Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler BBC Türkiye 23 Nisan - TBMM'de özel oturum düzenlendi, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı sade törenlerle kutlandı

        23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çoçuk Bayramı, tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgını nedeniyle bu yıl sade törenlerle kutlandı.

        TBMM'nin 100. açılışının yıldönümü için salgın öncesinde planlanan görkemli etkinlikler ileri tarihe ertelenirken, TBMM Genel Kurulu'nda gerçekleştirilen "23 Nisan özel oturumu" nedeniyle söz alan siyasilerin konuşmalarına, salgın ve muhalefetin "güçlendirilmiş demokratik parlamenter sistem" talepleri damgasını vurdu.

        Salgın nedeniyle siyasi parti liderleri dahil, tüm milletvekillerinin maskeyle katıldığı Meclis'teki oturumda, yürütmeyi Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay temsil etti.

        23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için ilk tören Anıtkabir'de düzenlendi. Meclis Başkanı Mustafa Şentop başkanlığındaki heyet, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün mozolesine çelenk koydu. Anıtkabir'deki törene, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile milletvekilleri ve parti yöneticileri de katıldı.

        Şentop'un Anıtkabir özel defterini imzalamasının ardından, heyet Ulus'taki 1. TBMM Binası'ndaki anma törenine katıldı.

        Maskeli oturum

        TBMM'nin açılışının 100. yıldönümü nedeniyle Genel Kurul'da özel oturum düzenlendi. Covid-19 salgını nedeniyle, Meclis'teki oturumda özel önlemler dikkat çekti.

        Milletvekillerinin tamamının maskeyle katıldığı ve sosyal mesafe kuralına dikkat edilen oturumda, MHP lideri Bahçeli, CHP lideri Kılıçdaroğlu ve HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar hazır bulunurken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan katılmadı.

        Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener milletvekili olmadıkları için oturum locadan izledi.

        Özel oturumu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Çevre Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Sanayi Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu ve Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk da locadan izledi.

        Salgın nedeniyle, ilk kez 23 Nisan'da yabancı misyon temsilcilerine ayrılan loca boş kaldı.

        Katılım yüksek oldu

        TBMM Başkanı Mustafa Şentop'un, salgın nedeniyle 23 Nisan özel oturumuna az sayıda milletvekilinin katılımını tercih ettiklerini, bu nedenle de genel başkanların özel oturuma katılmamasını istediği bilgisi yansımıştı.

        Ancak muhalefetin tepkisine de neden olan bu çağrıya karşın, Genel Kurul'da yapılan özel oturuma genel başkanların yanı sıra, iktidar ve muhalefet milletvekillerinin katılımı da yüksek oldu.

        Genel Kurul'da İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan oturumda ilk sözü alan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, TBMM'nin 100. yıldönümünü koronavirüs salgını nedeniyle sınırlı etkinliklerle kutlamak durumunda kalındığını belirterek, ileri bir tarihte planlanan etkinliklerin gerçekleştirilmesini hedeflediklerini bildirdi.

        Küresel salgın nedeniyle, "Artık dünyada hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı" iddiasını dile getirdiğini belirten Şentop, "Bu konular zamanla daha iyi tartışılacak, salgının boyutları ve etkileri daha iyi görülecektir. Fakat bu salgın vesilesiyle bir kez daha ve sarahaten ortaya çıkan tablo, bugün dünyada cari olan sistemin sürdürülebilir olmadığıdır. İnsanı, farklılıkları, yoksulları, hesaba katmayan; bazı insanların sadece haklara ve bazılarının da sadece görevlere sahip olduğu bu acımasız ve adaletsiz düzen değişmedikçe, küresel bir barıştan söz edilemez" dedi.

        AKP Grup Başkanı Bostancı: İnsanoğlu acı şekilde öğrenecek

        AKP Grup Başkanı Naci Bostancı ise TBMM'nin 100 yıllık birikiminin arkasında sayısız isim olduğunu ve böyle bir ortamda siyasi tartışmaların olmasının da normal olduğunu belirerek, "Halefler seleflerinin rakipleri olsa da aslında gerçekte ortaklardır. Uzlaşmasız rekabet, demokrasilere halel getiren karanlık yanları ortaya çıkarır" görüşünü dile getirdi.

