Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        ANKARA (AA) - Darbe girişiminden önce açılan ve aralarında terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in de yer aldığı 73 sanığın yargılandığı Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) çatı davasında, emekli Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok tanık olarak dinlendi.

        Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Hidayet Karaca, Alaeddin Kaya, Ali Çelik, Abdulkadir Aksoy ve İlhan İşbilen ile bazı müştekiler ve tarafların avukatları katıldı.

        Sanık Kazım Avcı'nın tutuklu bulunduğu cezaevinden telekonferans sistemiyle bağlantı kurduğu duruşmada, emekli Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok'un tanık olarak ifadesine başvuruldu.

        Tanık Üçok, sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek, davaya müşteki olarak katılma talebinde bulundu.

        Üçok, 2005 yılında Hava Kuvvetleri Komutanlığına başsavcı olarak atandığını belirterek, Kayseri'de "ışık evleri" soruşturmasında FETÖ ile karşılaştığını, örgütün Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki faaliyetlerinin, 1986 yılında askeri lise sınavlarında 500 öğrencinin tam puan almasıyla dikkat çektiğini, bu öğrencilerden en fazla 60'ının TSK ile ilişiğinin kesildiğini, 1994 yılında mezun olanların ise 15 Temmuz FETÖ'nün darbe girişiminde yer aldıklarını anlattı.

        FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in "altın nesil" diye tabir ettiği neslin TSK'da 1994 yılı mezunu teğmenler olduğunu ifade eden Üçok, bu kişilerin TSK'da önemli yerlere geldiğini, Jandarma Genel Komutanlığındaki 19 kurmay albayın 17'sinin darbe teşebbüsünde yer aldığını kaydetti.

        TSK içinde 1987 yılında da Ramazan Bulut isimli havacı bir astsubayın "Hava Kuvvetleri imamı" olduğunu söyleyerek istihbarat başkanlığına ifade verdiğini, bin 300 civarında subay ve astsubayın FETÖ ile bağlantısı olduğunu söylediğini hatırlatan Üçok, o dönem idari soruşturmanın adli soruşturmaya çevrilmediğini, dönemin Zaman gazetesinin de "dindarlar TSK'dan atılıyor" manşeti atarak kamuoyu baskısı oluşturduğunu söyledi.

        - "TSK'da mükemmele yakın bir organizasyonla yapılanma içerisine girmişler"

        FETÖ'nün kendilerinden olmayanları üçlü kararnamelerle ihraç ettiğini, TSK'daki personel ve istihbarat başkanlıkları ile adli müşavirliklere kendi elamanlarını yerleştirdiklerini, bu yolla 8 bin subay ve astsubayın ilişiğinin kesildiğini anlatan Üçok, "Fetullahçılar TSK'da bence mükemmele yakın bir organizasyonla yapılanma içerisine girmişler. Balyoz, Ergenekon gibi davalarla üst kademedeki generaller, kurmay albaylar yerlerinden edilmiş, bugün darbede yer alan 172 tuğ ve tümgeneralin tamamı da o arkadaşların yerine terfi ettirilmiştir." dedi.

        TSK içerisindeki tuğ ve tümgenerallerin yüzde 72'sinin FETÖ üyesi olmaktan tutuklandığını, şayet 15 Temmuz darbe teşebbüsü olmasaydı 6 yıl sonra FETÖ mensubu olmayan hiçbir general, amiral kalmayacağını ifade eden Üçok, şöyle konuştu:

        "TSK içindeki yapılanmalarını sadece bu örgütün mükemmel çalışmasıyla açıklamak mümkün değil. Komuta kademesinin, böylesine kanlı kalkışmaya kalkacak asker yapısını düşünememiş olmasından kaynaklı öngörüsüzlük de var. Darbe teşebbüsünde yer alan 172 general ve amiralin terfi etmesinde hali hazırda görev yapan komuta kademesinin suçları olduğu gibi, geçmiş yıllarda görev yapan genelkurmay başkanı ve ondan önceki genelkurmay başkanının bana göre hataları vardır. 15 Temmuz'da şunu gördük ki TSK'nın yarısından fazlasının bu örgütün mensupları tarafından ele geçirildiğini düşünüyorum."

