Para itibarın ölçüsü müdür?
Cumhurbaşkanı seçiminin ilk ve özgün özelliklerinden birisi de, adaylar lehine bağış yapabilme imkanının getirilmiş olmasıdır.
Önceki uygulamalarda parasal destek el altından yapılırdı. Hem parasal katkının bilinmesi istenirdi; hem de katkının gizli tutulmasına özen gösterilirdi.
Ne garip bir çelişki değil mi? Böyle çelişkili sistem içinde uygulamanın eskilerin deyimi ile “muhataralı mahiyet” taşımaması düşünülemezdi.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adaylar lehine yapılan parasal katkının ne olduğunun belli aralıklarla kamuoyuna duyurulması böyle bir düzenlemenin içeriğinde isabetli olurdu. Ancak böyle kesin bir düzenleme getirilmediği için adaylar lehine yapılan yardımların kamuoyuna duyurulması “keyfileştirilmiş” halde bırakıldı.
Konunun değerini ve bıraktığı izlenimi tam kavrayabilmek için bir örneği harekete geçirmemiz gerekiyor...
Bunun anlamı şudur: Hangi cumhurbaşkanı adayı için kaç kişi toplamda kaç lira yardımda bulunmuştur?
Hassas soru budur...
***
Başbakan ve cumhurbaşkanı adayı Tayyip Bey lehine bugüne kadar yapılan bağış miktarı ve destek sağlayan seçmen sayısı açıklanmadı. Bu açıklanmanın yapılmamasını (aslında ertelenmesini) Tayyip Bey istemiş. Bu husus, Tayyip Bey’in doğal hakkı olarak değerlendiriliyor.
Ama bu kadar hassas ve ilk örnek oluşturan seçim seyri içinde açıklamaların makul aralıklarla kamuoyuna duyurulması doğrusunu isterseniz çok isabetli olurdu.
***
Muhalefetin uzlaşı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’na 2 bin 172 kişi tarafından 2 milyon 130 bin 922 lira, Selahattin Demirtaş’a ise, 1460 kişi toplam 361 bin 411 lira bağışta bulunmuş. Bunlara “makul meblağ” diyebiliriz..
İhsanoğlu kendisine ilk bağışı 50 TL ile yapan vatandaşı arayarak teşekkür etmiş, seçilmesi halinde kendisini Çankaya Köşkü’nde ağırlama sözü vermiş. Ama Tayyip Bey’e yapılan bağış tutarı açıklanmamış iken bu sayısallarla yapılacak bir kıyaslama isabetli olmaz.
Akla gelebilecek ihtimallerden ikisi son derece önemli olmuştur.
Birincisi, Tayyip Bey adına yatırılan meblağ umulandan az olmuştur; bu nedenle nihai meblağ geciktirilmiştir.
İkincisi, meblağ göz doyurucudur; devamını sağlamak bakımından miktar telaffuzu gizli tutulmaktadır.
Bu tür düşüntülü (spekülatif) yorumların şimdilik sonuca yönelik bir tesiri yoktur ve sanırım olmayacaktır da... Ama bu uygulamayı beğendiğimi ve yararlı bir düzenleme olduğunu belirtmeliyim.
ÖNEMLİ AÇIKLAMA:
Devlet Bey yaptığı açıklamada, 10 Ağustos tarihine yaklaşırken İŞİD’in elinde tutulan rehinelerin serbest bırakılacağını ve bu tertipli hareketin Tayyip Bey’in lehine yorumlanmak üzere tezgahlandığını ileri sürdü.
Doğrusu bu görüş, beklenebilir bir uygulama alternatifidir. Çünkü siyasette seçimi kazanmak isteyen her yönteme başvurur ve hareketine haklılık kazandırmak ister.
Ama bu tür oyunların, halkın duygularını ne kadar zedelediği sakın gözden uzak tutulmamalıdır.
Bazen kurnazlık çok ters tepebilir...
