Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Fiskos HT MASA ekibi Adriana Lima - Metin Hara ikilisini yorumladı!
        1

        HT MASA ekibi bu hafta, Turgut Toplusoy’un Ceyda Ateş ile ilişki yaşadığı için küstüğü oğlu Buğra Toplusoy’u affetmesini, Adriana Lima-Metin Hara ikilisinin aileleriyle tanışmasını, Seren Serengil-Yaşar İpek çiftinin ‘barış maddelerini’, Barış Arduç’un ‘Gupse Özay ile evlilik yok’ çıkışını ve İdo Tatlıses’in burun estetiği sonrası “Rötuş yaptım” çıkışını masaya yatırdı.

        2

        "TÜRKİYE, LİMA'NIN İKİNCİ VATANI OLDU"

        Geçtiğimiz haftalarda ABD’ye giderek Adriana Lima’nın ailesiyle tanı- şan Metin Hara, bu kez de ünlü modeli kendi ailesiyle İstanbul’da tanıştırdı. İkilinin aşkları için pek çok kişi uzun süre ‘Reklam yapıyorlar’ demişti. Bu birliktelik nereye varacak sizce?

        3

        ESİN ÖVET: Hâlâ içime sinmeyen bir sürü şey var bu ilişkide. Ama reklam ilişkisi gerçeğe döndü belki de belli mi olur? Bu hayatta artık neyin doğru neyin yanlış olduğunu kestirmek zor. Yaşayıp göreceğiz.

        4

        OBEN BUDAK: Evlilik boyutuna uzanacağını sanmı- yorum. Bütün bunlar konuşulmak için yapılan hamleler, bana hâlâ inandırıcı gelmiyor.

        5

        İPEK DURKAL: Bir inandım bu ilişkiye bir inanmadım. Göstere göstere yaşamaları beni tereddüde düşürdü ama neticede onlar birbirlerine inanıyorlar ki ilişki devam ediyor. Ne evlenmelerine şaşırırım ne de ayrılmalarına…

        6

        KADİR KAYMAKÇI: Metin Hara-Adriana Lima aşkının reklam olduğunu iddia etmek bence artık biraz demode! Ben de başta öyle olduğunu düşünüyordum ama biz öyle diye diye ömür tüketirken Metin’le Adriana torun sevmeye başlayacak neredeyse... Bu kadar uzun reklam mı olur?

        7

        BÜLENT İPEK: Bu ilişkiye reklam dediler, çok sürmez, biter dediler. Adam aldı dünyanın en ünlü top modellerinden birini, İstanbul’a getirdi, boğazda anne babasıyla tanıştırdı. Artık ‘Allah tamamına erdirsin’ demekten başka bir şey kalmıyor. Konu reklamsa Adriana’yı el üstünde tutarak dünyaya misafirperverliğimizin reklamını yapalım.

        8

        REŞAT BALCIOĞLU: Kimisi reklam aşkı derken kimisi de uzun sürmez dedi. Ama şu an görüyoruz ki ateş bacayı sarmış. İkili, kıskananlar çatlasın dercesine aşklarını evliliğe doğru ilerletiyor. Bu beraberlik hakkında olumsuz yorum yapanların kıskançlık yaptığını düşünüyorum. Hem artık aileler birbirleriyle de tanıştılar. Adriana Lima, Türkiye’yi ikinci vatanı yaptı adeta. Allah mesut etsin.

        9

        "AŞKIN FENDİ AİLEYİ YENDİ"

        Aşk yaşadığı Ceyda Ateş ile Miami’ye yerleştiği için oğlu Buğra Toplusoy ile küs olan Turgut Toplusoy, beş yıl aradan sonra oğlunu affetti. Turgut Toplusoy’un bir dönem sarf ettiği “Ceyda’dan ayrılsa da Buğra ile görüşmeyeceğim” cümlesi hafızalardaki yerini korurken bu barışı nasıl yorumlarsınız?

        10

        E.Ö.: Bir babanın yapması gerektiği güzel bir hareketi yapmış. Helal olsun. Ne güzel oğlunun aşkına yıllar geçmiş olsa bile inanmış ve sahip çıkmış. Bazı babalar var ki ölene kadar kabul etmiyor ki ne gerek var üç günlük dünyada. Oğlu neticesinde. Helal olsun. Gerçekten Turgut Bey’in hareketi birçok babaya örnek olsun.

        11

        O.B.: Anne babalar evlatları kendi istekleri dışında biriyle evlenince çıldırıyor, ego savaşına giriyor ama mantıklı olmadığını anlayınca kuyruğu kıstırıp geri dönüyorlar. Sıradan bir durum ama insan kaybettiği günlere üzülür.

