazit yapanlara “barış düşmanı, tabut istismarcısı, kan ve ölüm lobisi” deriz…

        Yok, çözümü bitirmişsek gülüm, devlet eleştirisi yapıp barış isteyenin müsveddesini de imzasını da burnundan getiririz.

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Daha fazla demokratikleşme diyerek oylarımız artıyor, tabanımız genişliyorsa; biz daha da fazla demokratikleşme filan deriz, “ulusalcılar, milliyetçiler”e çatıp dururuz…

        Gün gelip oylarımız artmıyor, yerinde sayıyor, hayallerimize yetmiyor, hatta gerilemeye yüz tutuyorsa, yeniden “milliyetçi damar”a sarılır, “Dur, daha fazla demokratikleşme” deriz.

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Sorsan tarihe, geleneğe, tutarlığa çok bağlıyızdır da, dün dediğimizin bir bugününün olması şart değildir…

        Açıkçası, bugün dediğimizin bir dünü olması farz değildir!

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Basın özgürlüğü kırmızıçizgimizdir…

        Kırmızıçizgimiz basın özgürlüğüdür!

        ***

        Formülümüz basit bizim:

        Formülü de biz buyururuz…

        Çizgiyi de biz çekeriz!

        Var mı bir diyeceğiniz?

        Sakın olmasın!

        Diğer Yazılar