Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Politika CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu: Türkiye açıkça bir tampon bölge haline gelmiş oldu

        Soner ÖZCAN/ANTALYA

        Antalya'da düzenlenen il başkanları toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AB ile yapılan mülteci anlaşmasını eleştirerek "Türkiye açıkça bir tampon bölge haline gelmiş oldu. Şimdi Avrupalı kendisini kurtardı. 'Sen bu işin jandarmalığını yap' diyor. Bizimkiler de paşa paşa altına imzayı attılar" dedi.

        CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya Kundu'daki Delphin İmperial Otel'de düzenlenen il başkanları toplantısında konuştu. Avrupa Birliği ile yapılan mülteci anlaşması, dış politika, turizmcilerin sorunları, terör ve dokunulmazlıklar konularında hükümetin politikalarını eleştiren Kılıçdaroğlu özetle şunları söyledi:

        TÜRKİYE ORTADOĞU KİMLİĞİNE BÜRÜNDÜ

        (Turizmcilere) 'Turist niye gelmiyor?' diye sordum. ‘İki temel nedeni var. Avrupalılar Türkiye'nin dışarıda bozulan imajı nedeniyle uygar dünyanın parçası görmemeye başladılar. Türkiye, özgürlüklerin, kadın-erkek eşitliğinin olmadığı bir Ortadoğu kimliğine büründü. Gazetelerde Türkiye aleyhine yazılar yazılıyor. Türkiye sürekli kan kaybedecektir' diyorlar. İmajın değişmesi demokrasiye bağlı. İkincisi terör. Terör devam ettiği sürece turist sayısında azalma olacağı ifade ediliyor.

        DEVLETİ GAYRİMEŞRU ORGANLA MUHATAP ETTİLER

        Konu terörden açılmışken, terörden en çok şikayet eden partiyiz. Terörü bitirmek için de siyasal partilerin, siyasal aktörlerin, meslek kuruluşlarının, STK'ların ortak hareket etmesi gerektiğini söyleyen partiyiz. Ama terörü çözerken aklı ve mantığı kullanacağız. Başka ülkeler bu sorunu nasıl çözmüşse gidip öğreneceğiz, o yöntemleri bulmaya çalışacağız. Söyledik, bunu. Ama terör biteceği yerde azgınlaştı. Neden? Eğer siz bir devleti, gayrimeşru bir organla muhatap ederseniz, bugünkü tabloyu oluşturursunuz. Bir siyasal parti ile terör örgütünün görüştüğünü İçişleri Bakanı söylüyor. Kim bu işin sorumlusu? AKP yöneticileri, tepe yöneticileri, bakanları, terör örgütüne yardım ve yataklık yapmışlardır. Terör örgütüne yardım ve yataklık yapmışlardır. Terör örgütünün şehirlere silah depolamasına izin vermişlerdir. Güvenlik güçlerinin operasyon yapmalarına engel olmuşlardır. Gelen her şehidin sorumlusu AKP'dir ve o partinin yöneticileridir. Gayet net gayet açık söylüyorum.

        İL BAŞKANLARINA SUÇ DUYURUSU ÇAĞRISI

        Terör örgütünün bugün şehirleri silah deposu haline getirmesini sağlayan temel aktör AKP'nin yöneticileridir. Dönemin başbakanı, şimdi bakan ve başbakanlarıdır. Önümüzdeki günlerde her il başkanımızdan rica ediyoruz. Gideceksiniz, Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunacaksınız.

        "TÜRKİYE TAMPON BÖLGE OLDU"

