İçişleri Bakanı Soylu: (4)

AK Parti’nin iktidarı öncesinde Türkiye’deki ekonomik durumu ve gelinen süreci çeşitli örneklerle anlatan Soylu, Türkiye’nin gelişmemesi için mücadeleye devam edenlerin geçmişteki gibi yine olduğunu dile getirdi.

Soylu, Türkiye’nin demokrasisini geliştirirken Türkiye’yi hiç rahat bıraktıklarını görmediklerini ve bugün de görmediklerini anlatarak, şöyle devam etti:

"Ergenekon’dan, Balyoz’undan tutun bu ülkede ekonomik darbeyi Türkiye’nin üzerine bırakıp da Türkiye’nin rahat hareket etme kabiliyetini ortaya koymaktan tutun, bir taraftan Gezi olayları, bir taraftan 27 Nisan, bir taraftan hepimiz biliyoruz ki 17-25 Aralık darbesi, 6-7 Ekim olayları, bir taraftan hep birlikte bu milletin bu büyük olayları atlatmasındaki katkıyı hep beraber yaşadık, 15 Temmuz’da liderinin feraseti, milletin cesaretiyle beraber bir önemli darbeyi daha Türkiye yaşadı. Biz ileri adım atmak, zenginleşmek istedikçe, demokrasimizi güçlendirmek istedikçe, biz medeniyetimizin bize verdiği bütün anlayışı dünyaya nakşetmeyi kendi en önemli idealimiz olarak sergiledikçe ayaklarımıza çelme takmak isteyenler çoğaldılar. İstediler ki adalet, medeniyet, vicdan, ahlak demeyelim. İstediler ki etrafımızdaki coğrafyada yaşanan haksızlıkları bizler dile getirmeyelim, istediler ki onlar gibi davranalım. Myanmar’da çocukları katletsinler sessiz bir Türkiye olsun, istediler ki Suriye'de kadınlara tecavüz etsinler sırtını dönen bir Türkiye olsun, etrafımızdaki coğrafyada petrol, rant uğraşları içerisinde olsunlar sesini çıkarmayan bir Türkiye olsun."

Bakan Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bu milleti hesap etmediklerini vurgulayarak, "Bu milletin bu ülkenin ve bu toprakların üzerinde okunan 5 vakit ezanın bu milletin gönlüne ne yüklediğinin hesap etmediler ve bizi yere sereceklerini zannettiler. Hala devam ediyorlar, hep beraber görüyoruz." dedi.

Soylu, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan için Amerika’da tutuklama kararı çıkartıldığını belirterek, "Başınıza Zafer Çağlayan kadar taş düşsün. Buradan söylüyorum yaptıkları Türkiye düşmanlığıdır, bu, açık ve nettir. Bizi pes ettirmeye çalışıyorlar, Türkiye’yi teslim almaya çalışıyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

Soylu, "15 Temmuz'da hesaplarının bittiğini zannetmeyin" diyerek, şunları söyledi:

"15 Temmuz’da başaramadılar ve hepsi 15 Temmuz’da veise kapıldılar, 'acaba ne yapalım?' Bir tarafta Amerika’da Pensilvanya’da o meczubu orada Türkiye karşıtı bir kişi olarak tutuyorlar, ‘elimizde' diyorlar. Yetmedi, Amerika’nın talimatıyla aynısını Almanya gerçekleştiriyor. Ne kadar mendebur var hepsini orada tutuyorlar. PKK, DHKP-C FETÖ hepsini. Hepsine sahip çıkıyorlar, hepsine vatandaşlık, hepsine ikamet veriyorlar. Biz bunların hepsini biliyoruz. Sonra Türkiye’ye adamlar gönderiyorlar, burada dernekler vakıflar açıyorlar, sonra da istedikleri gibi istihbari, ajanlık faaliyetlerini yapacaklarını zannediyorlar. o eski Türkiye yok. Avucunuzu yalayacaksınız bundan sonra. Bugün ayakları üzerinde duran Türkiye var. Bizim müttefikimiz Amerika değil mi? PYD’ye silah, füze yardımı yapıyor. Türkiye buna ses çıkardığı zaman kendi parlamentolarından, kendi senatolarından 'hangi kararı çıkarırız da Türkiye’ye diz çöktürürüz' hesapları, planları yapıyorlar. Bunların hiçbirisine teslim olmayacağımızı herkesin bilmesini istiyoruz."

