Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem CIA dünya siyasetini nasıl yönlendirdi?

        ABD’nin Merkezi Haber Alma Teşkilatı’nın (CIA) internet sitesine yüklenen 13 milyon sayfalık belgeler, dünya siyasi tarihine dair çok şey anlatıyor. ABD’nin Soğuk Savaş’ta Sovyetler’e karşı geliştirdiği siyasi taktikler, Ortadoğu’da kurduğu ittifaklar, küresel terörün ilk sinyalleri... Belgeler, hem ABD istihbaratı ve diplomasisinin karanlık koridorlarına ışık tutuyor hem bugünkü siyasi meseleleri anlamanıza daha derinlemesine yardımcı oluyor. İşte tarihe birinci elden tanıklık etmenizi sağlayacak “gizli” belgelerden bazıları...

        BABA BARZANİ’DEN ABD’YE ‘YARDIM EDİN’ MEKTUBU

        Mektubun köşesine yazılmış tarih 7/7/1974. Kaleme alan Irak’ta Kürt siyasetinin en önemli isimlerinden, Kürdistan Demokrat Partisi kurucusu Mustafa Barzani. Bölgesel Kürt Yönetimi lideri Mesud Barzani’nin babası. Mektubun alıcı kısmında yazan isimse Henry Kissinger, dönemin ABD Dışişleri Bakanı.

        IKBY Başkanı Mesud Barzani’nin babası Mustafa Barzani.
        IKBY Başkanı Mesud Barzani’nin babası Mustafa Barzani.

        "İran ve sizin büyük desteğiniz, Irak yönetiminin saldırganlığına karşı direnişimizi sürdürmemize yardımcı oluyor. Ama Rusların desteklediği Bağdat her açıdan bize karşı üstün. Halkımız gerçek bir soykırım tehdidiyle karşı karşıya. Türkler Irak’ın talebiyle sınırı kapattığı için binlerce insanımız aç. Bu nedenle sizden bir kez daha bize desteğinizi değerlendirmenizi istirham ediyorum."

        4 ay sonra Barzani, Kissinger’a bir mektup daha yazıyor. ABD’den yine yardım istiyor fakat bu kez bir ihtiyaç listesi gönderiyor. Listede antitank füzeleri, Doçkalar, Kalaşnikoflar var. Ayrıca Türkiye’nin sınırı açması için araya girmesini istiyor. Mart 1975 tarihli bir belgeye göre Kissinger, Mustafa Barzani’ye ABD’nin İran büyükelçisi aracılığıyla bir mesaj iletti. Ancak mesajın içeriği belgelerde yok.

        FIKRAYLA PSİKOLOJİK SAVAŞ

        80’lerde Soğuk Savaş iyiden iyiye bir propaganda savaşına dönüşmüştü. Bir yandan Sovyetler’de Mihail Gorbaçov liderliğinde glastnost ve perestroyka (açıklık ve yeniden yapılanma) süreci vardı. Diğer yandan ABD de bu adıma karşı Hollywood filmleriyle, popüler kültürle mücadele ediyordu. CIA’nın son gizli belgeleri fıkranın da bir silah olarak kullanıldığını ortaya koydu. CIA Sovyetler’in imajına darbe vurmak için alaycı fıkralar dolaşıma soktu, fıkraları yazmak da ajanlara düştü. İşte o fıkralardan bazıları:

        "Likör sırasında bekleyen bir işçi ‘Yeter artık, sıramı tutun, Gorbaçov’u vurmaya gidiyorum’ der. İki saat sonra döner ve sıradaki yerini ister. Arkadaşları sorar, ‘Vurdun mu?’. İşçi ‘Hayır oradaki sıra, buradaki sıradan daha uzundu’ cevabı verir."

        "Bir Amerikalı, bir Rus’a ‘ABD o kadar özgür bir ülke ki Beyaz Saray’ın önüne gidip Ronald Reagan’ın canı cehenneme diye bağırabilirim’ der. Rus cevap verir: ‘Bu ne ki? Ben de Kremlin’in önüne gider ve Ronald Reagan’ın canı cehenneme diye bağırabilirim."

        KÜBA FÜZE KRİZİ YAZIŞMALARI

        Soğuk Savaş’ın, “sıcak savaş”a en çok yaklaştığı zamanlardan biri Küba füze kriziydi. Kriz Sovyetler’in 1962’de Küba’ya nükleer füze yerleştirmek istemesiyle başlamıştı. Dünya karşılıklı tehditlerin ve müzakerelerin sürdüğü o 13 günü diken üzerinde geçirdi. Peki böyle bir krizde süper güç liderleri birbirlerine nasıl mesajlar gönderir? İşte meraklısına yanıtlar.

        Sovyetler’in eski lideri Nikita Kruşçev ve ABD Başkanı John F. Kennedy.
        Sovyetler’in eski lideri Nikita Kruşçev ve ABD Başkanı John F. Kennedy.

        * John F. Kennedy’den Nikita Kruşçev’e mektup, 21 Ekim 1962 "ABD, Rusya’nın Küba’ya füze yerleştirmesini kabul etmeyecektir ve bu tehdidi ortadan kaldırmaya kararlıdır."

