Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Superman herkesi zengin etti ama...

        MURAT BARDAKÇI - TARİHİN ARKA ODASI / GAZETE HABERTÜRK

        Çizgi roman dünyasının en bilinen iki kahramanını, Superman ile Batman’i karşı karşıya getiren “Batman v Superman: Adaletin Şafağı” filminden önümüzdeki günlerde sık sözedileceği için, bugün Superman’in pek bilmediğimiz bir tarafını anlatayım dedim: Yayıncısından yapımcısına kadar konu ile alâkası olan hemen herkesi zengin eden hayalî kahraman, asıl hak sahibi olan iki kişiye, metin yazarı Jerry Siegel ile ressamı Joe Shuster’e hiç yaramamış ve hayatlarını borç içinde noktalamışlardı!

        Bugün terör, bomba, kan, taciz ve tecavüz dolu gündemi birkaç dakikalığına da olsa bir tarafa bırakıp bambaşka bir yere, bir çizgi roman kahramanına, “Superman”e gidelim... Hollywood, şimdi de Superman ile çizgi roman dünyasının bir başka kahramanı olan Batman’i karşı karşıya getirdi. Çevrilmesi tamamlanan ve sponsorları arasında Türk Hava Yolları’nın da bulunduğu “Batman v Superman: Adaletin Şafağı”ndan önümüzdeki günlerde sık sık sözedilecek...

        LİSEDE ARKADAŞ OLDULAR

        Çizgi roman olarak ilk sayısı 1938’de yayınlanan Superman, aradan geçen 78 sene boyunca yayıncısını, yapımcısını ve uzaktan yahut yakından alâkası olan herkesi zengin etti, Superman’in üzerinden yıllar boyunca milyonlarca dolar kazandılar ama sadece iki kişi, hayalî kahramanın asıl hak sahipleri olan metin yazarı Jerry Siegel ile karakterin ressamı Joe Shuster’e hiç yaramadı!

        Jerry Siegel (solda) ve Joe Shuster

        Siegel ile Shuster, Superman’den hayatları boyunca sadece birkaç bin dolar kazanabildiler ve dünyaya büyük hayal kırıklığı içerisinde veda ettiler... Her ikisi de Musevi idi, 1914’te doğmuşlardı, Siegel’in ailesi Avrupa’dan Amerika’ya, Shuster’in annesi ile babası da yine Avrupa’dan Kanada’ya göçmen olarak gitmişlerdi... Kanada’nın Toronto şehrinde büyüyen Shuster, daha sonra ailesi ile beraber Amerika’ya göçetti ve Cleveland’a yerleştiler. Siegel ile Cleveland’daki Glenville Lisesi’nde öğrenci iken tanıştılar, o senelerde revaç bulmaya başlayan çizgi romanlara merakları vardı; Siegel metin yazıyor, Shuster de resimliyordu ve Superman karakteri ikilinin bu işbirliğinin neticesinde ortaya çıktı.

        SADECE 130 DOLARA SATILDI

        Psikiyatrlar ile psikologların sonraki senelerde yaptıkları araştırmalara göre, metin yazarı olan Siegel’in babası bir silâhlı saldırıda öldürülmüştü ve etrafa adalet dağıtan Superman karakterinin ortaya çıkmasının ardındaki psikolojik sebep, delikanlının babasının katlinden sonraki adalet arayışı idi. Siegel ile Shuster, tam yedi sene boyunca Superman’i yayınlatmaya çalıştılar ama çaldıkları her kapı yüzlerine kapandı. Nihayet, “DC Comics” olarak bilinen “Detective Comics” isimli yayın grubu 1938’de Superman’i aylık bir dergi olarak neşretmeyi kabul etti. İki genç çizimlerini bugünkü karşılığı 2 bin 135 dolar olan o zamanın 130 doları karşılığında sattılar ve Superman’i grupta maaşlı olarak hazırlamaya başladılar...

        Siegel ve Shuster’in karşılığında Superman’idevrettikleri 130 dolarlık çekin ön ve arka yüzü

