Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Asya-Pasifik Astana'da dışişleri bakanları toplantısı başladı: Tarihin doğru tarafındayız!

        Kazakistan Dışişleri Bakanı Kayrat Abdrahmanov, toplantının açılışında, Astana sürecinde şimdiye kadar 8 toplantı gerçekleştirildiğini hatırlatarak, bu sürecin Suriye'de ateşkesin büyük ölçüde sağlanmasına katkıda bulunduğu söyledi.

        Abdrahmanov, alıkonulanların serbest bırakılması, kayıp kişilerin kimlik tespiti ve cenazelerin teslim edilmesi konuları için oluşturulan çalışma grubunun dünkü ilk görüşmesinin büyük önem arz ettiğini belirterek, bunun çatışan taraflar arasındaki güveni artıracağına inandıklarını aktardı.

        Astana sürecinin Cenevre'de Birleşmiş Milletler gözetimindeki görüşmelere katkı sağladığını dile getiren Abdrahmanov, Suriye'de bazı bölgelerde gerginliğin arttığına işaret etti. Abdrahmanov, Rusya ve ABD'yi yapıcı diyalog sürecini başlatmaya çağırdı.

        REKLAM

        Soçi'de 29-30 Ocak'ta yapılan Ulusal Diyalog Kongresi'nden çıkan sonuçları desteklediklerini, kongrede kararlaştırılan anayasa komitesi kurulmasının, Suriye'nin gelecekteki anayasal düzeninin temelini oluşturacağını vurgulayan Abdrahmanov, toplantıda Türkiye, Rusya ve İran dışişleri bakanlarının bir yıllık iş birliğinin sonuçlarını ve gelecek dönemde atılacak adımları değerlendireceklerini söyledi.

        Çavuşoğlu, Lavrov ve Zarif basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

        Çavuşoğlu: Sadece Doğu Guta'da değil, her yerde siviller konusunda hassasiyetimiz var. Afrin'de de hassasiyetimizi sürdürüyoruz. Doğu Guta'da terörle mücadele etme bahanesiyle sivilleri öldürmeye karşıyız biz. Teröristleri etkisiz hale getirme konusunda özellikle sivillerin ağırlıklı yaşadığı noktalarda değişik stratejilerimiz olması gerekiyor. Siviller ve teröristleri ayrıştırmamız lazım. Teröristlerden korkan insanların teröristleri uzaklaştırmasını beklememesi lazım. Tüm teröristlerin de İdlib'e gitmemesi lazım. Çünkü orada da sivil halka tehdit oluşturuyorlar.

        LAVROV'DAN DÜNYAYA DOĞU GUTA ÇAĞRISI

        Lavrov: Doğu Guta ile ilgili rakamları vermiştim. 12 binden fazla insan Doğu Guta'dan çıktı ve devam ediyor. Halk oradan çıkmaya çalışıyor. Doğu Guta'da yaptığımız çalışmalar sonuç vermeye başladı. El Nusra'dan yavaş yavaş ayrılmaya başladılar. Bu bölgeye insani yardım ulaşmaya başladı. BM ve Kızılhaç dün 140 bin ton yardım gönderdi. Uzun süredir güvenlik kaygıları nedeniyle BM'den bu boyutta bir yardım alınmamıştı. Doğu Guta'da insani yardım giderek daha fazla ulaştırılıyor. Bütün dünyaya çağrıda bulunuyoruz. Suriye'deki masum insanlarla ilgileniyorlarsa, Doğu Guta'dan kurtulan insanlara yardım etmeliler.

        (Suriye'deki anayasa reformu) Anayasa komisyonu nasıl oluşturulacak, bunu BM'nin koordine etmesi gerekiyor. 3 garantör ülkenin katkılarıyla gerçekleşecek. Suriye'deki bütün etnik, dini grupların dahil olduğu bir süreç olması lazım. Bunun çok kolay bir süreç olmadığını düşünüyorum. Henüz bir şey söylemek için erken çünkü çok zor bir süreçten bahsediyoruz. Herkesin katıldığı sonuçlar, hükümetin ve muhalefetin ortak bir noktaya varması lazım. Kimseye bir şey dayatılmayacak.

        LAVROV'DAN İNGİLİZ BAKANA: BELKİ EĞİTİMİ EKSİKTİR

        (İngiltere'de zehirlenen Rus casusu) Biz artık bunu çok önemsiyoruz. Eskiden olduğu gibi bugün de kayıtsız kalıyoruz bu yaptırımlarla ilgili. Önce seçimlere müdahale ettiğimiz söylentileri yayıldı. Üstelik tek bir kanıt bile sunulmadı. Ve yeni yeni yaptırımlar bunun peşinden geldi. Anglosakson sisteminin ve hukuk sisteminin ilginç bir şekilde kendisini gösterdiğini görüyoruz. BBC ve CNN'deki haberleri izledim. Orada çok basit bir şekilde sunuyorlar. İngiltere'nin ABD, Almanya ve Fransa'nın desteğini aldığını söylüyorlar. İngiltere mahkemeleri dahil hiçbir mahkemeye kanıt sunulmadığına dikkat çekiyorum. Rusya'nın kimyasal silahların yasaklanmasıyla ilgili yükümlülüklerini yerine getirdiği ortada. Bize yöneltilen suçlamalarla ilgili bize bir kanıt sunulması gerekir. Ancak böyle bir şey yok. Bize söylenen 'sizinle bu konuyu tartışmayacağız'. Herhangi bir açıklama yok. Sürekli basit bir şekilde isteniyor. Rusya'dan açıklama istendi, Rusya ise suçlamaları reddetti şeklinde anlatıyor. Bu durum tuhafıma gidiyor. Biz İngiltere'den bu konuda atılan adımlarla ilgili bilgi istedik. İngiltere parlamentosunda muhalefet lideri bu konuda bilgi istediği zaman ona da red cevabı verdiler. Mahkeme sürecinin ne zaman başlayacağı konusunda da bir bilgi yok. Bu durumla ilgili bir yorum yapmak da çok zor benim için. Mahkeme bile yok ortada. Garip ve hiçbir temeli olmayan Rusya karşıtı girişimleri yorumlamayı kendilerine bırakıyorum. İngiltere Savunma Bakanı'nın açıklamalarına gelirsek, böyle genç bir adamın tarihe geçme arzusunu anlıyorum. Belki eğitimi eksiktir, bilmiyorum.

