Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Dünya Amerika Dolar nereye gidiyor?

        Mortgage krizinin izlerini silemeyen global piyasalarda son dönemde önemli gelişmeler yaşanıyor. Petrol fiyatları hızla gerilerken dolar yükseliyor.Yurtiçi ve yurtdışı piyasalardaki sıkıntılar borsa ve döviz piyasasında son günlerde daha fazla hissediliyor. Cuma günü 1.23 YTL seviyesinden kapana dolar bugün borsanın yüzde 4'e yakın kayıpla açılmasının da etkisiyle 1.26 YTL'ye kadar tırmandı.Uzmanlar, yükselişin devam etmesini bekliyorlar. Ancak sert bir yukarı hareketin olmayacağı vurgulanıyor.

        BORSADA SATIŞLAR HIZLANDI

        Önceki haftalarda dış piyasalardaki geri çekilmelere direnen ve en az kaybeden borsalar arasına giren İMKB ise geçen hafta olduğu gibi bu haftada da satıcılı bir seyir izliyor. Global piyasalardaki krizin Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeleri de etkileyeceği yönündeki endişeler satışların artmasına neden oluyor. Lehman Brothers'tan sonra başka büyük bankaların da batacağı yönündeki söylentiler özellikle dış borsalarda mali sektör hisselerinde satışı artırıyor. Avrupa borsalarında düşüş yüzde 3'ün üzerine çıkarken, İMKB'de ilk dakikalarda kayıplar yüzde 4 seviyesine ulaştı.

        Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Onur Mutlu, piyasalardaki gelişmelere ilişkin yaptığı açıklamada, ABD finans sektöründeki olumsuzluğun sürdüğünün belirterek, "Orada henüz bütün çürük yumurtaların ayıklanmadığı için satışlar geliyor. Bunun önümüzdeki dönem Avrupa finans sektörüne etkisi olacak diye bekliyoruz" dedi.

        Mutlu, Avrupa bankaların ABD kaynaklı menkul kıymet taşıdığını hatırlattı.

        İMKB'nin düşünde, yabancı yatırımcıların Türkiye'de likide geçme beklentisinin etkili olduğunu anlatan Mutlu, "Yabancılar satışta etkili oluyorlar, satışlarında artış var" dedi.

        Yurt dışından kaynaklanan dalgalı seyrin sürebileceğini ifade eden Mutlu, dışarıdan gelen verilerin piyasalar üzerinde etkili olacağını, özellikle ABD ve Japonya merkez bankalarının faiz kararlarının önem taşıdığını bildirdi.

        Mutlu, bu arada olumsuz haberlerin Türkiye'de büyüme ile ilgili tedirginliklerle de birleştiğini söyledi.

        SALİH NEFTÇİ UYARIYOR

        Prof. Salih Neftçi deStar gazetesindeki köşesinde bugün dolardaki hareketi analiz ederek yatırımcıları uyarıyor: Oyun, bu aralar tümüyle dolar üzerine endekslendi. Bizim yatırımcılar da aynen böyle yapmalı.

        İşte Prof. Neftçi'nin dolar analizi ve yatırımcılara önerisi:

        Döviz piyasaları üzerine bir yazı dizisi başlatıyoruz. Biz tam döviz piyasalarına girmeyi planlamışken aynı öneri de bizim ekonomi sayfasından geldi. Konunun önemini gösteriyor. Hoş bir şey...

        Oyuncuların bu aralar döviz piyasalarına bakışı iki odakta toplanıyor.

        Birincisini daha önce ‘kapıp kaçmak’ şeklinde tanımlamıştık. Kısa bir trend yakalayınca hemen dolara girmek, sonradan da dönüp pozisyonu hemen kapatmak.

        Dikkat ederseniz burada ‘dolar’ diyoruz. Bu bir dil sürçmesi veya genelleme değil. Oyun bu aralar tümüyle dolar üzerine endekslenmiş durumda. Bizim yatırımcılar da aynen böyle yapmalı. Döviz piasalarında işin esası Amerikan Doları’ndaki stratejilerde belirleniyor.

        İki nedeni var.

        Kredi krizinin yarattığı büyük tedirginlik ve buradaki kazanç imkanları.

        İkincisi de Amerikan ekonomisinde bir resesyon yaşanması olasılığı.