        İ.D.: Buğra da Ceyda gibi bir kızı bırakmadığına göre Ceyda’nın ailesi de “Çocuk haklı” açıklaması yapabilir. Zaman geçince aile de gördü bu çiftin birbirlerinden vazgeçmeyeceklerini. Keşke ilişkinin başında o çirkin konuşmalar, küslükler filan olmasaydı…

        12

        K.K.: Tanınmış bir ailenin genç ve yakışıklı oğlu, güzel bir oyuncuya âşık olur. Ailesi karşı çıkar, “Mirastan men ederiz” der. Genç adam geri adım atmaz aşkına sahip çıkıp kendisine sıfırdan bir hayat kurar. Güzel oyuncu sevdiği adam için kariyerinden vazgeçer. Tam evlenecekleri gün baba oğlunu affeder... Valla 39 bölümlük yerli dizi sinopsisi gibi oldu bu cevap. Başka ne denilebilir ki. Aşklarına sahip çıkan Buğra Toplusoy-Ceyda Ateş’e mutluluklar.

        13

        B.İ.: Babalar, anneler çocuklarının hayatına aşırı müdahil oldukları zaman böyle kopmalar yaşanıyor. Toplumumuzdaki en büyük hastalıklardan biridir “Bu kişi bizim ailemize yakışmaz” söylemi. Turgut Bey belki oğluna kız arkadaşından ayrılması için blöf yaptı. Buğra bu blöfü gördü ve aşkının peşinden gitti. Hem de serveti, malı mülkü elinin tersiyle iterek ABD’ye yerleşti. Bu aşka şapka çıkarılır. Turgut Bey geç te olsa bir baba olarak doğru olanı yapmış sonunda.

        14

        R.B.: Buğra Toplusoy, Ceyda Ateş ile ilişki yaşamaya başladığında ailesinin onayını alamayınca rest çekerek Miami’ye gitmişti. Geçen süre zarfında Buğra Toplusoy, aşkından hiç vazgeçmedi ve dik durdu. Aile, oğlunun bu yaz Miami’de evlenmeye karar vermesinin ardından aralarındaki aşka ikna oldu. Öğrendiğime göre Miami’de olması planlanan düğün büyük ihtimalle Turgut Toplusoy’un rızası ile İstanbul’da olacak. Velhasıl aşkın fendi, aileyi yendi.

        15

        "SEREN SERENGİL 90'LARDAN ÇIKAMADI"

        Bir dargın bir barışık Seren Serengil-Yaşar İpek çifti son olarak yine barıştı. Serengil’in barış şartlarından biri, “Haftada 1 gün erkek arkadaşlarıyla yemeğe gidebilir, kız arkadaşları olmayacak” olurken İpek’in şartlarından biri de “Geçmiş hayattaki teyze, abla, amca yok cenazeye bile gidilmeyecek. Kız kıza tatil yok” oldu. Bu sözleşme size ne düşündürdü?

        16

        E.Ö.: Komik. O değil de Seren haber olmaya, haber olma merakına ne zaman doyacak onu merak ediyorum. Kendisi kabul etmese de bu bir hastalık. Bakınız şimdi bu ilişki listeliği saçmalığı. Sonrasında nişan, sonrasında evlilik. Sonrasında bu arada bir kaç ayrılık barışma daha. E sonrasında hamilelik oldu olmadı. O şu bu. Tabii malzeme bol. Serenli haberlere hoş geldik. Zaten Seren’in habere tatmin olmama bir duygusu var. Allah hepimize gani gani yardım etsin.

        17

        O.B.: Biz 21. yüzyıldayız da taraflar öyle değil valla. Seren’in 2000’lere geçildiğini daha yeni yeni fark ettiğini düşünüyorum, zira 90’lardan bir türlü çıkamadı. Eğlenceli bir çift, yüzümüzü güldürüyorlar.

        18

        İ.D.: Bu yaşananlar basbayağı mavra. Hem kendileri güldü hem de bizleri güldürdüler.

        19

        K.K.: Konuyla ilgili yapılacak tüm espriler hafta arası sosyal medyada yapıldı. Espri bittiği için ben bir şey söylemek istemiyorum. Sadece Seren Hanım’ın “Sosyal medyada paylaştığım şarkıları takmayacak...” maddesinin nedenini merak ediyorum. Acaba nasıl şarkılar paylaşıyor ki bu sözleşmeye madde olarak girecek kadar sorun olmuş!

        20

        B.İ.: Seren ile Yaşar bizimle kafa buluyor. Ya da kendi kendileriyle eğleniyorlar. Biz de eğlenelim. Yoksa bu sözleşmenin ciddiye alıp tartışılacak bir yanı yok. Listeleri ciddi düşüncelerle yapmamışlardır. Benim açımdan hastalıklı takıntılar ve kurallar taşıyan liste.

        21

        R.B.: Seren Serengil, bu sözleşmeyi yaparken neyin kafasını yaşıyor bilmiyorum. Sanki kendisi sütten çıkmış ak kaşık gibi bir de sözleşme istiyor. Bu komediden başka bir şey değil. Bir dönüp aynaya bak kardeşim neydim ne oldum diye. İki satır daha gündem olacağım diye kendini daha fazla rezil etme, bir dost tavsiyesi.