        ÇAVUŞOĞLU: FETÖ'CÜ AĞZIYLA SORULAN SORULARA CEVAP VERMİYORUM

        Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, yerel bir Kazak gazeteci olduğunu iddia eden bir kişinin sorduğu sorulara tepki gösterdi. Gazeteci olduğunu iddia eden kişi, Türkiye'nin Afrin'e yönelik operasyonunun Suriye'nin egemenliğine bir saldırı olup olmadığını ve İsviçre'de iki Türk diplomatın dokunulmazlığının kaldırılacağı yönündeki iddiaları sordu.

        Türkçe konuşan kişi Çavuşoğlu'nun 'nerede çalışıyorsun?' şeklindeki sorusuna yanıt vermedi

        Çavuşoğlu, "Kim olduğunuzu bilmiyorum ama FETÖ'cü gibi gördüm sizi. FETÖ'cü ağzıyla sorulan sorulara cevap vermiyorum. Afrin konusunda açıklamalarımızı daha önce yaptık" ifadelerini kullandı.

        "EMİNİM Kİ TARİHİN DOĞRU TARAFINDAYIZ"

        Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Astana sürecinin krizin çözümüne yönelik önemli katkı sağladığını dile getirerek, gerginliği azaltma bölgeleri kurulması, insani mayın temizliği, alıkoyulanların serbest bırakılması için kurulan çalışma grubu, insani yardım sağlanması, Soçi'de tüm Suriyeli tarafların katılımıyla kongre düzenlenmesinin bu çerçevede değerlendirilebileceğini vurguladı.

        Lavrov, Astana sürecinin Suriye'nin toprak bütünlüğünü muhafaza etmeyi temel aldığını, BM Güvenlik Konseyi'nin 2254 sayılı kararı ve Soçi Ulusal Diyalog Kongresi kararları çerçevesinde faaliyetlerini sürdüreceklerini belirtti.

        Rus Dışişleri Bakanı Lavrov, ABD'ye seslenerek, "Suriye'de rejimin değiştirilmesi, farklı dış aktörler kontrolünde küçük beyliklerin kurulması gibi bazı niyetler var. Fakat bu yaklaşım Astana çalışmalarına aykırı. Eminim ki tarihin doğru tarafındayız." diye konuştu.

        REKLAM

        "ABD başkanlığındaki koalisyonun ismi ne olursa olsun Nusra cephesi ve diğer terörist gruplarla güçlü mücadeleye artık başlayacaklarını" belirten Lavrov, ABD ile bu konuyu sık sık görüştüklerini, "Yapıcı ve ılımlı muhaliflerle Nusra gibi teröristler arasında ayrım yapılmasının tamamlanması gerektiğini" dile getirdi.

        Lavrov'un konuşmasının ardından üçlü bakanlar toplantısı basına kapalı olarak başladı. Açılışta Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ve İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif de yer aldı.

        Toplantının ardından, 3 bakanın ortak basın açıklaması yapması, dün 3 garantör ülke heyetlerinin teknik toplantılarda hazırladığı sonuç bildirisinin de okunması planlanıyor.

        Çavuşoğlu'nun Kazak mevkidaşı ile ikili görüşmesi, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev tarafından kabul edilmesi bekleniyor.

        Astana'daki Dışişleri bakanları toplantısında Astana sürecindeki 1 yıllık iş birliğinin sonuçlarının değerlendirilmesi, krizin çözümü için atılacak adımların belirlenmesi amaçlanıyor.

        Toplantı ayrıca 4 Nisan'da İstanbul'da yapılacak Suriye konulu liderler zirvesine de hazırlık niteliği taşıyor.

        "İNSANLAR SURİYE TOPRAKLARINA GERİ DÖNMEYE BAŞLADI"

        İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif de rejim ve destekçilerinin Nusra Cephesi ve El Kaide ile ilişkili diğer gruplarla mücadelede büyük yol kat ettiğini ileri sürdü.

        Zarif, "Astana sayesinde insanlar Suriye topraklarına geri dönmeye başladı." dedi.

        "Suriye'de savaşın durdurulması için Astana sürecinin tek başarılı adım olduğu düşünüyoruz." ifadelerini kullanan Zarif, insani yardımların, çatışmaların yaşandığı bölgelere ulaştırılması konusunda çalışmalara devam edeceklerini vurguladı.

        Zarif, Soçi’de 30 Ocak'ta düzenlenen Ulusal Diyalog Kongresi'nde büyük başarı elde edildiğini belirterek, "(Suriye'nin geleceğinin çizileceği) Bu süreçte, yerel aktörler dış baskı olmadan kendi katkılarını sağlamalı."şeklinde konuştu.

        Şurada Paylaş!

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