Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Arslan:

IĞDIR (AA) - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, "Bugün 80 milyonu kucaklayan, bununla yetinmeyen, 'Dünyanın herhangi bir yerinde bir mazlum ve mağdur varsa, onu kucaklamaktır, onun hakkını savunmaktır benim görevim.' diyen bir zihniyet, bir anlayış var." dedi.

Arslan, Iğdır Kız Anadolu İmam Hatip Lisesini ziyaretinde yaptığı konuşmada, katsayı uygulaması dolayısıyla imam hatip mezunlarının sıkıntı çektiklerini söyledi.

Türkiye'nin değerlerini savunanların 2002'de yönetime geldiğini belirten Arslan, "Bu işin yolu açıldı. Bu ülkenin değerlerini savunanlar kimlerdi? Göbeklerini kaşıyanlardı, bidon kafalılardı. Bizleri eşit görmeyip, 'monşer takımı'nın kendi aralarındakileri eşit görenlerdi. Allah'a şükür, o günlerden bu günlere geldik. Bugün 80 milyonu kucaklayan, bununla yetinmeyen, 'Dünyanın herhangi bir yerinde bir mazlum ve mağdur varsa, onu kucaklamaktır, onun hakkını savunmaktır benim görevim.' diyen bir zihniyet, bir anlayış var. Yine müteşekkiriz, bu zihniyetin önderi, lideri bir Cumhurbaşkanımız var." diye konuştu.

Aslan, Türkiye'yi "öteki" görenler olduğuna dikkati çekerek, "Nasıl ki dün ülkemizde birileri bizi öteki olarak görüyordu, şimdi dünya aynı şekilde bizi öteki olarak görüyor. Kendine medeni dünya diyen, gelişmiş dünya diyen ve onları yönetenler bizi öteki görüyorlar. Bizi küçültmek, geri götürmek ve baltalamak için on yıllardır içimizdeki hainleri maşaları olarak kullanıyorlardı." değerlendirmesinde bulundu.

- "15 Temmuz en büyük oyunlarıydı"

Arslan, dış güçlerin terör örgütlerini üretip kullandıklarını anlattı.

"Gezi olaylarında 'Ağaçları savunuyoruz.' deyip, ülkemizin kalkınmasını, büyümesini sağlayacak üçüncü havalimanına, üçüncü köprüye, İstanbul-İzmir köprüsüne, otoyoluna, Avrasya Tüneli'ne karşı çıkıyorlardı." diyen Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çünkü onların olması, bu ülkenin gelişmesi, büyümesi, ekonomik olarak dünyanın birinci liginde yer alması demekti. Onlar da bizi o lige istemediklerinden içimizdeki bazı maşaları kullanarak bunları engellemek istiyorlardı. Bunu Gezi olaylarında, 17-25 Aralık'ta, parti kapatma davasında ve en son da 15 Temmuz'da yaptılar. 15 Temmuz en büyük oyunlarıydı. 15 Temmuz oyununu da boşa çıkarınca bu sefer aleni oynamaya başladılar. Son günlerdeki tavırlar, 'Artık maşa kullanarak Türkiye'yle baş edemiyoruz, o zaman aleni oynayalım, fikrimizi aleni bir şekilde ortaya koyalım.' demenin sonucudur."

Arslan, terör örgütü PKK elebaşılarının aleni olarak "Hayır" kampanyası yürüttüğünü vurgulayarak, "PKK'nın lideri, dağdaki, Kandil'deki o lider geçinen kadrosu 'Evet çıkarsa biz biteriz.' diyor. Yüz yıldır, elli yıldır, son üç yıldır her türlü yolu deneyip beceremeyenler, şimdi aleni bir şekilde ortaya çıktılar, 'Aman 'Evet' çıkarsa biz Türkiye'yle baş edemeyiz' çünkü Türkiye, tek merkezden yönetilen, çift başlılıktan kurtulan bir ülke olacak." şeklinde konuştu.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Arslan, fotoğraf çekiminin ardından öğrencilerle fidan dikti.