"Türkiye çıkarlarını heba etmedi"

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Türkiye'ye 1 Aralık'ta yapacağı ziyaret öncesi konuştu. Vladimir Putin, Türkiye-Rusya'nın siyasi, ticari ve kültürel ilişkileri ile bölgesel ve uluslararası meselelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye'nin çıkarlarını birilerinin siyasi hırsları uğruna heba etmeyi reddettiğini belirten Putin, "Bunun gerçek anlamda iyi düşünülmüş ve ileriye dönük bir politika olduğunu düşünüyorum" şeklinde konuştu.

ABD ve Avrupa ülkelerinin yaptırım kararına Türkiye'nin katılmadığını vurgulayan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, "Türk üreticilerinin Rusya'ya et, süt, balık ürünleri, sebze ve meyve ihracatının artırılmasına yönelik niyetlerine olumlu yaklaşıyoruz" dedi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Türkiye ile ilişkiler hakkında şu görüşleri dile getirdi: "Türkiye ile ekonomik ortaklığın çeşitlendirilmesi çerçevesinde yüksek teknoloji alanları dahil çalışmalarımızın stratejik yönlerini ortaklaşa belirlemeye niyetliyiz. Bunların arasında nükleer enerji endüstrisi de var."

Putin, “Suriye'de şimdiki durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Rusya'nın çözümün hızlandırılmasına ilişkin önerileri var mı?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Suriye'deki durum, ciddi bir endişe kaynağı olmayı sürdürüyor. Komşularını yakıp yıkan, süregelen şiddetli çatışma nedeniyle Türkiye'nin sırtındaki yükün tamamıyla bilincindeyiz. Bununla birlikte, hem bu ülkede hem de komşu ülkelerde, durumun daha da kötüleşmesi riski, bir zamanlar, bunlarla flört eden ve bu örgütleri cesaretlendiren Batılı ülkeler tarafından aktif biçimde kullanılan sözde İslam Devleti ve diğer radikal örgütlerin faaliyetlerinden kaynaklanıyor.

Elbette Suriye dahil, kargaşalarla sarsılmış Orta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinde terörist ve aşırıcı unsurlarla mücadeleyi uluslararası toplumun öncelikli hedeflerinden biri olarak değerlendiriyoruz. Şuna eminiz ki, bu tehdidin bastırılması çabaları, BM Güvenlik Konseyinin kararlarına, başta devletlerin egemenliğini koruma ve içişlerine karışmama ilkeleri olmak üzere uluslararası hukuk normlarına dayanmalıdır. Daha önemlisi, bu süreç şeffaf bir biçimde ve ‘gizli’ gündem olmaksızın devam etmelidir.

Putin Karadeniz'e daldı!

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bir araştırma denizaltısıyla Kırım açıklarında Karadeniz'in derinlerine dalış yaptı. -

Rus Coğrafya Topluluğu'na ait üç kişilik bir mini denizaltıya binen Putin, 83 metre derinliğe inerek MS 9. yüzyıla ait olduğu sanılan bir Bizans kadırgasının kalıntılarını inceledi. -

Putin Karadeniz'in dibinde gemi ve amfora kalıntılarını incelerken, yüzeyde bulunan Başbakan Medvedev de sık sık Devlet Başkanı'ndan bilgi aldı. -

Putin keşifte Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 1869'da batan Çar İkinci Aleksandr'a ait gemiyi keşfetmek için Baltık Denizi'nde dalış yaptı.

Putin, dünyanın ilk "mini deniz altı limuzini" olarak adlandırılan beş kişilik C-Explorer-5 ile denizin 60 metre kadar altına indi.

12 dakikada enkaza ulaşılırken, geminin iç kısım ve silahlarının fazlaca zarar görmediği ifade ediliyor.

Oleg adlı geminin enkazında arkeologlar incelemelerde bulunuyor. Oleg, St. Petersburg'un 180 kilometre batısında denizin dibinde bulunuyor.

Savaş uçağı kullanan, Sibirya kaplanı avlayan ve kutup ayıları üzerine bilimsel incelemelere katılan Putin daha öncede dalışlar yapmıştı.

Putin 2011 Ağustos ayında da Azov Denizi'nde dalış yapmış ve bölgeden tarihi eser parçaları çıkarmıştı. Daha sonra Kremlin basın bürosu, Putin'in alması için tarihi eser parçalarının daha önceden konduğunu itiraf etmişti.

Rusya lideri 2009'da da Mir-1 olarak adlandırılan mini denizaltı ile Baykal Gölü'nün dibine kadar dalmış ve oradan alınan parçaları incelemek üzere yüzeye çıkarmıştı.

