Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sert ve yumuşak güce sahip devletler kalıcı iz bırakabilmiştir

        HABERTURK.COM

        Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Güçlü olmayan devletler yıkılıp gitmiştir. Osmanlı Devleti bunun en güzel örneğidir. Sert güç unsurlarıyla birlikte, yumuşak güç unsurlarına sahip olan devletler kalıcı izler bırakabilmiştir. Sert güç imkanlarını hafife almak felakete zemin hazırlamaktadır. Hiçbir ülke askeri alanda güçlü olmasam da olur diyemez. Ya da tam aksi de olmaz. İnce bir siyasetle harekete geçirmektir. İnsanların zihnine ve duygularına aynı anda hitap etmeyi başarmamız gerekiyor.Bir devlet gücü kem gözlere korku salarken, umudunu kendine bağlayanları da koruyabilmelidir" dedi.

        Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul Tersane Komutanlığı'nda düzenlenen Burgazada korvetinin denize indirilmesi ve Kınalıada korvetinin ilk kaynak törenine katıldı.

        BİNALİ YILDIRIM:YERLİ VE MİLLİ KAYNAKLARA DAYANMAMIZ GEREKİR

        Başbakan Binali Yıldırım'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

        "Bu kadar emeğin sonucu, denize inmede yaşanacak bir aksaklık bu işçilerimiz, gemicilerimizin hiç istemediği bir iştir. Bu nedenle konuşmamı kısa tutmaya çalışacağım.

        Güçlü ülke, güçlü orduyla mümkün. Ülkemizin bulunduğu konum itibariyle itibariyle güçlü olmasından başka çare yok. Etrafımız ateş çemberi. Birçok mazlum devlet bizden umut bekliyor. Savunma kabiliyetimizi geliştirmemiz yetmez, caydırıcılık kabiliyetimizi de geliştirmemiz gerek. Bunun için de yerli ve milli kaynaklara dayanmamız gerekir. Dışarıdan aldığımız her bir araç size çaresizlikle geri döner. '74 çıkarma harekatında bunu gördük.

        Bu topraklarda var olmanın olmazsa olmaz şartı güçlü olmak, güçlü olmaya devam etmektir. Son 14 yıllık savunma sanayimizin kendine yeterliliği konusunda hatrı sayılır mesafe aldık. Yerli ve milli katkı oranımız yüzde 20'lerden yüzde 60'lara yükseldi. Bu bir aşamadır ama yeterli değildir.Türkiye'nin yerlileşme ve millileşme konularında yapacağı çok iş var.

        Son 14 yılda liderliğinizde savunma sanayisine 30 milyar dolar yatırım yapıldı. Genç mühendisken hatırlıyorum. Bu ve buna benzer gemiler Türkiye'nin gündeminde olmuş, 80'li yıllardaki projeler 2000'li yıllarda konuşulmaya devam etmiştir. Şimdi konuşmuyoruz yapıyoruz. Bize yakışan da budur. Bu eseri Deniz Kuvvetlerimize kazandıran emeği geçen herkesi kutluyorum."

        ERDOĞAN: BU SÜRECİ HIZLANDIRMAMIZ GEREKİYOR

        Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

        "Savunma sanayi açısında çok önemli iki töreni bir arada gerçekleştiriyoruz. Burgazada Korveti'ni denize indireceğiz, Kınalıada Korveti'nin kaynak törenini yapacağız.

        Bunlar 8 gemiden oluşan MİLGEM projesinin 3. ve 4. gemilerini oluşturuyor. Başbakanlığım döneminde attığımız bu adımın neticelerini görmek mutluluk veriyor. Daha önce iki gemimizi bitirmiş, donanmamıza sunmuştuk. Bu gemilerimiz birçok tatbikatta donanmamızı temsil ettiler, göğsümüzü kabarttılar.Öncelikle iki projenin de hayırlı olmasını diliyorum. Bu çalışmalarda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.