        Kredi krizi

        Kredi krizi ve Amerikan ekonomisinin boyutundan dolayı geri kalan faktörler bu aralar döviz piyasalarında sınırlı bir rol oynuyor. İlginç bir şey, Amerikan ekonomisi ile ilgisi olmayan sadece Avrupa veya Asya’yı ilgilendiren bir gelişme bile bu aralar dolarda gözle görülür hareketlere neden olabiliyor.

        Bunun nedeni de bilinen güvenli liman teorisi. Dünyanın her hangi bir yerindeki bir tedirginlik veya coşku hemen dolarda bir hareket yaratıyor.

        Bu dolardaki fiyat hareketlerinini birinci nedeni.

        İkinci büyük etken

        Dolardaki hareketlerin ikinci nedeni Amerika’da ekonominin içinde bulunduğu ‘Business

        Cycle’ dönemi.

        Resesyon Amerika gibi ekonomileri ortalama her 5 yılda bir etkiler. Bu bazen 7 yıl olur...Bazen de 4 yıl. Ortalamasını alın 5 yıl gibi bir şeydir. Business Cycle denen nesneyi birbirini izleyen iki resesyon arasındaki zamanla ölçüyoruz.

        Ekonomiler resesyondan çıkar...Büyüme dönemine girer...daha sonra aşırı ısınma dönemi başlar..yeni bir duraklamanın ilk sinyallleri alınır. Sonunda da yeni resesyona sıra gelir. Bu hareketlere Businses Cycle diyoruz. Ve bunları normal büyüme trend’inin dışında tutuyoruz.

        Şu anda Business cycle’ın neresinde olduğumuz da işte burada önem kazanıyor. Çünkü piyasalar resesyondan hiç hoşlanmaz. Sürekli...

        ‘Bir resesyon tehlikesi var mı?’ diye bakılır.

        Normaldir. Amerika’da bir resesyon Türkiye gibi ülkeleri de genelde beraberinde sürükler. Türkiye ekonomisi de benzer hareketler gösterebilir..Şirketlerin kazançları azalır. Faizler yükselir. Bu da borsalar üzerinde olumsuz etki yapar.

        İşte bu aralar tehlike yaşanan müzmin finansal krizle aynı ana geldi. Amerikan ekonomisinde bir resesyon zamanı da gelmiş durumda. Ama resesyon da tam olarak bir türlü gelmiyor. Emin olun tartışmasız bir resesyon yaşansa idi şimdi daha iyi olacaktı.

        Resesyonun sertleşip sertleşmeyeceği tartışmaları da sürüp gidiyor. Piyasalarda bir diğer tedirginlik nedeni oluyor.

        İkilem

        Esas ikilem şuradan kaynaklanıyor.

        Krizden kaynaklanan hareketlerle... Amerikan Business Cycle’ından kaynaklanan hareketler birbiri ile ters düşüyor.

        Kriz bir Amerikan bankacılık krizi. Amerikan bankalarının durumu daha da kötüleşince yatırımcılar hemen likit kalmayı yeğliyor. Yani Amerikan Doları’na sarılıyor. Güvenli liman ne de olsa... En likit para, en likit enstrümanlar dolar cinsinden.

        Buradaki sorunlar korkusu azalınca da yatırımcılar bono, hisse senedi gibi klasik yatırımlarına geri dönüyor.

        Öte yandan ikinci etkene bakın. Amerika’da bir resesyon olasılığını artıran her gelişme normalde doların değerini düşürüyor. Euro-dolar kurunu yükseltiyor. Mesele bu iki etkenin aynı zamana rastlamış olması.

        Sonuç

        Evet, bu sefer her resesyon haberi kötü durumda olan sallantıdaki Amerikan bankalarının bilançosunu daha da olumsuz etkliyor. Yeni kriz senaryolarına neden oluyor.

        Analizler de bir çorbaya dönüyor.

        Kısacası...

        Dövizdeki hareketler iki değişik platformda değerlendirilebilir. Birincisi kriz... diğeri resesyon. Bunlar çok farklı şeyler. Bir döviz kurunda büyük bir hareket görüldüğünde bunun bir resesyon olasılığından mı, yoksa bankacılık krizinden mi kaynaklandığı araştırılmalı.

        Sağlıklı kararın ilk adımı bu.

        Dizi devam edecek... Gelecek yazıda ‘Resesyon nedeniyle dolar nasıl bir trend izler’ konusunu ele alacağız.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