30 yıllık diktatörlüğün sonu

HABERTURK.COM DIŞ HABERLER SERVİSİ

30 yıllık iktidarının ardından Tahrir Meydanı'nda başlayan isyanlar, Mısır'ın devlet başkanı Mübarek'i koltuğundan etmiş ve ülkede bir geçiş hükümeti kurulmuştu.

Servetine de el konan Mübarek, şimdi mahkemede ve yargılaması başladı. İronik olan ise Hüsnü Mübarek'in Mısır'ın başkenti Kahire'de kendi adını taşıyan akademide yargılanıyor olmasıydı. Pazar günü mahkeme celbini alan Mübarek, tedavi gördüğü Sharm El Şeyh'den Kahire'ye ambulans helikopterle getirildi.

Bir dönemin sonunu gösteren kareler

Mübarek rahatsızlığı nedeniyle mahkeme salonunda hasta yatağıyla yerini aldı. Fakat Mübarek, iktidarı döneminde siyasi tutuklulara yapılan uygulamada olduğu gibi hasta yatağında olmasına rağmen demir kafesin arkasında hasta yatağıyla yer aldı.

Mübarek 850 göstericinin öldüğü protesto gösterileri sırasında aşırı güç kullanımı emri vermekle suçlanıyor. Eğer Mübarek suçlu bulunursa idam cezası alabilir.

Mübarek ile birlikte oğulları Alaa ve Cemal ile eski İçişleri Bakanı Habib El Adli ve 6 üst düzey polis yetkilisi göstericilerin öldürülmesi ve yolsuzluk suçlarından yargılanıyor.

SOKAKLARDA MÜBAREK HAREKETLİLİĞİ

Bu arada, Mübarek yanlıları ve karşıtları mahkeme salonu dışında gösteri yapıyorlar.

Muhalifler Mübarek aleyhine sloganlar atar ve idamını isteyen dövizler taşırken, Mübarek yanlıları da eski cumhurbaşkanına destek verdiler.

Polis akademisinin çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındığı dikkati çekiyor.

İlerleyen saatlerde ise Eski Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in yargılanacağı polis akademisinin önünde, Mübarek yanlılarıyla karşıtları arasında çatışma çıktı.

Görgü tanıkları, olayda yaralananlar olduğunu söylediler.

Bu arada, zaman zaman Mısır polisinin göstericilere müdahale ettiği gözleniyor.

Polis, muhaliflerin Mübarek yanlılarıyla temas etmesini engellemeye çalışıyor.

3 BİNİN ÜZERİNDE POLİS

Mübarek'in yargılandığı duruşmada, mahkeme başkanı salondakileri uyardı.

Olaylar sırasında yakınlarını kaybeden bir kişi, bağırarak avukatının içeriye alınmadığını söyledi. Mahkeme Başkanı, bağıran kişiye kendisini salondan çıkaracağı uyarısını yaptı ve eğer bir talebi varsa yazılı olarak iletmesi gerektiğini ifade etti.

Mahkeme heyeti de sanıkların ve müdahillerin avukatlarına, bağırmamaları ve yerlerine oturmaları uyarısında bulundu.

Bu arada, Mübarek'in yargılandığı polis akademisi ve çevresinde 3 binin üzerinde polis ve askerin görev yaptığı, bölgeye on kadar tankın da güvenlik amacıyla konuşlandırıldığı öğrenildi.

Eski Mısır İçişleri Bakanı Habib El Adli, daha önce almış olduğu hapis cezası nedeniyle mahkemeye lacivert bir mahkum elbisesiyle çıktı. Mübarek ve oğulları ise mahkeme heyetinin karşısına beyaz elbiseyle çıktılar.

"BUNLARA NE DİYECEKSİNİZ"

Davada Başsavcı, Mübarek ve oğulları hakkında iddianameyi okudu.

İddianamenin okunmasının ardından Mahkeme Başkanı, Mübarek'e "Bunlara ne diyeceksiniz" diye sordu. Mübarek, yattığı yerden oğlunun uzattığı mikrofon aracılığı ile bu ithamların hiç birisini kabul etmediğini söyledi.

Hüsnü Mübarek'in ardından, oğulları Ala ve Cemal'de suçlamaları reddettiklerini açıkladılar.

Bu arada, muhalif protestocuların avukatları, Mübarek'in orduya göstericilere müdahale edilmesi talimatı verip vermediğinin anlaşılması için, Yüksek Askeri Konsey Başkanı Hüseyin Tantavi'nin tanık olarak dinlenmesini istediler.

Müdahil avukatlar, ordu mensuplarının, Mübarek'in orduya müdahale etmesi yönünde talimat verdiğini çeşitli televizyonlarda itiraf ettiklerini belirterek, Genelkurmay Başkanı Sami Annan'ın da tanık olarak dinlenmesini talep etiler.

İLK DURUŞMA SONA ERDİ

Mahkeme, sanık avukatlarının talebi üzerine, eski İçişleri Bakanı Habib El Adli ile Mübarek ve oğullarının davalarının, birleşik bir dava olmasına rağmen ayrı duruşmalarda görüleceğini açıkladı.

Hüsnü Mübarek ve oğullarıyla ilgili ikinci duruşmanın 15 Ağustos'ta görülmesine karar veren mahkeme, El Adli ile ilgili duruşmaya ise yarın, ilk duruşmanın yapıldığı Polis Akademileri salonunda devam edileceğini duyurdu.

Bu arada, Mübarek'in tedavi gördüğü hastane hakkında verdiği kararı açıklayan mahkeme, Mübarek'in Şarm El Şeyh kentindeki hastaneye tekrar sevk edilmeyeceğini, tedavisinin bununa yerine, Kahire-İsmailiye yolunda bulunan ve devlete ait bir hastanede sürdürüleceğini bildirdi.