Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        MACRON, Bill Gates, Arnold Schwarzenegger, Anne Hidalgo, Richard Branson, Katar, Suudi Arabistan...

        Özellikle “sıkı kavgalı” son ikisini dahi bir araya getiren, Paris’teki “Tek Gezegen Zirvesi” oldu.

        “Daha temiz, iklimini korumaya kararlı bir dünya” için, niyet kadar para da lazım çünkü.

        Fransa’nın epey inisiyatif aldığı, “Dünya daha çok kirlenebilir, dert değil” diye bağıran Trump’ın “dünyalı” sayılmadığı “İklim Zirvesi”nin bir ucunda 2040’a kadar tamamen yasaklanması düşünülen benzinlidizel araçlar, bir ucunda “Terminatör” ün Paris Belediyesi’ne gelişinde bindiği “Yeşil Bisiklet” vardı.

        Paris’in ilk kadın belediye başkanı, İspanyol asıllı, göçmen sendikacı işçi çocuğu, sosyalist Anne (Ana Maria) Hidalgo, “benzin ve dizellilere 2040 yasağı”nı Paris için 2030’a çekmişti zaten. “Sağcı” Schwarzenegger ise ona destek için yeşil kravat ve bisiklete bürünmüştü.

        90 milyar dolarlık kişisel servetiyle Microsoft’un sahibi Bill Gates’i ya da “dislektik” çocukluktan uçup servete koşmuş Virgin’in sahibi Branson’u Fransa Cumhurbaşkanı’na götüren de öyle bir destekti.

        Ama onlar ve Blooomberg gibi servet sahiplerinden beklenen, bisiklete binmeleri değil; Trump Devleti’nin umursamazlığını da telafi edecek şekilde ellerini “yeşil” dolarlara atmalarıydı.

        Gates’in elini “iklim ve tarım araştırmaları” için 600 milyon dolara yükseltmesi bekleniyordu; Macron’a bu sözü vermişti!

        Benzinin, gazın, fosil yakıtların rantiyeleri S.Arabistan, Kuveyt, Katar, Emirlikler ise Norveç ve Yeni Zelanda’yla birlikte fon oluşturmaya söz veriyorlardı! Bir elin petrol karası, bir elin çimen yeşili olması ne kadar mümkünse!

        Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Le Monde’da iki sayfa boyu Paris zirvesini anlatırken, kibarca da olsa, nükleer santral, yeni havaalanı, tarım kimyasalları üzerine “ikiyüzlülük” suçlamalarına dair soruları da cevaplamak zorunda kaldı.

        Baktım da, kimseyi suçlamadı, kimseye kızmadı, sadece açıklamaya çalıştı, hatta “lobilerle mücadelesi” ni anlatırken de!

        Paris Belediye Başkanı, İspanyol kanıyla, daha kararlı, daha isyancıydı: Los Angeles, Meksiko, Londra gibi kentlerle birlikte “elektriksiz otomobil”e karşı, bisikletten yana kararlı bir savaşçı.

        Öyle ki, Kopenhag’da bisiklet otomobili geçmiş, herkesin ortak kullanabileceği bisikletler için 10 yıllık bütçe 135 milyon Euro’ya çıkarılmıştı. Oxford elektrikli olmayan araçları çoktan yasaklamıştı.

        2025’e kadar dünyanın devrim ve kültür başkenti Paris’te “Kültür Devrimi” ile ulaşımın yüzde 50’sinin bisikletli olması öngörülüyordu: Dizel ve benzinin ortadan kalkması ölümleri, solunum ve kalp-damar hastalıklarını azaltacak, ortalama ömrü uzatacak, yılda ekstra 7 bin kadar ölüme sebep olan kirliliği öldürmese bile dağıtacaktı.

        Belediye, benzinsiz araçlara geçen esnaf, taksi şoförleri ve başkalarına finansal desteğe hazırdı...

        Bir yandan fosil yakıtları finanse ederken, bir yandan da yakın gelecekte bu finansmanın bir kısmına son verme vaadinde bulunan, temiz-yeşil enerjili araçlara kredileri çoğaltma sözü veren büyük bankalar gibi: Misal, BNP ekolojik otomobil için yıllık kredi faizini yüzde 1’e indirdiğini açıklamıştı.

        Biz? Çok şükür, iyilik sağlık.

        “Dünyanın kendi kendini beslemekle övünmüş 6 ülkesinden biri, üç tarafı denizlerle çevrili, petrol ülkesi olmayan ülke” başka bir dünya için samimi öncülük yapabilirdi; dörtnala gelip Uzak Asya’dan, Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket yani!

        Ama diğer işlerden başımızı alamıyoruz bir türlü!

        Yoksa, bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine bir şeyler yapabilirdik!

        Diğer Yazılar