"CHP’nin, PKK’nın sözcüsü HDP’nin ağzıyla konuşması aziz milletimizin içini acıtmaktadır" diyen Soylu, "Ondan sonra da diyorsun ki 'şehit cenazelerinde bana niye tepki veriliyor?’ Dün gece Lice’den 3 teröristi bizim evlatlar imha ettiler, Şırnak'ta 4, Kars'ta 2 teröristi imha ettiler, 2’sinin de peşindeler zannediyorum onu da bugün hallederler. Dün akşam Bingöl'den dönerken bir evladımız uzun menzilli bir silahla şehit edildi eşi 8 aylık hamile. Şimdi sen hangi insan haklarından bahsediyorsun?" diye konuştu.

Soylu, köyünde imece yapabilmek için yolları temizlemek isteyen üç silahsız insanın öldürüldüğünü söyleyerek, şunları kaydetti:

"Bu vatandaşlarımızın ‘sen niye hükümet, devlet tarafısın’ diye kafasına sıkıyorsun. Bir tane CHP’linin sesi çıktı mı? Bu millet size bunun için mi oy veriyor? Elektrik bağlamak için bir köye gitmek isteyen elektrik aracındaki kişileri tarıyorsunuz, ne günahları var bunların, hizmet etmek için gidiyorlar. Bir tane CHP’linin sesi çıktı mı? Hayır onun için şehit cenazelerine gittiğiniz zaman bu millet size tepki gösterdiğinde o zaman sağa sola laf söylemeyin. Samimi olun, bu millet samimi olanı, samimi olmayanı gözünden anlar. Kim ne derse desin, ey HDP’liler biz her şeyi göze aldık ve terörle mücadele ediyoruz. Bu operasyonlarda etkisiz hale getirdiğimiz o kişiler masumdu da ellerinde neden roket atar vardı? Neden makineli tüfek vardı? Neden orada terör örgütüyle beraber planlamalar içerisindeydiler. O mağaralardan çıkan tonlarca bomba malzemesi, uyuşturucu, silah, mühimmat oraya kendi kendine mi geldi? Dertleri ne biliyor musunuz? Bunlar Diyarbakır'da eylem yapmak istediler milletvekilleri oturdular vatandaş beklediler, kaç gün biliyor musunuz? Bir hafta kimse gelmedi. Gittiler Van’a orada da bir parkta oturdular, Kandil talimat verdi onlara bir hafta, hiç kimse gelmedi. Sadece milletvekilleri bir de bir iki tane ilçe başkanı, il başkanı o kadar. Sonra gittiler İstanbul’a, orada o sosyetik solcular var ya biliyorsunuz 20, 30 tane. Onların dışında yanlarına kimse gelmedi. Gittiler İzmir’e kimse gelmedi. Şimdi ne diyorlar biliyor musunuz? ‘Halk tabanımızı kaybettik, foyamız ortaya çıktı, maskelerimiz düştü, ne kadar cani olduğumuzu millet anladı, bize kimse destek vermiyor acaba bir hikaye uydurur da buradan bir mağduriyet çıkarır mıyız?’ Bu millet sizin kaç yüzlü olduğunuzu ve kimin adamı olduğunuzu biliyor."

"CHP’sine de söylüyorum bunlara alet olmayın" diyerek konuşmasına devam eden Soylu, "Türkiye'de siyaset yapabileceğiniz çok adam var. Onların hepsiyle yapın ama terörün üzerinden, terörle mücadelenin üzerinden siyaset yapmayın." dedi.

