İma, mananın ilk adımıdır

Davutoğlu kritik bir hamlede bulundu; detay bilgileri, tekil görüşmelerde aktararak hem kendisi için özel itibar fırsatı yakaladı; hem de muhataplarına tekil açıklama yapmak imkânı tanıdı. Buna, akıllı ve çok talihli bir müzakere fırsatı diyebiliriz. Neden? Çünkü bu konunun TBMM’de genel görüşme konusu olarak değerlendirilmesi iptal edilmişti. Bu görüşmede Kemal Bey, refakatinde iki emekli büyükelçi Faruk Loğoğlu ve Osman Korutürk’ü bulundurmuş.

Küçük bir eleştiri kutusu açıyorum: Işid, sadece bir dış politika olayı basitliğinde değildir. Genel siyaset tesiri, sanılanın aksine çok daha büyük ve çok daha tehlikelidir. Keşke refakatte geniş tecrübeli, tahlil yeteneği yüksek bir iç siyaset uzmanı da yer alabilseydi çok isabetli olurdu.

Görüşme sonunda CHP adına açıklamayı Faruk Bey yaptı: Yani üç “oğul” tecrübesini bir araya getirme görevi kendisine verilmiş:Kılıçdaroğlu, Loğoğlu ve Davutoğlu... Siyaset lisanı, tahlil silsilesinde aşamalar isabeti arar. Faruk Bey etkin bir silsile bağlantısı kurarak, durum değerlendirmesini çok ustaca yapmış. CHP’nin beklentisini dört kademede (silsilede) başlıklandırmış

1. Ümit,

2. Temenni,

3. Beklenti,

4. Talep.

Dışişleri Bakanı, IŞİD isimli örgütün tarihçesi hakkındaki bütün bilgileri ve gelişme aşamalarını ve terör faaliyetine ilişkin detayları ayrıntılarıyla açıklamış. Bu ziyaret, eğer, Musul konusunda TBMM’de yapılacak genel görüşmenin ertelenerek ve zamana yayılarak önemini etkisizleştirmek amacı taşıyorsa, bu görüşmeyi bir teselli tepsisi gibi algılamak isabetsizlik olur.

Kemal Bey, Faruk Bey ve Osman Bey, yılların deneyimiyle siyaset ustalıklarını olgunlaştırmış tecrübeli isimlerdir. Dolayısıyla CHP için esas olan ana konunun gözden kaçırılmasına fırsat vermeyecekleri beklenir. CHP için esas olan konunun TBMM’de de bir genel görüşme çerçevesinde ele alınmasıdır Halkın izleyeceği bir görüşme gününe denk getirilerek TV yayınlarının gerçekleştirilmesi mutlaka sağlanmalıdır.

Faruk Bey konuşması silsile teyidi ile açıklıyor. Bu sağlıklı bir yöntem ve etkili bir üsluptur. Diyor ki, “ümidimiz, temennimiz, beklentimiz ve hükümetten talebimiz, bu konuda gereken bütün girişimleri yapmaktır.” Amacını da açıklıyor: “ vatandaşlarımızın, Başkonsoloslukta görev yapanların ve TIR şoförlerimizin derhal serbest bırakılmalarını sağlamaktır.”

Ha, bu arada rivayet o ki, Kemal Bey, Bakan Davutoğlu’na, “işte, siyasetinizin iflasını gördünüz; istifa edin” demiş... Bakanın özel ziyaret geçiştirmesi yerine, Meclis’, toplanıp genel görüşme gerçekleştirilebilseydi, millet kendi idrakiyle asıl gerçeği yakalamış olabilecekti. Malum! İma, siyasette manaya takaddüm eder...