        Şiddet ve terörün demokrasinin en büyük düşmanı olduğunu kaydeden Bostancı, "100 yıllık Meclis tarihinin 18 yılında AK Parti olarak her insanımıza daha iyi bir hayat için çabaladık, emek verdik. Her alanda geçmişi incelerken, geleceğin muhasebesini yaptık" dedi.

        Salgın olduğu bir dönemde özel oturum yapıldığına dikkat çeken Bostancı, insanoğlunun doğayla barışık yaşamanın önemini acı bir şekilde öğreneceğini vurguladı.

        Kılıçdaroğlu'ndan 16 maddelik çağrı

        CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise Türkiye'nin önünde büyük sorunlar olduğunu ve ivedilikle çözülmesi gerektiğine işaret etti. "Sorunlarımızın kaynağı büyük ölçüde TBMM'yi etkisizleştiren darbeciler ve onların uygulamaya koydukları darbe yasalarıdır" diyen Kılıçdaroğlu, TBMM'nin 100. yılında 16 maddelik "çözüm" önerisini okudu.

        CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, TBMM'nin açılışının 100. yılında, meclis kürsüsünden yaptığı 16 maddelik çağrı:

        • Tüm toplumsal, siyasal ve kültürel kesimlerin katılımıyla, yeni bir demokratik anayasa yapmalıyız.
        • Yeni anayasanın omurgası "Cumhuriyetin demokrasiyle taçlandırılması" olarak nitelendirdiğimiz yeni ve güçlü bir demokratik parlamenter sistem olmalıdır.
        • Kuvvetler ayrılığı ilkesinin ve hukuk devletinin en önemli ayaklarından biri olan yargı kurumunun bağımsızlığı, kesin olarak sağlanmalıdır. Adalete erişim hakkının önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır.
        • TBMM'de milli iradenin en geniş haliyle temsil edilmesini sağlayacak yeni bir seçim sistemi yaşama geçirilmelidir. Bir "Siyasi Ahlak Kanunu" çıkarılmalıdır.
        • Yürütme, tüm icraatıyla mutlak denetime ve hesap verebilirliğe açık olmalıdır. TBMM'de kurulacak Kesin Hesap Komisyonu'nun başkanlığı da muhalefet partilerine verilmelidir.
        • Yerel yönetimler, rant ilişkilerini düzenleyici kurumlar olmaktan çıkarılmalı, refah devletinin asli unsurları haline getirilmelidir. İ
        • Kamu istihdamında nepotizmden uzak, liyakate dayalı, bir personel politikasına ivedilikle geçilmelidir.
        • Liyakate dayalı istihdam politikaları kapsamında özellikle eğitim, sağlık, sosyal güvenlik ve güvenlikte "sıfır" istihdam açığı hedeflenmelidir.
        • Vatandaşlarımıza asgari bir gelir güvencesi sağlanmalı, bu bağlamda "Aile Yardımları Sigortası Kanunu" ivedilikle çıkarılmalıdır.
        • Demokratik standartlarda, adaletli ve denetime açık bir Kamu İhale Sistemi'ne geçilmelidir.
        • Ücretliler üzerindeki vergi yükü makul düzeylere çekilmelidir.
        • Kayıt dışı istihdamla toplumsal destek sağlanarak mücadele edilmelidir. Bu mücadelede en etkili yolun sendikalaşma olduğu artık öğrenilmelidir.
        • Türkiye, yeni bir planlama anlayışı çerçevesinde, katma değeri yüksek ürün üretme hedefine kilitlenmelidir.
        • Sağlık hizmetlerine ön koşulsuz erişim bir haktır ve ücretsiz olmalıdır. Koruyucu ve temel sağlık hizmetleri bu doğrultuda planlanmalıdır.
        • Planlamada tarım, temel stratejik sektörlerden biri olarak ele alınmalıdır. Bu bağlamda, gıdaya sağlıklı koşullarla erişim hakkına ilişkin yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
        • Eğitim, Türkiye'nin kalkınma stratejisinin en önemli, en temel parçası olarak yeniden ve paydaşlarıyla birlikte planlanmalıdır. Üniversitelerimizde, her türlü fikir, düşünce özgürce tartışılmalı, her türlü bilimsel çalışma özgürce yürütülmelidir.