Soylu, CHP’li vekilin bir insan hakları ihlalleri raporu yayımladığını ifade ederek, şöyle devam etti:

"CHP’nin sitesinde de var. İnsan hakları ihlalleri olarak saydığı olaylardan birisi şu İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve AK Parti İstanbul İl Binasına lav silahıyla saldırı düzenleyen DHKP-C militanlarını, teröristlerini polis tespit ediyor. Bir de onlara terörist demiyor, onlara militan diyor, yumuşatıyor. Tekirdağ’da bunlara operasyon yapıyor güvenlik kuvvetlerimiz. Polisle çatışmaya gidiyorlar iki teröristten birisi ölüyor, diğeri yaralı olarak ele geçiriliyor. CHP’nin internet sitesinde bu olay insan hakları ihlali olarak değerlendiriliyor. Afedersiniz ne yapacaktık? Polis suçluyu takip etmeyecek mi, gözaltına almayacak mı, kendisine silahla karşılık veren teröriste kolonya mu tutacak, çiçek mi verecek? Gaziosmanpaşa’da narkotik ekipleri uyuşturucuyla mücadele ettiği iki kişiyi takip ediyor onlara 'dur' diyor, adamlar 'dur' ihtarına uymuyor tam tersi polise silah doğrultuyor ve ateş ediyorlar ve çatışmada birisi ölüyor, biri yaralı olarak ele geçiriliyor. Raporda yazmış, insan hakları ihlali. Kimin hakkının ihlali? Uyuşturucu satıcısının polise silah doğrultan bu memleketin güvenliğini tesis etmeye çalışan kardeşlerimize silah doğrultanların ihlalleri mi? Polisten kaçma, polisle silahlı çatışmaya girme hakkının ihlali mi? Böyle bir mantık kabul edilemez. Raporun tamamında PKK’lılara terörist denilmiyor dikkat edin. Bilmiyorum CHP’ye oy verenler bunu kabul ediyorlar mı? Takke düştü kel göründü, kimin kimle beraber olduğu, 2019’a beraber hazırlık yapıyorlar, şimdi yavaş yavaş… O bilindik medyaları var onların, bilindik gazeteleri, televizyonları var hani saz çaldıran medyaları, gazeteleri, şimdi CHP ile HDP’yi bir araya getirmeye çalışıyorlar 2019’da. Yanlarına bir kaç kişiyi daha ilave edip, ‘acaba biz Türkiye’yi bu gidişattan nasıl kurtuluruz, yine ipleri nasıl elimize alırız, nasıl bu milleti istediğimizi tahakküm altına alırız diye bir anlayış içerisindeler."

PKK saldırıları içinde bu raporda, iddia edildi dendiğini belirten Soylu, "Yani PKK saldırdı, terörist şöyle yaptı denilmiyor. Biz güya böyle olduğunu iddia ediyoruz. Kimse kusura bakmasın bu bir siyaset değildir. Ben böyle bir siyaseti kabul etmiyorum. Biz PKK’ya vuruyoruz, biz teröriste vuruyoruz sesi CHP’den geliyor. Ey CHP’liler sizi kullanıyorlar, kendinizi kullandırtmayın hem de Türkiye’nin milletimizin geleceğinin aleyhine sizi kullandırıyorlar. Hiç kimsenin kendi karanlık hesapları uğruna CHP seçmenini böyle bir çizgide bırakmaya hakkı yoktur. Sus pus kesildi değil mi Kılıçdaroğlu şu anda? sus pus hiçbir şey yok. Hadi atlet giy şimdide konuş bakalım. Atletle karavanda duruyorsun, atletle karavanda durmayacaksın Kılıçdaroğlu, atlet giyip de sokağa çıkacağın gece 15 Temmuz gecesiydi, saklanıp kırmızı koltuklarda oturacağın ev değildi senin. Millet atletle beraber sokağa çıktı, şehit olmak için gazi olmak için 'bu memleketi istila etmeye çalışanlara karşı atletim ile de donumla da bu ülke için şehit olurum.' diyerek sokağa çıktı, senin gibi saklanmadı. Bu bir siyasi zulümdür, kimsenin bunu millete yapmaya hakkı yoktur."

(Sürecek)