"Biz rejim değiştirmiyoruz"

Yazıcı, anayasaya ilişkin ezbere konuşanlar olduğunu ifade ederek, bu metni okumadan, kararlama amacıyla söylemler geliştirenlere inanılmaması gerektiğinin altını çizdi.

Müzakere etmenin önemine değinen Yazıcı, şöyle devam etti:

''Bazıları metne bakmadan kafalarında oluşturdukları bir takım kavramlarla karalama kampanyası yürütüyorlar. Bundan sakınmamız lazım. Bilgi edinmek ve bilgiye ulaşmak insan haklarındandır. Okuma fırsatı olmayanlar, okuduğunu anlamayanlar olabilir ama vatandaşın yanlış yönlendirilmesinden kaçınılmalıdır. Bunlar, insanımızın bilgi alma hakkını engelliyorlar. Türkiye'de bir kere rejim sorunu yoktur. Türkiye rejimini Kurtuluş Savaşı'nda gerçekleştirmiş ve rejimini belirlemiştir. Ne zaman, 1923'te.''

Türkiye Cumhuriyeti devletinin yapısal özelliği ile üniter bir devlet olduğunu vurgulayan Yazıcı, Türkiye'nin kırmızı çizgilerinin olduğunu belirtti.

Hayati Yazıcı, Türkiye'yi bölmek için terörü araç olarak kullananlar ile amansız bir mücadele sürdürüldüğünü hatırlatarak, tüm tehditlere karşı kararlı bir mücadele sürdürüldüğünü anlattı.

Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunun altını çizen Yazıcı, ''Biz rejim değiştirmiyoruz. Böyle bir şey olamaz. Biz 70 sente muhtaç bir ülkeyi, milletin verdiği yetkiyle devraldık ve bugüne taşıdık. Siyaset, sorun üretme işi değildir. Milletin sorunlarını çözmektir. Bizim siyasetimizin merkezinde insan vardır." dedi.

- ''Yıllardır Türkiye'nin gündeminde yeni anayasa vardı''

İş olsun, spor olsun diye hiç bir şekilde gündem oluşturmalarının söz konusu olmadığını kaydeden Yazıcı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Biz bir talepte bulunduysak Türkiye'nin çıkarlarını düşünerek önümüzde hedef olan Cumhuri̇yeti̇mi̇zi̇n kuruluşunun 100'üncü yılı olan 2023 hedefleri olan Türkiye içindir. Anayasa konusu bugünün konusu mudur? Yıllardır Türkiye'nin gündeminde yeni anayasa vardı. Çünkü anayasa yapma hakkı milletindir. Anayasaları millet yapar. Ama hiç bir zaman millet anayasa yapma hakkını kullanamadı. Hep anayasaları darbeciler yaptı. 5 anayasamız var. Osmanlı ve Cumhuriyet kuruluş yıllarını bir kenara bırakalım.. 61 ve 82 Anayasaları olmak üzere ikisi de darbeciler tarafından yapılmıştır."

-"Hepsinin seçim vaadiydi"

2011 yılındaki seçimlerde tüm partilerin seçim vaatlerinde yeni anayasa vaatlerinin bulunduğuna işaret eden Yazıcı, tüm partileri toplayarak Anayasa Komisyonu kurduklarını ancak bu komisyonun 2 yılda hiç bir üretim yapamadığını söyledi.

Yönetimi daha güçlendirmek amacında olduklarını vurgulayan Yazıcı, ''Dünyanın gözü önünde olan bir ülkeyiz. kavşaktayız. bu stratejik bir güçtür. Bize üstünlük sağlıyor. Bu üstünlük aynı zamanda dünyayı şekillendirmek isteyen ülkeler açısında da takip edilene gözlenen bir konumdur. Yönetim aksımız daha tempolu yürüyüşümüzü sağlayacak donanımda değil, bu alanı düzenleyelim" dedi.

-''Son sözü millet söyleyecek''

Yazıcı, Türkiye'nin yenilenmesi ve gelişimi için hazırlanan yeni anayasa hakkındaki son sözü milletin söyleyeceğini bildirdi.

Anayasanın maddelerinin bazı kesimlerde yanlış yorumlandığını aktaran Yazıcı, şunları söyledi:

''Vay efendim bunlar öyle bir değişiklik getiriyorlar ki Gazi Meclis'in, Kurtuluş Savası komutanı, Cumhuri̇yet'i̇n kurucu önderi Mustafa Kemal Atatürk'e veremediği yetkiyi, bunlar cumhurbaşkanına veriyor' neymiş fesih yetkisi, meclisi fesih ediyormuş. Metinleri okuyarak müzakere yapmalıyız. Bunu söyleyen zat, getirdiğimiz metnin herhangi gibi bir yerinde bir fesih sözcüğünü gösterirse, kendimi denize atarım. Yok böyle bir şey.''

Hayati Yazıcı, bu tür söylemlerin doğru olmadığını ifade ederek, ''Bu yalan değil mi? şimdi. Bizim getirdiğimiz düzenleme, seçimlerin yenilenmesidir. Her yenilenme, hem fesih ikisi hukuki kavramlardır. Ama aralarında çok büyük fark var. Ölüm i̇le hayat arasındaki fark kadardır. Fesih ölümdür, yenileme hayattır. Olaya farklı bakıyorlar. Türkiye bu sorunu kabullenemez ki bunu da diyalogla çözeceksin. Cumhurbaşkanı da meclis seçimlerinin yenilenmesine karar verebilir, meclis de meclis seçimlerinin yenilenmesine karar verebilir ama çok önemli bir şartı var. Kim seçimlerin yenilenmesine karar verirse versin, iki seçim birlikte yapılacak, hem cumhurbaşkanı seçimi hem milletvekili seçimi. Sorunun çözümü için nereye gidiliyor? Hakeme. Hakem kim? Hakem millettir, egemenlik ona ait.'' şeklinde konuştu.

TBMM'nin hiç bir zaman fesh edilmediğini söyleyen Yazıcı, ''15 Temmuz alçak darbe sürecinde bile meclis açık tutulmuştur. Meclisi sadece darbeler, darbe süreçlerinde darbeci alçaklar kapatmıştır. Bunun haricinde fesih olamaz.'' ifadelerini kullandı.