Süleyman Soylu: Ana muhalefet terör örgütüne can suyu veriyor

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ve Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok ile Elazığ'dan askeri helikopterle Tunceli'ye geldi. Soylu'yu, 4. Komando Tugay Komutanlığı'nda, Vali Osman Kaymak ile il protokolü karşıladı.

Daha sonra beraberindekilerle Şehit Jandarma Binbaşı Yavuz Sonat Güzel Misafirhanesi'ne geçen Bakan Soylu, burada güvenlik korucuları ile kahvaltıda bir araya geldi.

Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ve Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok ile Elazığ'dan askeri helikopterle Tunceli'ye gelen İçişleri bakanı Soylu'yu 4. Komando Tugay Komutanlığı'nda, Vali Osman Kaymak ile il protokolü karşıladı. ( Haydar Toprakçı - Anadolu Ajansı )Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler ve Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok ile Elazığ'dan askeri helikopterle Tunceli'ye gelen İçişleri bakanı Soylu'yu 4. Komando Tugay Komutanlığı'nda, Vali Osman Kaymak ile il protokolü karşıladı. ( Haydar Toprakçı - Anadolu Ajansı )

Soylu, koruculara hitaben yaptığı konuşmada, ülkenin ortak meselesinin yıllardır memleketin kardeşliğine, vatandaşın canına, malına, kasteden hain örgütlerle mücadele etmek olduğunu belirtti.

Özellikle son aylarda terör örgütlerine yönelik başarılı operasyonların gerçekleştirildiğini ifade eden Soylu, şunları söyledi:

"İster PKK, KCK YPG, FETÖ DEAŞ adı ne olursa olsun, bu topraklar üzerindeki son terörist katledilinceye kadar ne askerimizin, ne polisimizin, ne jandarmamızın, ne de korucumuzun görevi bitmeyecektir. Bütün dünyanın duymasını isteriz ki dün Çanakkale'de ne yapılmışsa, terörle mücadelede bu gün aynısı yapılmaktadır ve böyle de devam edecektir."

"ANA MUHALEFET TERÖR ÖRGÜTÜNE CAN SUYU VERİYOR"

Bakan Soylu, Türkiye'nin terörle mücadelede hiç olmadığı kadar güçlü, hiç olmadığı kadar kararlı olduğunu tüm dünyanın bilmesini istedi.

İlk defa Türkiye'nin terörle ve bütün unsurlarıyla eş zamanlı olarak mücadele ettiğine dikkati çeken Soylu, ülkedeki herkesin, her kurumun, her kuruluşun, her partinin, her derneğin, teröre karşı net bir duruş sergilemek zorunda olduğunu belirtti.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na seslenen Bakan Soylu, şöyle konuştu:

"Ana muhalefet partisi, yine aldanıyorsunuz. Buradan size sesleniyorum. Türkiye'deki bitmek üzere olan bir terör örgütüne siyasi istikrarsızlık üzerinden yeniden bir can suyu verme kabiliyetini ortaya koyuyorsunuz. Kişi sevdiğiyle beraberdir. Bu açık ve nettir. Sevdikleriniz ve şuanda beraber olduklarınız, bu ülkede binlerce cana kastetmişlerdir. Bu ülkenin birliğine, beraberliğine kastetmişlerdir."

Türkiye'ye sığınan Suriyelilerin, milletin misafiri olduğunu aktaran Soylu, bütün dünyanın gözü önünde Türkiye'nin en çok takdir edildiği meselelerin başında Suriyelilere yapılan ev sahipliğinin geldiğini anımsattı.

Suriyelilere ev sahipliği yapmaya devam edeceklerini vurgulayan Soylu, şu ifadeleri kullandı:

"Tarihimizden, köklerimizden, birbirimize olan bağlılığımızdan vazgeçmedik. Şam, Halep, Suriye bizim kardeşlerimizdir. Artık Gaziantep, Kilis neyse, herkes bilmeli ki hepsi bizim kardeşlerimizdir. Tekrar Suriyeli kardeşlerimizi hedef haline getirmek, ana muhalefet partisi liderine yakışmamıştır ve ayıp etmiştir. Söylediği sözlerin hiçbirisi insanlıkla bağdaşmamaktadır, insanlığa yakışmamaktadır. Şuana kadar 28 bin 715 Suriyeli kardeşimiz Cerablus'a geri dönmüştür. Güvenlikleri orada mevcuttur. Orada bütün insani ihtiyaçları karşılanmaktadır. Kılıçdaroğlu beyefendi bu politikanın neresi yanlış ? Niye milletimizi yeni bir devletleşmeye doğru yöneltmek istiyorsunuz. CHP'li kardeşlerim size bir soru sormak istiyorum. Evinizin yanında bir yangın olsa perdenizi kapatıp o yangını görmezden mi gelirsiniz?"

