Kılıçdaroğlu muhtarlarla bir araya geldi: Birileri muhtarı ayağına çağırır
Muhtarlarla bir araya gelen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "Birileri muhtarı ayağına çağırır, ben muhtarın ayağına gidiyorum" dedi
HABERTÜRK HABER MERKEZİ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Beşiktaş Mustafa Kemal Kültür Merkezi'n de muhtarlarla bir araya geldi. Konuşmasında, "Birileri muhtarları ayağına çağırır ve onlara hedef dikte ettirir" diyen Kılıçdaroğlu, "Biz öyle yapmıyoruz. Ben muhtarların ayağına gidiyorum" dedi.
Demokrasinin en net, en pürüzsüz tecelli ettiği seçimin muhtar seçimleri olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Sizin isimlerinizi bir genel başkan yazmaz, vatandaşın önüne koymaz. Siz kendiniz çıkarsınız, 'ben muhtar adayıyım' dersiniz. Vatandaş gelir size oyunu verir. Bildiğimiz en temiz, dürüst seçimler muhtar seçimleridir. Kimse bu konuda en ufak bir endişeye sahip değil. Milletin vekilini millet seçmiyor. Biz listeyi hazırlıyoruz, milletin önüne koyuyoruz, gel bunlara oy ver diyoruz, 'vermezsen ceza yazar' diyor. Sizin seçimleriniz gibi milletvekili seçimlerini de inşallah hayata geçireceğiz. Asıl demokrasi o zaman olacak. Şimdi biz biraz demokrasicilik oynuyoruz" diye konuştu.
"BEN MUHTARIN AYAĞINA GİDİYORUM"
Kılıçdaroğlu şöyle devam etti; "Yeri gelince şikayet ediyoruz, edin. Sorunlarınız çözüldü mü? 14 yıl, 14 Ay değil, 14 yıldır çözüldü mü? Birileri muhtarı ayağına çağırır ve onlara hedef dikte ettirir. Biz öyle yapmıyoruz. Ben muhtarların ayağına gidiyorum, ben muhtarlarla konuşuyorum, dinliyorum. Devlet nasıl yönetilir biliriz. Liyakat esası var devleti yönetmede yani işi ehline teslim edeceksin. İşi ehline teslim ettiğin zaman sorunlar kendiliğinden çözülür. İşin kuralı budur" dedi.
"HANGİ BAŞKANLIK?"
Muhtarlara parlementer sistemi anlatan Kılıçdaroğlu, "Parlamenter sistem deniyor, başkanlık sistemi deniyor. Bir ülkenin rejimi o ülkenin tarihi koşulları ve sosyolojik koşulları belirler. Amerika'da başkanlık sistemi vardır. Neden? Eyaletler var. En zayıf halka kimdir? En zayıf halka başkandır. Başkan büyükelçi bile tayin edemez. Böyle bir yetkisi de yoktur. Ama doğan bir hukuki boşluk olursa her eyaletin ayrı bir parlamentosu vardır, her eyalet ayrı kanun çıkarır. Bazı eyaletlerde örneğin idam serbesttir, bazı eyaletlerde idam yasaktır. Şimdi Türkiye başkanlık sistemine geçecek deniyor. Hangi başkanlık? Bölünen bir Türkiye mi? Üniter yapısı olan bir Türkiye mi? Önce buna karar vermek durumundayız. Biz üniter yapıdan yanayız. Türkiye'nin bölünmesini istemiyoruz, ayrışmasını istemiyoruz, kavgayı da istemiyoruz, terör de istemiyoruz. Ama Türkiye'nin birlik ve bütünlük içinde yoluna devam etmesi lazım." dedi.
