Türk Arap Odası kuruldu
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: Türkiye olarak toplam dış ticaretimizin sadece yüzde 8'ini Arap Ligi ile yapıyoruz. Arap Ligi ise toplam ticaretinin sadece yüzde 1'ini bizimle yapıyor. Yani önümüzde iş yapmaya, geliştirmeye müsait geniş bir alan var. Bu potansiyeli hayata geçirmek için Türk-Arap Odası'nı kuruyoruz
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Arap Odalar Birliği protokolü ile merkezi İstanbul'da olmak üzere Türk-Arap Odası kuruldu.
Protokolün imza töreninde konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Arap iş dünyasından birçok iş adamının 15 Temmuz'daki darbe girişimini duyar duymaz kendisini aradığını ve Türkiye’ye destek mesajlarını ilettiğini söyledi.
"Kara günde Türkiye’nin dostu olduklarını, kardeşimiz olduklarını bir kez daha gösterdiler" diyen Hisarcıklıoğlu, Türkiye ile Arap coğrafyasının bin yıldır komşu olduğunu kaydetti.
Hisarcıklıoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İnşallah bu komşuluk hiç kesilmeden devam edecek. Komşuluğun ve kardeşliğin getirdiği hukukla çok güçlü tarihi bağlara sahibiz. Medeniyetlerimiz, kültürlerimiz iç içe geçmiş. Arap coğrafyası ile ekonomik alanda da büyük bir etkileşimimiz var. Dünyanın deniz yolu bağlantıları üzerinde bulunan Arap coğrafyası ile tarihi İpekyolu üzerindeki Türk coğrafyası tarih boyunca bu bölgenin zenginliğinin teminatı olmuştur. Bu iki coğrafyanın daha fazla yakınlaşması ve yeniden bir zenginlik bölgesine dönüşmesi için elimizde büyük bir fırsat var. İçinde bulunduğumuz süreçte Türkiye ile Arap coğrafyasının birbirine her zamankinden daha fazla ihtiyacı var. Zira içinde bulunduğumuz coğrafyada tek çözümü birlikte hareket etmemiz olan sancılar yaşanıyor."
"TARİHİ BİR ADIM ATIYORUZ"
Rifat Hisarcıklıoğlu, Arap Ligi ülkelerinin özel sektörünün çatı kuruluşu Arap Odalar Birliği ve TOBB olarak tarihi bir adım attıklarını belirterek, "Arap coğrafyası ile ekonomik ilişkilerimiz son dönemde önemli gelişme kaydetti. 2000’lerin başından bu yana, yani son 15 yılda Arap ülkeleri ile Türkiye’nin ticaret hacmi tam 7,5 kat arttı. Arap coğrafyası ile ticaretimiz 47 milyar dolara kadar ulaşmıştı. 15 yılda 7,5 kat ticaret artışı müthiş bir rakamdır." diye konuştu.
Turizmde müthiş bir artış yaşandığını, Arap coğrafyasından Türkiye'ye gelen turist sayısının 9 kat arttığını ve 3 milyona ulaştığını bildiren Hisarcıklıoğlu, Türk iş adamlarının Arap coğrafyasına yaptıkları doğrudan yatırımın 36 kat arttığını, Arap yatırımcıların Türkiye'deki doğrudan yatırımlarının da 23 kat artarak 10 milyar doların üzerine çıktığını kaydetti.
Türk özel sektörünün Arap dünyasıyla daha fazla iş yapma konusunda çok hevesli olduğunu ve önlerinde büyük potansiyel bulunduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Türkiye olarak toplam dış ticaretimizin sadece yüzde 8’ini Arap Ligi ile yapıyoruz. Arap Ligi ise toplam ticaretinin sadece yüzde 1'ini bizimle yapıyor. Yani önümüzde iş yapmaya, geliştirmeye müsait geniş bir alan var. İşte biz bu potansiyeli hayata geçirmek için Türk-Arap Odası'nı kuruyoruz." dedi.
"İKİ TARAFIN İŞADAMLARININ ALTINA KIRMIZI HALIYI SEREN KURULUŞ OLACAK"
Arap Ligi'nin 390 milyon nüfusu, 2,8 trilyon dolarlık ekonomisi ve 2,7 trilyon dolar dış ticareti ile büyük bir güç olduğunu, Türkiye'nin de 80 milyon nüfusu, 720 milyar dolar milli geliri ve 350 milyar dolar dış ticareti ile Avrupa’nın 7'nci büyük ekonomisi olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"İş adamlarımızın karşılıklı yatırım ve ticarete ne kadar hevesli olduğunu söyledim. Burada bir husus daha var. Biz bölgemizin sanayi devi, dünyanın turizm devi, tarım devi, müteahhitlik devi bir ülkeyiz. Daha büyük adımlar atacağız ama sermayemiz yok. Arap dünyası büyük sermaye birikimine ulaşmış. Ama aynı zamanda Arap dünyası artık petrole bağımlı olmaktan çıkıyor. Dışarıya pek yansımıyor ama şu an Arap ülkelerinin hemen hemen tamamında sanayileşme ve turizm hamleleri yapılıyor. Finansta, telekomünikasyonda markalar çıkıyor. İşte Türk-Arap Odası burada iki tarafı bir araya getirecek. Girişimci ile sermayeyi, tecrübe ile yeni yatırım fırsatı arayanları buluşturacak. Birlikte Türk-Arap Odası’nı kurarak her iki taraf için de berekete ve kazanca açılan kapıyı ardına kadar aralıyoruz. Bundan sonra iki tarafın iş dünyalarının ortak muhatap olacağı, temas kuracağı ve ilişkilerini çok daha hızlı geliştirecekleri, karşılıklı yatırımda ve ticarette bürokratik engelleri aşmak için danışacakları, iki tarafın iş adamlarının altına kırmızı halıyı seren kuruluş olacak. Bu coğrafyanın insanı zenginleşecekse, bunu da bu coğrafyanın iş adamları yapacak. İşte Türk-Arap Odası bunun teminatı olacak."
