Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, ABD'li yetkililerin Türkiye'yi ziyaretlerine ilişkin, "Özellikle Suriye'de bazı görüş ayrılıklarımızın giderilmeye başladığının, FETÖ konusunda olumlu adımlar atılmasına imkan sağlayacak birtakım görüş yakınlaşmalarının başladığının da işaretidir." dedi.

        Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Bakanlar Kurulu toplantısı sürerken basın mensuplarının sorularını yanıtladı. ABD'li yetkililerin Türkiye'yi ziyaretinde FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iadesi konusunun gündeme gelip gelmediğine ilişkin bir soru üzerine Kurtulmuş, "Öncelikle, Amerika Birleşik Devletlerinden çok üst düzey yetkililerle görüşmeler her şeyden evvel hayra alamettir. ABD ile özellikle Suriye'de bazı görüş ayrılıklarımızın giderilmeye başladığının, FETÖ konusunda olumlu adımlar atılmasına imkan sağlayacak birtakım görüş yakınlaşmalarının başladığının da işaretidir." değerlendirmesinde bulundu.

        Türkiye ile ABD'nin çok uzun yıllara dayanan NATO çerçevesinde bir müttefiklik ilişkisi olduğunu ifade eden Kurtulmuş, bölgede teröre karşı mücadelede de iki ülke arasında yakın bir işbirliği olduğunu söyledi.

        Kurtulmuş, ABD'nin yeni yönetimi ile birlikte iki alanda ilişkilerin iyileşmesine ilişkin sinyaller beklediklerini dile getirerek, bunlardan birisinin, sahada PYD'ye verilen desteğin sonlandırılması olduğunu belirtti. Kurtulmuş, yapılacak operasyonlarda, Türkiye'nin rahatsız olacağı PYD unsurları ile değil Türkiye'nin ve Amerika Birleşik Devletlerinin de destekleyebileceği ılımlı unsurlarla operasyonları yapmayı arzu ettiklerini ifade etti.

        "80 milyonluk istikrarlı bir Türkiye mi, birkaç bin militana sahip olan PYD mi?" diye soran Kurtulmuş, ABD'nin bu çerçevede, PYD'ye verdiği destekleri gözden geçireceğini ümit ettiklerini ifade etti.

        Amerika'dan ikinci beklentilerinin de FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iadesi olduğunu belirten Kurtulmuş, "Hem Sayın Cumhurbaşkanımızın hem Başbakanımızın John McCain ile görüşmelerinde ve diğer bütün görüşmelerde, FETÖ'nün iadesi gündeme gelmiştir. Dışişleri Bakanları ile yapılan diğer görüşmelerde de sürekli gündeme geliyor. Sadece Gülen'in değil aynı zamanda bu örgütle iltisaklı olan ve Amerika'ya kaçmış olan suç işlemiş olan kişilerin de Türkiye'ye iadesi üzerinde durulmaktadır. Bu, Türkiye'nin bir ulusal güvenlik meselesidir. Türkiye'nin dostu ve müttefiki olan bir ülkeden de hem bu dostluk ve müttefikliğimizin bir gereği olarak hem de aramızda var olan karşılıklı suçluların iadesi anlaşmasının bir gereği olarak, FETÖ'yü ve onun irtibatlı militanlarını, onun suç makinası olan adamlarını Türkiye'ye iade etmesini istiyoruz. Her vesileyle bunları dile getiriyoruz." diye konuştu.

        Kurtulmuş, CIA Direktörü, Amerikan Genelkurmay Başkanı ve Amerikan Senatosunun etkin isimlerinden biri olan McCain'in Türkiye ziyaretlerinin de olumlu işaretler ve adımlar olduğunu söyledi.

        Söz konusu ziyaretlerin Türkiye'nin beklentilerine karşılık geleceğini ümit ettiklerini dile getiren Kurtulmuş, "Amerika Birleşik Devletleri hem Türkiye ile ilişkilerin daha iyiye gitmesinde bu iki adımı atacak. Hem de böylece Amerika'nın milli menfaatleri bakımından da doğru istikamette iki adımı atmış olacaktır diye ümit ediyoruz." ifadelerini kullandı.

        Kurtulmuş, Rakka operasyonunda Türkiye'nin hangi şartlarda yer alacağı ya da almayacağına ilişkin bir soruya ise Kurtulmuş, güvenlikle ilgili en iyi senaryodan en kötü senaryoya kadar her şey gözden geçirilirken şartların birkaç saat sonra bile değişebileceğini vurguladı.