Putin'e makam sarayı!

Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin 2012 yılının sonunda 'yerli' ve Rus bayrağını layıkıyla taşıyacak bir otomobile binmek istediğini söyledi.

Yani Putin, hali hazırda kullandığı Rus markası olan ZIL-4112 P modeli aracından memnun olmadığını da gayet açık biçimde ifade etmiş oldu. -

Dışarıdan bakıldığında, içinde önemli bir kişinin olduğu fikrini veren bu devasa aracın özelliklerini anlamak için sadece tüketim değerine bakmak yeterli.

Putin'in pek de istemeden kullanmak zorunda kaldığı limuzini 100 kilometrede tamı tamına 65 litre yakıt tüketiyor.

Bütün bu gelişmeler üzerine Rus İnternet sitesi www.cardesign.ru, yine Rus otomobil tasarım üreticisi ve Formula 1 takımı Marussia ile işbirliği içinde 'Başkan için bir otomobil' yarışması düzenlediğini duyurdu. -

Siteye üç hafta içinde 120'nin üzerinde tasarım gönderildi.

Jüri tasarımlar içinden Rus tasarımcı Yaroslaw Yakowlew'in Hollandalı arkadaşı Bernd Weel ile birlikte geliştirdiği ve "ZIL President" adını verdikleri çizimi seçti.

Torino'da tasarım eğitimi sırasında tanışan iki arkadaş, ZIL President üzerine çalışırken hiç bir araya gelmemişler.

Biri Rusya'da, diğeri Hollanda'da geliştirdiği fikirlerini Skype ve Dropbox aracılığıyla paylaşıp sonunda ortaya Putin'i memnun edecek ciddiyette bir tasarım çıkarmışlar. -

Bu 'güçlü' görünümlü ve 'şık' aracın üretilip üretilmeyeceği ise henüz bilinmiyor.

Putin'in beğenmediği ve "Modern Rus devletini temsil etmiyor" dediği mevcut makam otomobili ZIL-4112 P modeli 100 km'de tam 65 litre yakıt tüketiyor.

Putin yine gündemde

SURİYE HÜKÜMETİNE YARDIM ETMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ

Rusya Federasyonu olarak, aşırıcılarla mücadele eden Suriye, Irak ve bölgenin diğer hükümetlerine ileride de yardım sağlamaya devam edeceğiz. Prensip olarak, bölgenin çok sayıdaki sorunlarına kapsamlı bir biçimde, Orta Doğu ve Kuzey Afrika coğrafyasındaki tehditlere bir bütün olarak, derinlikli bir analizle yaklaşmanın önemli olduğunu düşünüyoruz. Örneğin, uzun süren Arap-İsrail ihtilafının, Filistin sorununun çözüme kavuşmamasının aşırıcılar tarafından saflarına yandaşlar ve özellikle gençlerin katılımını sağlamak için kullanıldığı gayet açıktır.

Rusya başından beri, Suriye krizinin Suriyelilerin bizzat kendileri tarafından, 30 Haziran 2012 tarihli Cenevre Bildirisi temelinde, önkoşulsuz ve dışarıdan dayatmalar olmaksızın yürütülecek bir iç diyalogla barışçıl siyasi çözüme kavuşturulması için tutarlı bir çaba sarf etmektedir.

Suriye ve genel olarak Ortadoğu'da terör örgütlerinin yükselişinin, Suriye toplumunun önemli tüm güçlerinin birleşmesini - tüm etnik ve mezhep grupların eşit haklara sahip olduğu ve herkesin barış ve güvenlik içinde yaşadığı egemen, laik, birleşik ve demokratik bir ülke olarak Suriye'nin geleceği için birleşmesini gerektirdiğine inanıyoruz.

Suriye halkının, mümkün olduğunca kısa sürede ve uygulanabilir biçimde, yaşadığı trajik olayları geride bırakması, barış ve uyum içinde yaşamasına yardımcı olmak için elimizden gelen her şeyi yapmaya devam edeceğiz. Suriye hükümeti, çeşitli muhalefet gruplar, uluslararası ve bölgesel ortaklarımız ve tabii ki Türk meslektaşlarımız ile temaslarımız da bu amaca yöneliktir.”

Rusya Devlet Başkanı Putin, Türkiye-Rusya Üst Düzey İşbirliği Konseyi'nin (ÜDİK) 5. toplantısına katılmak üzere 1 Aralık'ta Türkiye'de olacak.

AA