        - "Askeri yargı kapatılıyor, iyi ki de kapatılıyor"

        Tanık Üçok, Kayseri'deki "ışık evleri" soruşturmasından sonra, FETÖ'nün yayın kuruluşları tarafından, hakkında çok sayıda haber yapıldığını, ailesi ve kendisi hakkında akla hayale gelmeyecek ithamlarda bulunulduğunu savunarak, "Şimdi bazı sanıklar masumiyet karinesinden söz ediyor. Bizimle ilgili haberler yapılırken masumiyet karinesi yok muydu? Bu gazetelerin, gazetecilikle ilgisi yok. Bunlar tamamıyla örgütün suçlama aracı, adeta bir tabanca gibi kullanılmışlardır. Hakkımda soruşturma açıldıktan 8 ay 22 gün sonra tutuklandım. Bu süreçte hakkımda 1 milyon 272 bin haber çıkıyor, bunun yüzde 99'u bunların basın-yayın kuruluşlarında çıkan haberlerdir. Maalesef Hidayet Bey de bunların başındaydı. Böylesine şantaj, tehdit içerikli haberler yapan kişilerin 'özgür basın' diye söylemlerde bulunması manidar, dikkatimi çekti." diye konuştu.

        Askeri yargının FETÖ'nün en yoğun yapılandığı yerlerden biri olduğunu vurgulayan eski Hakim Albay Üçok, yaklaşık 400 askeri yargı mensubu bulunduğunu, son 2 yılda alınanların yüzde 65'inin, son 9 yılda alınanların da yüzde 86'sının Fetullahçı olduğu iddiasıyla TSK'dan ihraç edildiğini söyledi.

        Üçok, "Askeri yargının yüzde 74'ü Fetullahçı yapının eline geçmiş. Bizim askeri yargımızın hali budur. Şimdi askeri yargı kapatılıyor, iyi ki de kapatılıyor." ifadesini kullandı.

        - "Samanyolu televizyonunda 'tutuklandılar' diye haberler geçildi"

        Tanık Üçok'un anlattıklarından sonra sanık Hidayet Karaca söz olarak, kendisinin 1993 yılında kurulan Samanyolu televizyonundan sorumlu olduğunu, 1987 yılında "dindarlar TSK'dan atılıyor" manşetini atan gazetenin kendi sorumluluğunda olmadığını öne sürdü.

        Karaca'nın açıklamasının ardından bazı müştekilerin avukatı Şule Nazlıoğlu Erol da söz alarak, "Hidayet Karaca bizzat bu örgütün kurucularındandır, bu işi yöneten kişi odur, tetikçiydi. Mahkemelere talimatlar verdi. Balyoz, Ergenekon davaları sürecinde, daha kişiler hakkında tutuklama yapılmadan, duruşma bitmeden, Samanyolu televizyonunda 'tutuklandılar' diye haberler geçildi. Benim adalet duygum zedelendi o mahkemelerde. İnanılmaz kırgın ve kızgınım. Hakim ve savcıya müthiş bir saygım vardı, bu sanıklar bu saygımı yok etti." diye konuştu.

        Duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden telekonferans sistemiyle bağlanan sanık Avcı da Türkiye'de yaşanan darbelere ilişkin bilgi verdikten sonra "Bu devletin göz bebeği ordusuyla da her zaman dış güçler uğraşmıştır. 15 Temmuz'u, 60 ihtilalini, 80 darbesini yapanlar da bu ülkenin insanları, dış güçleri aramalıyız." dedi.

        Davaya müşteki olarak katılan "Amirallere Suikast" soruşturması sırasında, ikinci kez tutuklama kararı çıkarılmasının ardından intihar eden Yarbay Ali Tatar'ın ağabeyi Ahmet Tatar, "15 Temmuz bu ülkenin insanları değil, ABD'nin maşaları, onlar sadece maşa." diyerek bağırdı.

        Anadolu Ajansı ve DHA tarafından geçilen tüm Ankara haberleri, bu bölümde Haberturk.com editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Ankara Haberleri alanında yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen ajanslardır.

        Günün Önemli Manşetleri

        Benzer Haberler