        Yaptıkları sözleşme on senelikti, Superman’in ilk sayısı 1938 Haziran’ında yayınlandı ve bir anda Amerika’nın en çok satan çizgi romanlarından oldu... Ama, Siegel ile Shuster, sözleşmeye çok önemli bir maddeyi koymayı unutmuşlardı: Superman’in telif haklarının kendilerinde olduğunu ve gruba sadece yayın hakkını verdiklerini yazmayı... İki arkadaş, unutkanlıklarının bedelini büyük zararlara uğrayarak ödediler... Hatalarını farkedip 1946’da Superman’in haklarını yayınevinden alabilmek maksadıyla DC Comics’i dava ettiler ama mahkeme taleplerini reddetti ve şirket misilleme olarak Siegel ile Shuster’i kapının önüne koydu! Bu kadarla da kalmadı, hayalî kahramanın yaratıcılarının isimlerini dergi ile çok sayıda gazetede günlük olarak yayınlanan Superman bandlarının üzerinden çıkarttı ve Superman’i Shuster’in üslûbu ile başkalarına çizdirmeye başladı... Yarattıkları hayalî kahramanın bütün hukukî haklarını kaybeden iki arkadaş, geçimlerini sağlayabilmek için günlük işler yapmaya başladılar. Siegel yazdı, Shuster çizdi, yeni eserleri ucuz dergilerde yayınlandı ama hiçbiri Superman kadar başarılı olamadı! Seneler bu şekilde geçti ve Siegel ile Shuster 1975’te yayıncıyı yeniden dâvâ ettiler ama açtıkları dâvâ yine reddedildi. Derken, DC Comics ile beraber daha birçok şirketin ve bugün CNN Televizyonu’nun da sahibi olan Warner Grubu’nun gönlünden her nasılsa sadaka misâli bir ödeme yapmak geçti ve Siegel ile Shuster’e yılda 20 bin dolar ödeyeceklerini duyurdular, bu meblâğ daha sonra 35 bin dolara yükseltildi. Ama aldıkları para ile geçinebilmeleri mümkün değildi ve ressam Joe Shuster, New York’ta bir kurye şirketine dağıtıcı olarak girdi! Gönderilen paketleri alıcılara götürüyordu ve günün birinde DC Comics’e gönderilen bir paketi yerine ulaştırması istendi. Yayınevinin binasına giden Shuster paketi teslim ettiği esnada o sırada tesadüfen posta servisinde bulunan DC Comics’in CEO’sunun gözüne çarptı, Shuster’i tanıyıp yanına çağıran CEO “Git, kendine yeni bir palto al” diyerek ressamın cebine yüz dolar koydu, daha sonra kurye şirketini aradı ve Shuster’i kovdurdu!

        OYUNCUSU FELÇ OLDU

        New York’ta yaşayabilmesi maddî bakımdan artık imkânsız olan ressam önce Long Island’a, oradan da Los Angeles’e taşındı ama başına daha büyük bir felâket geldi: Gözleri artık görmüyordu! Arada bir gelen küçük işleri bu yüzden yapamaz oldu ve hayata 1992 Temmuz’unda Los Angeles’taki küçük bir evde sefalet ve borç içerisinde veda etti. Metin yazarı Jerry Siegel’in âkıbeti de pek farklı olmadı...

        Uzun seneler küçük işlerde çalıştı, zamanının neredeyse tamamını DC Comics’ten hakkını alabilme mücadelesine harcadı ama her defasında başarısız oldu. 1986’da kuruluşunun ellinci yıldönümünü kutlayan DC Comics, Siegel’i davet edip Superman’in ellinci yıl sayısının metnini yazmasını istedi ama Siegel reddetti ve o da hayattan 1996’da bıkkın ve yenik şekilde ayrıldı. İki defa intihara teşebbüs ettiği söyleniyordu. Vârisleri sonraki senelerde yayıncıyı tekrar dâvâ ettiler ama onlar da bir netice alamadılar... İki arkadaş bütün bu tatsızlıkları yaşadıkları sırada Superman’in şöhreti arttıkça artıyordu... 1978 ile 1987 arasında çizgi roman kahramanının dört defa filmi bile yapıldı, Superman ardarda TV dizisi oldu ama Siegel ile Shuster yine kuruş alamadılar! Superman, bu defa da başrol oyuncusu Christopher Reeve’e uğursuzluk getirdi... Filmden oldukça iyi para kazanan Reeve 1995’te attan düştü, 2004’teki ölümüne kadar felçli kaldı ve tekerlekli sandalyeye mahkûm oldu!

        Superman’in 1938 Temmuz’unda yayınlanan ilk sayısı

        ALLAH’A ŞİRK Mİ KOŞTULAR?

        Hayalî kahramanın yaratıcılarının çektikleri büyük sıkıntıya rağmen yayıncılar Superman’dan milyonlarca dolar kazanırlarken bir tuhaflık daha yaşandı: Siegel ile Shuster’e eserlerinin hakkını 1938’de DC Comics’e devretmeleri karşılığında verilen 130 dolarlık çek 2012’de ortaya çıktı, New York’ta mezata kondu ve o senenin 16 Nisan’ında yapılan müzayedede tam 160 bin dolara satıldı! Hayatı bitmeyen sıkıntılar ve dertler içerisinde geçen Shuster’e asıl memleketi olan Kanada, ölümünden on sene sonra sahip çıktı ve Kanada Çizgi Roman Birliği, 2006’da ressamın hatırasına her sene “Joe Shuster Ödülü” vereceğini açıkladı. “Joe Shuster” 2006’dan buyana her sene veriliyor ve çizgi roman dünyasının en saygın ödüllerinden biri olarak kabul ediliyor... Dünyanın en fazla rağbet gören çizgi romanlarının başında gelen Superman’i ortaya koyanların hazin öyküleri ve hayal kırıklıkları işte böyle... Mısır’da, bundan senelerce önce Müslüman Kardeşler’in yayınladığı bir İslâmî dergide okumuştum: Dergi, Superman konusu ile ilgilenen hemen herkesin zengin olmasının ama hayalî kahramanın asıl sahiplerinin kuruş kazanamamalarının ve başlarına hep bir işler gelmesinin sebebinin “yaratıcılık” iddiası, yani Siegel ile Shuster’in bir yerde “Allah’a şirk koşmaları” olduğunu yazıyordu... Karar, artık sizlere kalmış...

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