        Türkiye'nin dış politikasının yanlış olduğunu defalarca söyledik. 180 derece değişmesi gerektiğini söyledik. ‘Bizim yaptığımız doğrudur' dediler. Sizin yaptığınız doğruysa, Türkiye neden bu halde? 2.5 milyonu aşkın Suriyeli var Türkiye'de. Dün anlaşma imzaladılar. Türkiye açıkça bir tampon bölge haline gelmiş oluyor böylece. Bütün mülteciler gelecek hepsi burada kalacak. Avrupa verecek 3 milyar Avro, arkadan bir 3 milyar Avro daha, ‘Siz bunlara bakın' deniyor. Siz niye bakmıyorsunuz? Siz niye kaçıyorsunuz? Onlar buraya değil, oraya gitmek istiyorlar. Bizimkiler de paşa paşa altına imzayı attılar. Ne olacak bu Suriyeliler? Ne olacak onlar? Arkadan gelecekler ne olacak? Türkiye bunlara nasıl bakacak? Ne olacak bu çocuklar yarın? Türkiye'nin bütün huzuru bozulacak göreceksiniz. Geleceği görmeyen bir siyasetçi, ülkeyi yönetiyor şu anda. Çok daha büyük sorunlarla karşı karşıya kalacağız. Bunu herkes bir tarafa not etsin. İzlediğimiz yanlış politikanın faturasını 78 milyon insanımızı ödeyecek. Şimdi Avrupalı kendisini kurtardı. 'Gelirse sana geri göndereceğim' diyor. 'Sen bu işin jandarmalığını yap' diyor. Bu bizim ağırımıza gidiyor. Faturayı sokaktaki çocuk dahil herkes ödeyecek. Göreceksiniz.

        ESKİ HIRSIZ KÖTÜ DE YENİ HIRSIZ MI İYİ

        Şu günlerde dokunulmazlık konusu gündemde. Biz kürsü dokunulmazlığı hariç bütün dokunulmazlıkların kaldırılmasını istiyoruz. Hiçbir parlamenter söylediklerinden dolayı şu veya bu şekilde yargılanmamalı, hapse atılmamalı. Gelsinler bu çerçevede 83. maddeyi yeniden düzenleyelim. İlkemiz tavrımız bu. Çünkü yolsuzluk yapanların ihaleye fesat karıştıranların Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yeri yok. Ne işi var yolsuzluk yapanın TBMM'de? Diyorlar ki; ‘Anayasal bir düzenleme yapalım, Anayasaya geçici bir madde ekleyelim. Mevcut bütün dokunulmazlıkları kaldıralım. Yeni dokunulmazlık gelirse raflarda kalsın.' Yani çifte standart. Anayasada değişiklik mi yapıyorsunuz niye geçici madde koyuyorsunuz? Aynı paralelde düzenlemeyi yapalım, Türkiye'yi bu ayıptan kurtaralım. Eski hırsız kötü de yeni hırsız mı iyi? Eski dalavereci kötü yenisi mi iyi olacak? Kuralı koyalım 83. maddeyi getirelim ve parlamentodan geçirelim. Avrupa Birliği ülkelerinde dokunulmazlıklar var onları örnek alalım. ‘Hayır geçici madde olacak eskileri göndereceğiz, yenileri koruyacağız' diyorlar. Ama diyorlarsa ki biz bunu getireceğiz, getirin hodri meydan, bütün dokunulmazlıkları kaldıralım.

        BEDEL ÖDENECEKSE ÖNCE SİYASETÇİ ÖDEYECEK

        Şöyle bir kaygı var bazı çevrelerde ‘Yargı bağımsız değil, CHP milletvekillerini içeri atarlar.' Bizde öyle bir kaygı yok. Eğer demokrasi adına bir bedel ödenecekse o bedeli önce siyasetçi ödeyecek. Hani var ya büyük ozanımızın söylediği; ‘Sen yanmazsan ben yanmazsam nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa.' Gerekirse bedel ödeyeceğiz. Gerekirse hapse gireceğiz ama asla ve asla demokrasiden dönmeyeceğiz. Dokunulmazlık dosyaları elbette kaldırılsın. Ben bu değişikliği yapalım derken tarihe not düşmek istiyorum. Ahlak çifte standardı kaldırmaz. Eskinin hırsızıyla yeninin hırsızı fark etmez. Rahmetli Mumcu derdi; ‘Katil katildir sağcısı solcusu olmaz.' Gel ilkeli davranalım 83'ü değiştirelim kürsü dokunulmazlığı hariç. Hodri meydansa hodri meydan diyoruz. Siyasette tutarlı olmak, ahlaklı olmak çok önemlidir. Vesayet altında bir başbakanlık olmaz. Vesayet altında ülke yönetilmez. TBMM Başkanının parlamentoya, bizim önerimize sahip çıkması gerekiyor. Bir kural getirelim ana madde olsun Türkiye'yi bu ayıptan kurtaralım. Biz hazırız onlar da hazırsa hemen yapalım.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