        Türkiye'nin, operasyonla ilgili temel prensiplerini, genel çerçevesini ortaya koyduğunu söyleyen Kurtulmuş şöyle devam etti:

        "Bu şehirlerin Rakkası da, Musul'u da, Cerablus'u da, El Babı da hepsi dahil olmak üzere söylüyorum, Halep'i de , Humus'u da dahil olmak üzere söylüyorum. Bu şehirlerin kurtarılması operasyonlarında ana hedef mutlaka bu şehrin ahalisi ile birlikte yapmak ve bu şehirde yaşayan insanların geri dönüşlerini sağlamak olmalıdır. Bunun için de bir terör örgütünü herhangi bir şehirden çıkartırken diyelim ki Rakka'dan çıkartırken yerine başka bir terör örgütünü ikame etmenin son derece yanlış ve sakıncalı olacağını ifade ediyoruz. Başından beri tutumumuz budur. Türkiye hem DEAŞ'tan olağanüstü rahatsızdır, hem de DEAŞ'ın zararlarını yaşamaktadır. Türkiye'ye verdiği zararlar bütün dünyanın gözü önünde. Aynı şekilde PYD, YPG güçlerinin PKK ile kol kola, el ele Türkiye'ye karşı yapmış olduğu saldırıları da takip etmekte, PYD'yi de en az DEAŞ kadar zararlı görmektedir. Bizim için her iki örgüt arasında birisini tercih etme gibi bir şık yoktur. Bunu bütün dostlarımız, müttefiklerimiz biliyor, zaman zaman yürüttüğümüz operasyonlarda, desteklerini artırıyorlar."

        Son zamanlarda özellikle El Bab'ta koalisyon güçlerinin desteklerinin güçlerini artırdığını gördüklerini aktaran Kurtulmuş, Türkiye'nin terör örgütlerine karşı eşit mesafede durma pozisyonunun hiç değişmeyeceğini, DEAŞ ve PYD'nin terör örgütü olarak kabul edileceğini vurguladı.

        - "El Bab operasyonunda sona gelinmek üzere"

        Türkiye'nin, Fırat Kalkanı operasyonu sırasında çok önemli bir örneği de uluslararası camiaya açık şekilde sunduğunu ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:

        "Cerablus örneği... Biz o şehirleri kurtarırken o şehirlerin ılımlı muhalif unsurlarını destekleyelim, onlara lojistik destekler verelim, onlara gerekli askeri destekleri verelim, operasyonun ana gücü bunlar olsun, kendi şehirlerini kurtarsınlar DEAŞ'tan...Orayı temizledikten sonra oraya o şehrin halkı gelsin yerleşsin, uluslararası camia olarak biz bunlara gerekli desteği verelim.

        Cerablus'ta 45 bine yakın insan döndü, El Bab'daki operasyonda da sona gelinmek üzere. Aşağı yukarı TSK'nın desteklediği Özgür Suriye Ordusu güçleri şehrin bütününe hakim olmuştur. Ama dikkat ve titizlikle devam ediyoruz. Çünkü DEAŞ'ın olası birtakım intihar saldırılarının ortaya çıkması muhtemeldir. Bunlara karşı da TSK da ÖSO unsurları da son derece titiz şekilde operasyonun temizleme faslını sürdürüyor. En kısa zamanda bütünüyle El Bab temizlendikten sonra oraya da insanlar gelecektir. Şimdi diyoruz ki aynı modeli Rakka'da kullanalım. Rakka'da da bu çerçevede o şehrin ahalisinden oluşan mutedil yerel unsurlar desteklensin. Uluslararası camia Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri ve diğer unsurlar buraya lojistik destek versin, orası DEAŞ'tan temizlensin, temizlendikten sonra da bir başka terör örgütünün eline teslim edilmesin. Pozisyonumuz çok açık, nettir. Bu pozisyonumuzla gerekli görüşmeler yapılıyor. Görüşmeler çerçevesinde belli bir sonuç alınırsa Türkiye bu anlamda, bu sonuca göre hareket eder. Şu noktada görüşmelerin devam ettiğini söylemekle yetinmek durumundayız."

        (Sürecek)

        Anadolu Ajansı ve DHA tarafından geçilen tüm Ankara haberleri, bu bölümde Haberturk.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Ankara Haberleri alanında yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen ajanslardır.

        Günün Önemli Manşetleri

        Benzer Haberler