Serbest Ünlü
Geçen gün evde oturmuş bazı insanların neden ünlü olduğunu düşünüyordum. Eskiden bir insanın ünlü olabilmesi için bazı vasıfları olması gerekirmiş. Ne bileyim, iyi bir şarkıcı, bir yazar, ressam, politikacı vs. Herhangi bir meziyetinin diğer meziyetlerin önüne geçmesi şartmış. Hatta daha da eskilere gidecek olursak yeni bir icat yapmadan ünlü olunması hemen hemen imkânsızmış. Andy Warhol, "15 minutes of fame" (15 dakikalık ün) fikrini çok önceden öngörmüştü. Herkesin hayatının bir döneminde en azından 15 dakika kadar ünlü olabileceğini söylemişti. Yanılmadı! Yanıldığı nokta şuydu, o 15 dakika fazla uzadı!
ÜNÜNÜN ÖNEMİ YOK
Şimdilerde durum çok daha komplike. Artık sesinizin, yazılarınızın, çizimlerinizin iyi olması ya da çok iyi olması çok bir şey değiştirmiyor. Artık insanların karakterleri satıyor. Show dünyası malum... Eğer show yapmayı beceremiyor-sanız, sattığınız ürünün ilgi görmesini bekleyemezsiniz. Fakat bunun aksine iyi show yapabiliyorsanız, sattığın ürünün yine bir önemi yok. Pazarlama mucizesi insanlar dolanıyor piyasada. Bu sadece Türkiye için geçerli bir konu da değil ayrıca. Tabii ki Amerika ile başlayıp dünyanın her bir tarafına yayılan bir pop kültür salgını. Fastfood gibi hızla yayılıyor. Amerika kendi sonunu kendi hazırlıyor elbette. Fakat bu arada olan bütün dünyaya da oluyor. İyi işler yok mu? Tabii ki var. Hatta çok iyi işler de var. Fakat bu işlerin diğer fastfood işlere göre daha az ilgi görüyor olması, insanlar tarafından çok bilinmiyor olması üzücü.
KİM BU KADIN?
Bu tip insanlara en iyi örnek Kim Kardashian olabilir mesela. Kimdir bu kadın Allah aşkına? Televizyonun karşısına kitlenip "Bu insanlar ne yapıyor?" diye kendini izlettiren bir kadın olduğu şüphesiz. "Bize bu hayatta ne katıyor?" orası tartışılır. Fakat onu saatlerce seyredebilir bir insan. Seyredenin illaki geri zekâlı olması da gerekmez . Zeki fakat yapacak daha iyi bir işi olmayan biri de televizyon karşısında Kim'i görünce kilitlenebilir. Ama neden? Bilen var mı? Bu kadının kalçası dışında gösterecek bir şeyi var mı? Ne kalçaymış ama ha! Bizim Türk kadının senelerce hayatı kendine zehir edip erite-mediği o kalçayı sen Kim adında bir kadına monte edince satıyor ama. Hayat şüphesiz hiç adil değil. Bizim yan komşu Sema Teyze'de de aynı kalça var. Vallahi bak! Yemin ederim aynısı. Ama kocası kimbilir neler diyordur ona. Kimsecikler de bütün gün kalkıp Sema Teyze'yi seyretmez. Kim'den farkını soracak olursanız, bence yok. Ama o Sema Teyze olarak kalmış.
ELMAYLA ARMUT
İçi boş insanları bir şeyler yapıyorlarmış gibi görmekten hoşlanmıyorum. Bunu bütün dünyada yaşayan insanlara bir hakaret olarak algılıyorum. Geçen gün bir program da senelerdir ünlü olan bir kadına uzun uzun baktım. Adını verip kimselerin kalbini kırmak istemem, o yüzden vermeyeceğim. "Bu kadın gerçekten ne yaptı?" dedim içimden. Kendisi o kadar ünlü ki... Oyunculuk yapar, şarkı söyler, program sunar, saya saya bitiremezsiniz yaptıklarını ama bana sorarsanız kendisi show dünyasının çok başarılı iş kadınlarından biri olmaktan öte biri değildir. Ona sanatçı demeleri bile benim tüylerimi diken diken ediyor. İnsanlara sanatçı diye "serbest ünlüler" aşılanıyor. Üretkenlikle ünlü olmak için sıkı bir çeneye sahip olma hali karıştırılıyor. Serbest ünlü nedir? diye soracak olursanız şöyle açıklanabilir: "Herhangi biri gibi bir şeyi yarım yamalak becerebiliyordur. Mesela iyi sayılacak bir sesi vardır. Hepimizin apartmanında o sese sahip biri yaşıyordur. Şimdi bu sesin satması için dişli bir karakter gerekir. Oraya sataş, buraya dalaş bir yerlere gelir. Güzel vücudu varsa mankenlik de yapmış olabilir. Ondan sonra zaten oyuncu da olur, program da sunar. Serbest ünlü budur! Yanlış anlaşılmasın, o da bir emektir, meziyettir. Fakat bunun sanatla herhangi bir alakası olacaksa olsa olsa televizyonculuk sanatı olur. Tabii eğer böyle bir sanat dalı varsa! Ben şahsen onları Türki-yemizin büyük sanatçısı diye takdim edilmele-rindense serbest ünlü olarak adlandırılmalarından yanayım. Yoksa bir gün bütün Türkiye, Amerikalılar gibi kendini sanatçı sanacak. Elma ile armut birbirinden mümkünse ayrı kalsın.
