Sanat ve sürdürülebilirlik son zamanlarda sıkça yan yana karşımızda... Birleşmiş Milletler’in 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi dünyanın daha çevre dostu olmasını hedef alan on yedi maddeyi sıralarken, sanat dünyası da bu hedeflerden sorumlu üretim ve tüketim maddesi etrafında şekilleniyor. Sanatta ‘sürdürülebilirlik’ sanatçıların tasarım temellerini yeniden değerlendirmeye iten bir üretim revizyonuna davet ediyor.

Sürdürülebilir sanat, kullanılan malzeme ve yapıtın vermek istediği mesaja bağlı olarak çeşitli biçimlerde karşımıza çıkıyor. Çevre dostu pratikler her geçen gün artarken, ‘Ekolojik sanat’, ‘Eco-Art’, ‘Çevre sanatı’ - tüm terimler iç içe geçmiş durumda. İşte sürdürülebilir sanatın önde gelen biçimlerinden birkaçı…

Dünyanın dört bir yanından sanatçılar sürdürülebilir sanat fikrini farklı şekillerde benimsiyor.

İleri Dönüşüm Sanatı

‘Upcycling’ son yıllarda en popüler sürdürülebilir sanat biçimi olsa da, bazı kültürler bu ilkeleri yüzyıllardır uyguluyor.

Upcycling'in en güzel örneği 15. yüzyıl Japonya’dan... Japonların ‘Kintsugi’ sanatı yüzyıllardan beri ileri dönüşümü esas alıyor; Kırık çömlekler altınla tamir edilerek kusurları kucaklanıyor. Kırık, kullanılmayan nesneler onurlandırılarak kullanılabilir kılınıyor, sürdürülebilir dönüşüme öncülük ediyor.

Geri dönüşümde ana fikir atıkların tekrar hammadde olarak kullanılabilmesini sağlamak; ‘İleri dönüşüm’de ise işlevselliğini yitirmiş, artık fazlalık olarak görülmeye başlanmış eşyalar hayata yeni bir işlevsellik ve görsellikle kazandırılıyor.

Sanatçılar, bu kategoride büyük ölçüde dünyanın büyüyen plastik sorununun bir parçası olarak, çöplüklerden alınan plastik atıkları kullanıyor bugün. İleri dönüşüm sanatının dikkate değer bir örneği, Romuald Hazoumè’nin tamamen atılmış plastik benzin kaplarından yapılan ‘Afrika Maskeleri’. Hazoumè çalışmalarını, zarar verici bir tüketim döngüsünü sürdüren siyasi sistemlere farkındalık ve eleştiri getirmek için kullanıyor.

Arazi Sanatı

Earth Art, Eco Art, Earth Works ve yer yer ‘Toprak Sanatı’ olarak da bilinen arazi sanatı, ilk olarak 1960'ların sonunda kavramsal sanat hareketinin bir alt kategorisi olarak ortaya çıktı. Arazi sanatı, genellikle doğanın gücünü ve güzelliğini vurgulamak için ücra yerlerde yaratılan, arazinin dokusuyla bütünleşen yapıtlar... ABD ve İngiltere'de önemli örnekleri bulunan arazi sanatı fotoğraf ve film olarak belgelenerek farklı yerlerde gösteriliyor.

Arazi sanatının en popüler örneklerinden biri Robert Smithson’ın ‘Spiral Jetty’si… 1970’ten Utah’ta Great Salt Lake’de yapılan eser çamur, tuz kristalleri ve kayadan... Yarım kilometre uzunluğundaki dev yapıt, zaman içinde toprakla birlikte hareket ederek tüm çevreyi yapıtın bir parçası olarak düşündüren, arazi sanatının kanımca en başarılı örneklerinden.

Ekolojik Sanat

Ekolojik sanat, restorasyon ve kolektif çalışmalara öncelik verdiği için diğer birçok sürdürülebilir sanat biçiminden farklı. Terim olarak hayatımıza 90’larda girmiş olsa da, örnekleri 60'lardan beri görülüyor. Aktivizm odaklı bu kategori, etik, yurttaşlık sorumluluğu ve sosyal adaletsizlikler hakkında farkındalık yaratmayı amaçlıyor. Ekolojik sanatın yol gösterici ilkesi vurgu yaptığı çevre sorunlarını aktif olarak iyileştirmeye destek olmak.

Yenilenebilir Enerji Heykelleri

Son yıllarda sıkça karşımıza çıkan bir tür de ‘Yenilenebilir enerji heykelleri’. Yenilenebilir enerjiyi benzersiz ve sanatsal bir şekilde izleyiciyle buluşturan bu tür, hareket için güneş, rüzgar, hidroelektrik, gelgit ve jeotermal kaynakları kullanan heykeller üretir. Bilim ve sanatı buluşturan bu kategori, sürdürülebilir sanat için nispeten yeni… Dünyanın doğal kaynaklarından güç elde etme yeteneğinden ortaya çıkan bu heykeller, enerjiyi toplayabilecek bir sanat yapıtı üreterek izleyiciye doğanın gerçek gücünü hatırlatıyor.

YORUM YAP 0
SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ
300