Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ISPARTA (AA) - Isparta'da Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Eğirdir Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezinde kurs gören 700 Kara Harp Okulu öğrencisini Ankara'ya götürmeye çalıştıkları iddiasıyla 8'i tutuklu 21 sanık hakkında açılan davanın görülmesine devam edildi.

        Isparta 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma, güvenlik gerekçesiyle adliyenin konferans salonunda yapıldı. Duruşma salonunda tutuklu sanıklar Nurhan Baran, Ahmet Yıldırım, Cankat Özdemir, Cumhur Keyik, İlhan Çağrı Kayaoğlu, Merih Özşahin ile tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu.

        Tutuklu yargılanan eski Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanı Tuğgeneral Mustafa Kurutmaz ve eski Erkan Başkanı Albay Orhan Yılmaz ise duruşmaya SEGBİS aracılığıyla katıldı.

        Mahkeme Başkanı Hacı Mustafa Yazıcı'nın iddianameyi okumasının ardından sanık savunmalarına geçilen duruşmada, ilk savunmayı eski Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanı Tuğgeneral Mustafa Kurutmaz yaptı.

        SEGBİS aracılığıyla verdiği savunmada Kurutmaz, 15 Temmuz'da 700 harbiyelinin alınması için otobüslerin kışladan çıkması için emri kendisinin verdiğini ancak otobüslerin söz konusu harbiyelilerin darbecilere destek amacıyla Ankara'ya gönderilmesi için değil, harbiyelilerin güvenliğinin sağlanması için gönderildiğini savundu.

        Kurutmaz, başka bir dosya kapsamında tutuklu bulunan eski Eğirdir Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanı Tümgeneral Metin Akkaya'nın otobüslerin Eğirdir'e gönderilmesi talimatı verdiğini, bunun üzerine otobüslerini gönderdiğini öne sürdü.

        Harbiyelilerin güvenliğinin sağlanmasının bir terör eylemi ihtimali nedeniyle gerçekleştirildiğini düşündüğünü, Akkaya'nın da teyit edilmiş bir ihbar üzerinden kendisine bunu söylediğine kanaat getirdiğini ileri süren Kurutmaz, tugay içindeki 3 asker hakkında terör sempatizanlığından soruşturma başlatılmasının ve 15 Temmuz'dan 2 ay önce Eğirdir'deki tümen ve Isparta'daki tugayda keşif amaçlı gözlem yapıldığı bilgilerinin bu kanaatini güçlendirdiğini savundu.

        Kurutmaz, darbe girişimi gecesi Isparta Valisi Şehmus Günaydın'ın telefon aramalarına cevap vermeme nedenini "O zaman emniyet tedbirlerini almakla meşguldüm. Cevapsız aramayı daha sonra gördüm." diyerek savundu.

        Savunmasının ardından Mahkeme Başkanı Yazıcı, Kurutmaz'ın gözaltına alındıktan sonra Cumhuriyet Savcısına verdiği ifadeye okudu.

        Yazıcı, Kurutmaz'a, "Tugaydan çıkan otobüslerin Atabey Kavşağı'nda durdurulmasından sonra Metin İyidil ile görüştüm ve İyidil'e 'komutanım, harbiyelileri darbeye destek için mi gönderiyoruz. Bence otobüsleri tugaya geri çekip, bekleyelim" ifadesini sordu.

        Kurutmaz, bu ifadenin doğru olmadığını, İyidil'e darbeyle ilgili bir şey sormadığını öne sürdü.

        Bunun üzerine Yazıcı, "Savcı yalan söylüyor öyle mi" diyerek Kurutmaz'a tepki gösterdi.

        Kurutmaz da "şu an verdiğim ifade doğru" dedi.

        Yazıcı, daha sonra Kurutmaz'a "Vali seni aradığında elle 'telefonun sırası değil' anlamına gelen işaret yaptığı" şeklindeki tanık beyanlarını okudu.

        Kurutmaz da cevapsız aramayı gördüğünü ancak meşgul olduğu için cevap vermediğini öne sürdü. Mahkeme Başkanı Yazıcı, Kurutmaz'a "Savcılık ifadelerinle şu anki ifadelerin çelişkili." dedi.

        Eski Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanlığı Alay Komutanı tutuklu sanık Ahmet Yıldırım ise o gece kışlada darbe yapılacağına ilişkin hiç kimsenin kendisine bir şey söylemediğini savundu.

        Komutanlıktaki Alay Komutanı tutuksuz sanık Ahmet Nazif Şahinoğlu da 15 Temmuz gecesi tugayda faaliyet izleme merkezine geldiğini ve Tugay Komutanı Mustafa Kurutmaz'ın da orada bulunduğunu söyledi.

        Şahinoğlu, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay İsmail Cömert'in bulundukları yere gelerek, "Bunun paralel yapının işi olduğunu, mesajda yazan hiçbir talimatı yapmayacağım." dediğini belirtti.

        Kendilerinin uygulamaları durumunda gerekirse çatışacağını söylediğini öne süren Şahinoğlu, şu ifadeleri kullandı:

        "Ben de bunun üzerine 'ben devletime milletime bağlı, siyasi otoriteye bağlı şerefli bir subayım. Bu şerefsizlerle savaşırım' dedim. Devletten yana tavrımı koydum. Eğirdir'e gidecek servis araçlarının kursiyerleri getireceğini öğrendiğimde 'Kara kuvvetlerinde gece intikali yasaktır. Gündüz torbaya mı girdi. Aceleleri mi var. Gündüz gelsinler' dedim. Lojmanlar bölgesine de herhangi bir taşkınlık olması durumunda bilgi vermeleri için dört personeli gönderdim. Kışladaki personeli yönlendirecek bir ifadem de olmadı. Valilik tarafından bir talep olması durumunda, hazır bulunması için birlik hazırlanması yönünde emir verdim."

        Alay komutanı olmasına rağmen kendisine servis araçlarıyla Eğirdir'deki kursiyerlerin Ankara'ya götürüleceğine dair bilgi gelmediğini öne süren Şahinoğlu, "Ben araçların sadece Eğirdir'deki kursiyerleri alıp Isparta'daki kışlaya getireceğini düşünüyordum." dedi.

        Bunun üzerine mahkeme Başkanı Yazıcı, "Vatandaş gelmiş yolu kapatmış, Türkiye'de herkesin haberi var ama sizin haberiniz olmuyor öyle mi?" diye sorunca Şahinoğlu da "Benim haberim olmadı." yanıtını verdi.

        Mahkeme Başkanı Yazıcı, duruşmayı diğer sanıkların dinlenmesi için yarına erteledi.

        Anadolu Ajansı ve DHA tarafından geçilen tüm Isparta haberleri, bu bölümde Haberturk.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Isparta Haberleri alanında yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen ajanslardır.

        Günün Önemli Manşetleri

        Benzer Haberler