Türkiye'nin yeni 'dev'i böyle yapılıyor!

Artvin’in Yusufeli İlçesi'nde yapımı devam eden ve gövde yüksekliği açısından Türkiye'nin en yüksek, dünyanın üçüncü en yüksek barajı özelliğini taşıyacak olan Yusufeli Barajı ve Hidroelektrik Santrali inşaatında profesyonel dağcılar görev yapıyor.

İşçilerin güvenliği için görev alan dağcılar, kayalık arazide gerilen teller üzerinde iplerle geziniyor, düşme olasılığı olan kaya parçalarını önceden düşürerek olası tehlikeyi önlüyor.

Dağcılar, sarp kayalık arazide taş düşmelerini önlemek için de bölgeyi çelik ağlarla kaplıyor.

DSİ Genel Müdürlüğü'nün Çoruh Nehri üzerinde gerçekleştireceği 10 projeden biri olan Yusufeli Barajı HES projesi, 270 metre yüksekliğiyle, 'İnce Beton Kemer' tipinde Türkiye'nin en yüksek barajı özelliğini taşıyor.

Dünyanın da en yüksek 3. barajı olan Yusufeli barajının, yaklaşık 650 bin nüfuslu bir şehrin ihtiyacını karşılayabileceği ve milli ekonomiye yılda 400 milyon TL katkı sağlayacağı belirtiliyor.

Şirketinin sahibi Melih Köse, yaptığı açıklamada, yaklaşık 15 yıldır başta barajlar olmak üzere ulaşılması güç olan mekanlarda yüzey temizliği, örtüleme, bariyerleme ve çelik ağ kaplama işleri yaptıklarını belirtti.

Yaklaşık 400-500 metrelik dik yamaçlardan halatlarla iniş yaparak kayaların düşürülmesini gerçekleştirdiklerini ifade eden Köse, "Yusufeli Barajı'nın bölgesindeki dik yamaçlarda tehlike arz eden kayaları gerekirse oradaki kayanın sabitlenmesini yapıyorlar.

Yaklaşık havada 9 saat kalan ekiplerimiz ipe asılı vaziyette, bu dik yamaçlardan kopabilecek, tehlikeli kayaların temizliğini yapıyorlar. Daha sonra bariyer ve çelik ağla kayalık yamaçları kaplayarak, kaya düşmelerini önlüyorlar” dedi.

Melih Köse, profesyonel ekibin temelde dağcılık ve tırmanış kökenli olduğunu, her biri kaya duvarlarında olduğu kadar her türlü diğer yüksek mekanda da rahat ve güvenli bir şekilde çalıştıklarını belirtti.

Ekibin, çoğunlukla mühendislik fakültesi öğrencisi ve mezunlarından oluşan, yüksekte çalışma, emniyet sistemleri ve problemlere yaratıcı çözümler geliştirme konusunda deneyimli kişilerden oluştuğunu vurgulayan Köse, "Endüstriyel dağcılık işlerinde Uluslararası Dağcılık Kurumları Birliği onaylı teknik ve güvenlik malzemeleri kullanır" diye konuştu.

Melih Köse, geleneksel yöntemler ve ekipman ile güvenli bir şekilde ulaşılamayacak yüksek ve tehlikeli mekanlarda ve baraj gibi yapıların ulaşılamayan noktalarında tam güvenli montaj, tamir, bakım, temizlik, bariyer ve çelik ağ kaplama işlemlerini yaptıklarını söylerek şunları kaydetti:

"Yusufeli Barajı sahasında iş makinelerinin giremediği dik yamaçlardaki kayalıklarda temizlik, bariyer ve çelik ağla kaplama işçiliğin büyük bir titizlikle ve emniyetli şekilde sürdürüyoruz.

İş makinelerinin yetişmediği yerlerde devreye biz giriyoruz. Önce çalışacağımız yerin risk faktörlerini tespit edip ona göre çalışma yapıyoruz. Çalışma yapacağımız yerleri isimliyoruz, ölçüsünü almak suretiyle metreküpünü çıkarıyoruz. Ardından temizleme, patlatma, sabitleme gibi işlemlerden birini gerçekleştiriyoruz."

Çalıştıkları yüzeyde kayaların çok gevşek ve çok çürük olduğunu kaydeden Köse, "Sürekli olarak kayaların arka arkaya düşme tehlikesi var. Bu nedenle ekiplerimiz bütün emniyet tedbirlerini aldıktan sonra çalışmalarına başlıyorlar" ifadelerini kullandı.

Köse, daha önce Artvin Barajı inşaatında çalıştıklarını, orada da yamaç temizliği, sabitleme ve bariyerleme işlerini yaptıklarını da sözlerine ekledi.

AA/DHA