        Artık icra konseyinin başında başbakanımız gemi inşa mühendisi olarak bulunuyor. Çok daha seri olarak bu üretimleri yapmamız lazım. Bu imkana bu güce Türkiye sahip. Biz artık yüzde 60'la yetinemeyiz. En önemli adımlarımızdan birisi kendi gemilerimizdeki makineleri de üretmemiz suretiyle bu süreci hızlandırmamız gerekiyor. Burgazada'yı indiriyoruz. Arkadan Kınalıada'yı diğer arkadaşlarına yetiştirmemiz gerekiyor.

        SERT-YUMUŞAK GÜÇ UNSURLARI

        Türkiye savunma sanayi alanında kendine yeter ülke olma yolunda ilerliyor. 30 Nisan'da Deniz Kuvvetlerimiz için tarihi nitelikli bir projenin adamını atmıştık. Anadolu'nun tamamlanmasıyla ülkemiz çok farklı bir lige yükselecek. Ülke güvenliğimiz açısından önemli olan bu projelerin sayısını artırmamız gerekir. Artık biz kendi uçak gemimizi yapacak hale geleceğiz. Türkiye kendi uçak gemisine de sahip olacak. İnanırsanız, azmederseniz başarırsınız.

        Tarih boyunca farklı medeniyet ve kültürlere evsahipliği yapmış bu bölge bir açık hava müzesidir. Anadolu'nun, Ortadoğu'nun tarihi okunmadan dünya tarihinin kavranması mümkün değildir. Bu topraklar aynı zamanda devletler mezarlığıdır. Güçlü olmayan devletler yıkılıp gitmiştir. Osmanlı Devleti bunun en güzel örneğidir. Sert güç unsurlarıyla birlikte, yumuşak güç unsurlarına sahip olan devletler kalıcı izler bırakabilmiştir. Sert güç imkanlarını hafife almak felakete zemin hazırlamaktadır. Hiçbir ülke askeri alanda güçlü olmasam da olur diyemez. Ya da tam aksi de olmaz. İnce bir siyasetle harekete geçirmektir. İnsanların zihnine ve duygularına aynı anda hitap etmeyi başarmamız gerekiyor.Bir devlet gücü kem gözlere korku salarken, umudunu kendine bağlayanları da koruyabilmelidir.

        "7 BİN 600 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ"

        Türkiye 30 yılı aşkın bir süredir bölücü terör belasıyla başa çıkmaya çalışıyor. Çok farklı yöntemler denendi. Askeriyle, polisiyle, istihbaratçı ve korucusuyla canları pahasına teröristle mücadele etti. Siyasi irade ve hükümetler de üzerine düşenleri yapmanın peşinde oldu. Son bir yıl ise bu sürecin en kritik dönemini oluşturmaktadır. Halkın desteği de devletin yanında yer almıştır.

        2009 yılından itibaren farklı isimlerle hayata geçirdiğimiz reformlar sorunun kaynağının terör örgütü olduğunu gösterdi. Halkımız tarihi nitelikli yatırımları tecrübe etti. Terör örgütünün ise yokluk ve yoksulluk için çalıştığı iyice anlaşıldı. Güvenlik birimlerimizin ilk günden itibaren koordinasyon ve hukuk içinde yürüttüğü operasyonlar örgüte büyük darbe vurdu. Örgüt tarihinin en büyük hezimetini yaşadı. İcra edilen operasyonlar sonucunda 7 bin 600'ün üzerinde terörist etkisiz hale getirildi. Askerinden, polisine, istihbaratçısından, korucusuna kadar destan yazan güvenlik birimlerimize tebriklerimi iletiyorum.

        2002 yılında Türkiye savunma sanayinde yüzde 80'ler civarında dışa bağımlıydı. Bugün bu oranı yüzde 40'lar seviyesine düşürmüş durumdayız."

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