İçişleri Bakan Yardımcısı Öztürk:

Türkiye'nin 30 yıldan fazladır dünyanın en vahşi ve en büyük vahşeti yaşatan örgütlerinden biriyle mücadele ettiğini ifade eden Öztürk, "Bölücü terör örgütü ülkemizin bu bölgelerinde biraz daha fazla hissedilmekle birlikte ülkenin her tarafında 30 küsur yıldan beri dehşet saçmaya çalışıyor ve terör faaliyetleri yürütüyor. İnsanlarımızı korkutuyor, yıldırıyor, dağa kaldırıyor ve tehdit ediyordu. Mezarlıklar oluşturmuştu. Şöyle bir buçuk seneyi gözümüzün önüne getirelim. O zaman neler konuşuyorduk. Bu da yetmezmiş gibi pek çok terör faaliyeti, bu ülkenin çocuklarını dağa kaçırmalar, hepimizin gözünün önünde cereyan etti. Bu mücadeleyi Türkiye Cumhuriyeti 30 yıla yakındır yürütüyor." diye konuştu.

- Terörle mücadelede 2016 sonu itibarıyla büyük başarı yakalandı

En son iyi niyetle çözüm süreci diye bir girişimin başlatıldığına dikkati çeken Öztürk, çözüm sürecine bölücü terör örgütünün ihanet ettiğini belirtti.

Sürecin terör örgütü tarafından inanılmaz derecede istismar edildiğini 2015 yılında gördüklerini dile getiren Öztürk, "Ceylanpınar'da iki polisimizi sabah yataklarında uyurken şehit ettiler. O günden sonra biz şu kararı aldık ki, bunun başka yöntem ve yollarla giderilmesi ve milletimizin yüreğinin soğumasının başka yolu kalmamıştı. 24 Temmuz 2015'te yeni bir mücadele süreci başlattık. Bu süreç yaklaşık bir buçuk yıldır devam ediyor. İnanılmaz derecede, o süreç içerisinde bütün eksiğimizi gidererek çok şükür 2016 sonu itibariyle büyük başarılara imza attık." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin sadece bir terör örgütüyle mücadele etmediğini, aynı zamanda dış güçlerle de mücadele ettiğine işaret eden Öztürk, 15 Temmuz 2016'da herkesin gözleri önünde 'bir daha asla bu milletin bunları yaşamaz' denildiği olayı yaşadıklarını ve gördüklerini hatırlattı.

Türk milletinin basireti ve dirayeti, Cumhurbaşkanının, hükümetin, basının ve pek çok devletin dinamiği sayesinde bu darbe girişiminin püskürtüldüğünü anımsatan Öztürk, "Terör örgütünün tasviyesi anlamında, 2017 yılında Allah'ın izniyle biz güvenlikle ilgili meseleleri Türkiye'nin, Iğdır'ın gündeminden kaldıracağız." dedi.

- Cazibe Merkezleri Programı

Öztürk, Cazibe Merkezleri Programının ülke ve bölge için önemli bir mesele olduğunu anlattı.

Programın bölgedeki işsizlik sorununa da büyük katkı sağlayacağını aktaran Öztürk, şunları kaydetti:

"İşsizliğin çözümü bakımından, hem yanıbaşımızda Azerbaycan ve İran'a çok yakın ve içli dışlı olmamız sebebiyle Iğdır'ın bu imkanı hakkıyla ve fazlasıyla kullanacağına inanıyorum. Bu sayede de işsizliğin çözümüyle birlikte terörün yataklık imkanı da ortadan bir şekilde kalkmış olacaktır. Biz size şunu taahhüt ediyoruz. Ülkede eğer güvenlik yoksa bu projelerin karşılığı olmaz. Muhakkak insanlara güvenli bir ortam sağlamamız lazım. İşte bizim de yapmaya çalıştığımız, yapacağımız ve yaptığımızda da göreceğiniz gibi biz bu güvenliği sağlayacağız. Asla bir yatırımcıya 'orada güvenlik yok, ben bu imkandan yararlanmak istemiyorum' dedirtmeyeceğiz. Bundan herkes emin olsun."

- Seçim güvenliği

Geçmişte tehditler nedeniyle insanların iradelerinin şaşırtıldığını ve istediği şeyi tercih edememeye sevk edildiğini aktaran Öztürk, "İnsanların sandık öncesi, sandık sırasında ve sandık sonrasında iradelerinin çalınmamasına, korkutulmamasına, hür iradelerinin sandığa yansımasına imkan sağlayacağız. Biz insanların tercihlerinin ne olmasıyla ilgili bir tercihte bulunmuyoruz ama ülkemizin menfaati, kanaatleriniz her neyse o menfaat doğrultusunda özgür iradenizi sandığa yansıtmanızı sağlayacağız. Buralarda, bu bölgelerde özgür iradenin ne anlama geldiğini herkes biliyor. Sandık başlarında insanları korkutarak, yıldırarak, oralara hakimiyet kurma teşebbüsleri akamete uğratılacak. Bundan kesinlikle emin olmanızı istiyorum." diye konuştu.

Öztürk, daha sonra katılımcıların sorularını yanıtladı.

Programa, Iğdır Valisi Ahmet Turgay Alpman, il protokolü, kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri katıldı.