        * Kruşçev’den Kennedy’ye mektup, 25 Ekim 1962 "Başkandan kendisini benim yerime Koymasını istiyorum ve Sovyetler’in ABD’nin taleplerini reddetmesi gerektiğini söylüyorum."

        11 EYLÜL CIA İÇİN SÜRPRİZ DEĞİLMİŞ

        ABD ve dünya tarihinin seyrini değiştiren 11 Eylül saldırılarının emrini dönemin El Kaide lideri Usame bin Ladin vermişti. CIA’nın son yayınladığı belgeler, Bin Ladin ve militanlarının uçak kaçırma eylemi planladığını, 11 Eylül’den 3 yıl önce tahmin ettiğini gösteriyor. 4 Aralık 1998 tarihli bir belgede şu istihbarat var:

        "Bin Ladin; Şeyh Ömer Abdül-Rahman, Remzi Yusuf ve Muhammed Sadık Awda’nın serbest bırakılmaları için, ABD’de uçak kaçırma eylemlerini de içeren bir dizi saldırı planlıyor. Bir kaynak, eylemin 20 Aralık’taki Ramazan öncesi için planlandığını söyledi. Bin Ladin’in bazı adamları uçak kaçırma eylemleri için eğitim aldı."

        ERMENİSTAN’DA ATOM BOMBASI ÜRETİMİ

        Ocak 1950 tarihli bir CIA raporuysa, ABD’nin Sovyetler’in atom bombası projelerini ne kadar yakından takip ettiğini gösteriyor. Belgeye göre bomba üretim merkezlerinden biri Ermenistan topraklarındaki Sevan Gölü bölgesi. Projenin başındaysa Sovyetler’in o dönemki lideri Stalin’in sınırsız yetki verdiği (2. Dünya Savaşı döneminde Stalin’in gizli polis şefiydi) Lavrenti Beria var. Beria’nın bu bölgeyi seçmesinin nedeni atom bombası üretimi için yoğun su kaynaklarına ihtiyaç duyulması. Raporda göl ve çevresinin yasak bölge ilan edildiği, atom bombası fabrikalarının inşası için savaş esirlerinin kullanıldığı yazıyor. Ermenistan’da ilk atom bombası Şubat 1949’da yapılmıştı. ABD ise bombadan ancak eylül ayında haberdar olmuştu.

        ABD, STALİN’İN ÖLÜMÜNE HAZIRLANMIŞ

        Sovyetler’in eski lideri Josef Stalin.
        Sovyetler’in eski lideri Josef Stalin.

        Tarıh Kasım 1952. ABD istihbaratı o dönemde Sovyetler lideri Josef Stalin’in iktidardan düşmesi durumunda ne yapılacağına dair harıl harıl çalışma yürütüyor. Bu doğrultuda CIA bir rapor hazırlamış, amaç Soğuk Savaş döneminde rakibinde meydana gelebilecek ani bir iktidar değişikliğine karşı ABD’yi psikolojik olarak hazır tutmak. Raporda Stalin iktidarı devrilirse ne gibi siyasi fraksiyonların oluşabileceğine bakmak, kimin kiminle düşman olduğunu görmek gerektiği yazıyor. Raporun devamı şöyle:

        "Eğer Stalin aniden ölürse Ruslar bunu dünyadan gizleyebilir. Bu nedenle istihbaratımız iyi olmalı. Stalin’in ölümü ABD’nin Sovyetler’i yenmesi için çok iyi bir fırsat olabilir."

        NOT: Stalin, rapordan 4 ay sonra hayatını kaybetti.

        CIA’DAN MÜSLÜMAN KARDEŞLER RAPORU

        CIA’nın mercek altına aldığı teşkilatlardan biri de 1928’de Mısır’da kurulan Müslüman Kardeşler. 2012’de Muhammed Mursi’yle iktidara gelen Müslüman Kardeşler için, 21 Nisan 1986 tarihli CIA raporunda şu ifadeler yer alıyor:

        Mısır’da 2013’teki darbe ile devrilen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi hapishanedeyken.
        Mısır’da 2013’teki darbe ile devrilen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi hapishanedeyken.

        "Müslüman Kardeşler önümüzdeki yıllarda Mısır’da çok önemli bir güç olacak. Ama henüz Hüsnü Mübarek yönetimi için bir tehdit teşkil etmiyorlar."

        "CIA aşırıcılığı dini olarak motive edilmiş siyasi bir hareket olarak niteler. Aşırıcılar otoriteye açtır ve bütün olayların dini bir önemi olduğuna inanırlar. Bu tanım Müslüman Kardeşler, El Cihad gibi pek çok örgütü kapsar. Bu örgütlerin benzer amaçları vardır ancak farklı taktikler kullanırlar. Müslüman Kardeşler Mısır dışında, Ürdün, Kuveyt, Suriye, Kuzey Yemen, Suudi Arabistan, Batı Şeria ve Gazze’de faaliyet gösterir. Liderleri faaliyetleri gözden geçirmek için sık sık Avrupa ülkelerinde bir araya gelir."

        Nalan KOÇAK / GAZETE HABERTÜRK

        YARIN: CIA BELGELERİNDE UFO’LAR VE DOĞAÜSTÜ GÜÇLER

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