        https://www.youtube.com/watch?v=kGOoEiaxAxg&t=2s

        Sancar, CHP'li belediyelere yardımın engellenmesini eleştirdi

        HDP Eşbaşkanı Mithat Sancar ise mevcut Meclis'nin 1. TBMM'nin özelliklerinden çok uzak olduğunu belirterek, "Eğer bir soru sorulursa, bu yüzyıl içinde en güçlü ve en zayıf meclisler hangileridir diye? Benim cevabım açık ve sanırım pek çok insanın da cevabı açıktır. Evet, en güçlü Meclis'in yıldönümünü en zayıf Meclis'te kutluyoruz" görüşüne yer verdi. İktidarın, yerel yönetimlere dönük baskı uygulamalarını eleştiren Sancar, sözlerini şöyle sürdürdü:

        "Bir de yerel yönetimlerin en güçlü olduğu dönem ile en zayıf olduğu dönem hangisidir diye soralım. Benim cevabım açık: Yerel yönetimlerin en güçlü olduğu dönemin 100. yılında, yerel yönetimleri neredeyse fiilen lağvetmeye yönelik bir yönetim anlayışla karşı karşıyayız. Bu kabul edilemez. Ne kayyım uygulaması kabul edilebilir ne de CHP'li belediyelerin krizi yönetmek için sarf ettikleri çabanın yok edilmesi kabul edilebilir."

        Sancar'ın bu sözlerini CHP Milletvekilleri de alkışladı. Sancar, salgınla mücadele için halkın iradesine saygı gösterilmesi gerektiğini belirterek, "Halk iradesine saygı olmadan halk sağlığını koruyamazsınız" dedi.

        MHP'li Yalçın: Esarete başkaldıran yegane parlamento

        MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın da konuşmasında Birinci TBMM'nin "milli iradenin tecelli ahı" olduğunu vurguladı. Yalçın, "Tarihte, hem bağımsızlık uğrunda savaş yapan hem de bunu millî iradeye ve meşruiyete dayandıran başka bir parlamento görülmemiştir. Bu yönüyle Birinci TBMM; fevkalade ve emsalsizdir. Bir ihtilal Meclisidir. İstila, zulüm ve esarete başkaldıran yegâne savaş parlamentosudur" ifadelerini kullandı.

        İYİ Parti'li Türkkan: Cumhurbaşkanlığı kararnameleri Meclis'i yıpratıyor

        İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan ise Atatürk'ün liderliği boyunca hiçbir zaman Meclis'i ortadan kaldırmayı ve "tek adam rejimi" kurmayı düşünmediğini, "Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir" düsturundan vazgeçmediğini ifade etti. Demokrasilerde bütün sorunların Meclis çatısı altında çözülebileceğini ifade eden Türkkan, sözlerini şöyle sürdürdü:

        "Parlamentonun yetkileri kısıtlandıkça demokrasi zemininden uzaklaşılmakta ve bu da sistemin bozulmasına neden olmaktadır. Muhalefeti dışlama abaları gün geçtikçe artmaktadır. Meclisimizin yetkilerini budamak yerine eskisinden daha güçlü ve yetkin hale getirmeliyiz.

        "Sayısını bilmediğimiz Cumhurbaşkanlığı kararnameleri Meclis'i yıpratmaktadır. Ne denetim vardır ne de hesap verme. Bulunduğumuz coğrafya her zamankinden daha tehlikeli hale gelmişken, hiçbir tek kişinin bir ülkeyi yönetmesi doğru bir şey değildir. İvedilikle güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş sağlanmalıdır."

        Genel Kurul'da ayrıca parlamentoda temsil edilen TİP Genel Genel Başkanı Erkan Baş, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, DP Genel Başkanı Gültekin Uysal ile Saadet Partisi Milletvekili Abdülkadir Karaduman ile Deva Partisi Milletvekili Mustafa Yeneroğlu'nun konuşmalarının ardından oturum sona erdi.

        TBMM'de her 23 Nisan'da yapılan resepsiyon salgın nedeniyle iptal edildi. Ancak akşam saat 21.00'de Meclis Başkanı Şentop'un da katılımıyla Meclis Şeref kapısının olduğu bölümde İstiklal Marşı eşliğinde ışık, ses ve havai fişek gösterisi programı hazırlandı.

        • TBMM 100 yaşında: Meclis neden kuruldu, Milli Mücadele’deki rolü neydi?
        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