        22

        "EVLİLİK SORULARI BAYDI ARTIK"

        Üç yıldır Gupse Özay ile birlikte olan Barış Arduç, ‘evlenecekler’ iddialarını yüzü olduğu bir markanın tanıtım etkinliğinde yalanladı. TÜİK’in açıkladığı boşanma oranlarında yaşanan artışı göz önüne getirdiğimizde sizce evlilikten çekiniyor olabilirler mi?

        23

        E.Ö.: Adamlar üç senedir böyle mutlu. Evlilik kararı alsalar tamam da işin, tanıtımın olduğu gün bunun açıklaması mı yapılır. Ki neden yapsın?

        24

        O.B.: Her ilişki nikâh masasında devam edecek diye bir kural yok ki, sürekli evlenecek misiniz, çocuk düşünüyor musunuz gibi sorular fena halde baydı artık. İnsanlar ilişkilerinin keyfini çıkaramıyor bu şekilde.

        25

        İ.D.: Bana aynı yanıtı okumaktan fenalık geldi, düşünün artık… Keşke spor markasının yüzü olmuşken spor üzerine filan keyifli bir sohbet edilseymiş ama yok illaki evlilik! Belli ki evlenmeden sürdürüyorlar ilişkilerini, basının bu ısrarı niye ben onu anlamıyorum.

        26

        K.K.: Burada çuvaldızı biz gazetecilere batıracağım: Yahu arkadaşlar 3 yıldır her gördüğümüz yerde Barış Arduç’a da Gupse Özay’a da “Ne zaman evleneceksiniz, evlenecek misiniz?” diye sormasak artık. Sadece onlara da değil üstelik. Başka soru soramıyor muyuz biz? Bekârlara “Evlenecek misiniz?” evlilere “Bebek ne zaman?” bitsin artık.

        27

        B.İ.: Barış Arduç bu konuları konuş- mayı sevmiyormuş. Ne konuşalım kendisiyle? Aslında var olmayan spor ayakkabı tasarımcılığı hakkında olmuş gibi yaparak sorular sorup vereceği yanıtlara mı inanalım. Gupse Özay’ın sevgilisi olarak anılmaktan rahatsız olabilir. O zaman reklam projeleriyle cepten yemek, şöhreti paraya çevirmek yerine adını büyütecek projeler yapsın.

        28

        R.B.: Barış Arduç, “Biz böyle mutluyuz” demiş. İlla evlenmeleri mi lazım. Aşk yaşandıkça güzel, onlar da aşklarını güzelce yaşıyor.

        29

        "ERKEKLER ESTETİĞİ ÇAKTIRMAK İSTEMİYOR

        Kemerli burnundan rahatsız olduğu ve estetik yaptırdığı iddia edilen İdo Tatlises, “Estetik yok, biraz rötuş var. Aslında burun kemiğini aldırdım, beraberinde de rötuş yaptırdım” dedi. Erkekler halen “Estetik yaptırdım” demekten çekiniyor mu dersiniz?

        30

        E.Ö.: Erkekler gayet güzel estetik yaptırıyor. Hem de bazıları inanın kadınlardan çok yaptırıyor ama bunu çaktırmak istemiyor. Hatta doktora gidip “Lütfen anlaşılmasın” diyorlar. Ki bence de isteyen, ihtiyacı olan yaptırsın ne var bunda.

        31

        O.B.: Tabii ki değil ama İdo Tatlıses soyadından dolayı biraz gerilimli haliyle. Ne yapsa 2 katı büyüklüğünde algılanıyor. Bu yüzden ‘rötuş’ diyerek olayı hafifletmeye çalışmasını anlayabiliyorum. İbrahim Tatlıses’in oğlu sonuçta. Gayet güzel çocuk, rejimini de rötuşunu da destekliyorum.

        32

        İ.D.: Yo niye ayıp olsun ama sevmiyor işte insanlar bunu söylemeyi. Sırf erkekler değil ki kadınlar da söylemiyor çoğunlukla.

        33

        R.B.: Erkek-kadın fark etmez, isteyen istediği estetiği yapar, burnunu gere gere de dolaşabilir.

        34

        B.İ.: İdo estetiği itiraf etmiş aslında, ‘rötuş’ diyerek. Fazla kasmaya gerek yok. Sokaktaki genç yaptırıyor bu kadarcık ‘rötuş’ İdo rahat olsun.

        35

        K.K.: Ünlü olup da burnundan kemik aldırmayan kalmadı neredeyse... Bu bizim magazin dünyasında ünlü olmanın bir şartı gibi. Ünlü müsün? Hop burnundaki kemiği aldırıyorsun... Rötuşlu İdo’ya geçmiş olsun diyorum.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