15 Temmuz gazisi Çetin o geceyi anlattı:

GAZİANTEP (AA) - 15 Temmuz'da İstanbul'da FETÖ'nün darbe girişiminde, askerler tarafından vurularak yaralanarak gazi olan Hilmi Çetin, "Biz onlara 'silahlarınızı bırakın' diye ikazda bulunmamıza rağmen üzerimize seri bir şekilde ateş açtılar." dedi.

Gaziantep'in Nurdağı ilçesinden çalışmak üzere İstanbul'a giden evli ve 3 çocuk babası Çetin (33), Nurdağı'ndaki evinde gazetecilere yaptığı açıklamada, İstanbul'da inşaatlarda işçilik yaptığını, 15 Temmuz gecesi de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla sokağa çıktığını söyledi.

Levent'ten Boğaziçi Köprüsü'ne yürüyerek gittiğini anlatan Çetin, "Sayın Cumhurbaşkanımızın 'sokaklara çıkın' talimatıyla sokaklara ilk çıkanlardanım gururlu ve şerefliyim. Kendimi çok iyi hissediyorum. O anda arkadaşlarımdan kimse vurulmadı ancak ön tarafımızda yürüyen 3 ya da 5 kişi şehit oldu. Ben onları kurtarmak için koşturdum. O anda aklımdan vatan ve bayrak geçti." dedi.

Çetin, köprüde ilerlediklerinde cuntacı askerlerin, hiç bir uyarıda bulunmadan kendilerine ateş ettiğini dile getirerek, "Biz onlara 'silahlarınızı bırakın' diye ikazda bulunmamıza rağmen üzerimize seri bir şekilde ateş açtılar. Oradaki askerlerin çoğu suçsuzdu. Ateş açma emrine uymayan erler, rütbeliler tarafından vurularak öldürüldü. O, ölen askerlerin ya da bize ateş açan askerlerin çoğu suçsuzdu. Çünkü askerler emir kullarıdır." diye konuştu.

"Vur" emrine uyan askerlerin ateş ettiği kurşunlarla yaralandığını kaydeden Çetin, "Sağ kalçamdan vuruldum. Mermi sol kalçadan çıktı. Bugün aynı şey olsa yine sokağa çıkarız. Bizler köylü çocuklarıyız. Bizler gerekirse 1 metrekare toprak için birbirimizi vuran insanlarız. Yine olsa yine gözümü kırpmadan giderim." ifadelerini kullandı.

Gazi Çetin, kendisini iyi hissettiğini, tamamen iyileştiğinde askeri personel olmak istediğini söyledi.

Gazinin eşi Fatma Çetin de o gece 01.30 gibi eşinin telefonuyla uyandığını, televizyonu açtığında darbe girişimi olduğunu öğrendiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Bana, 'arkadaşlarla yürüyüşe gidiyoruz. Cumhurbaşkanımızın sokaklara çıkın talimatı var' dedi ve telefonu kapattı. Birkaç saat sonra eşimi aradım ama telefonu açmadı. Merak edince yanında yeğeni vardı onu aradım. O da 'Yenge biz hastanedeyiz' dedi. Eşime verdi telefonu. Hilmi de bir arkadaşlarının rahatsızlanması üzerine hastaneye geldiklerini söyledi ve kapattı. Ben kötü bir şeylerin olduğunu anladım. Sonra ağabeyi geldi, 'Akşamki olayda Hilmi yaralanmış' deyince şoka girdim. Sonra buralara getirmek için epey çaba sarfettik. Hastanede çok perişan olmuş, sonra çalıştığı şantiyeye götürmüşler orada perişan olmuş. Tedavisi aksamış. Eşim aslında şimdilerde ayakta olabilirdi ancak tedavisi aksadığı için iyileşmesi biraz uzadı. Halime çok ama çok şükür ediyorum ve çok mutluyum. Şimdi aynı durum olsa yine git derim. Gururluyum eşim vatanı, bayrağı, milleti ve çocukları için ayakta bunun için de gazi oldu. Eşim gibilerin sayesinde ayaktayız."

Çetin ailesi Belediye Başkanı Mehmet Yıldırır'ın kendileriyle yakından ilgilendiğini de sözlerine ekledi.