"GEÇTİ O GÜNLER GEÇTİ"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHP'nin öteden beri gelen sistemle hareket ettiğini belirterek, "Alışmışsın tabi, bu ülkeyi yönetmesen de senin 60 darbesinin ve 61 Anayasasının ortaya getirdiğin kurucularla bu ülkeyi yönetmeyi 71'de, 80'de takip etmişsin, 28 Şubat'ta korkutmuşsun sonra 'önemli değil iktidara gelmek, önemli değil millet, önemli değil halk, önemli değil kanun, önemli değil demokrasi' diyeceksin. Geçti o günler geçti. Bu gün vesayetin borusu ötmüyor, bugün milletin borusu ötüyor milletin." dedi.

Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Tunceli'de bulunan Soylu, AK Parti İl Teşkilatı'nca Tunceli Kültür Merkezi'nde düzenlenen programda, vatandaşlara hitap etti.

AK Parti'nin siyasi hayatına yüzde 34'le başladığını ve şimdilerde ise yüzde 50'nin üzerine çıktığını anımsatan Soylu, şöyle konuştu:

"Kutuplaşma ortaya koyan mı 34'ten 50'ye çıkar ? Hepimiz siyaset yapıyoruz. Bir belediye meclis üyesi vatandaşın yüzüne bakmadığı zaman ertesi gün ilçe başkanına vatandaş gidip, 'bu vatandaşı nasıl başımıza getirdiniz' demiyor mu? Bu yapılanlar, milleti tanımamaktır. CHP yüzde 24, 25, 26 ve 25, 24, 26 şeklinde gidiyor. Yani bir ileri, bir geri geliyor. 34'ten 51'e çıkan mı daha kapsayıcı, daha kucaklayıcı politika ortaya koyuyordur, yoksa kendi anlayışından başkasına ödün vermeyen 'benim dediğime gelmezseniz, ben bunu kendi adıma yok sayarım. Ya benim dediğime geleceksiniz ya da yanınıza adım atmayacağım' diyen mi ? Millete küsmeyeceksiniz."

"BUGÜN VESAYETİN BORUSU ÖTMÜYOR, BUGÜN MİLLETİN BORUSU ÖTÜYOR"

Soylu, CHP'nin öteden beri gelen sistemle hareket ettiğini belirterek, "Alışmışsın tabi, daha ne olacak, sana mı Başbakanlık verecekler? Alışmışsın tabi, bu ülkeyi yönetmesen de senin 60 darbesinin ve 61 Anayasası'nın ortaya getirdiğin kurucularla bu ülkeyi yönetmeyi 71'de, 80'de takip etmişsin, 28 Şubat'ta korkutmuşsun sonra 'önemli değil iktidara gelmek, önemli değil millet, önemli değil halk, önemli değil kanun, önemli değil demokrasi' diyeceksin. Geçti o günler geçti. Bugün vesayetin borusu ötmüyor, bugün milletin borusu ötüyor milletin." diye konuştu.

Dünyada lider yokluğunun yaşandığının görüldüğünü aktaran Soylu, Türkiye'nin kendi liderini bulduğunu ve onun arkasından gittiğini belirtti.

Türkiye'nin kendi liderine sahip çıkma zamanının geldiğini ifade eden Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Tam da zamanı bu zamandır. Biz Recep Tayip Erdoğansız yıllardır kafamıza takılan bu hükümet sistemini daha yeni, daha demokratik, yeni bir sistemle değiştirmeye muktedir olamayız. Tayip Erdoğan bugün bu millete büyük bir hizmeti yerine getirmektedir. Bu millete, geleceğe artık o sistemin içerisine birtakım nifakların, fitnelerin, musibetlerin sokulmasına fırsat vermeyecek. Anahtarı milletin eline verecek bir sistemi ortaya koyacaktır. İkinci hamlemizi, ikinci büyük adımımızı, yeni bu sistemle beraber yapacağız. Bugün 11 bin dolara getirdik, inşallah bu sistemle beraber 25 bin dolara getireceğiz. Yüzde 5 enflasyonun altına, yüzde 4 işsizliğin altına, faizin altına çekip, bu milleti bir refah toplumu, bu milleti bir gelecek toplumu haline getireceğiz."

"BU TOPRAKLARDAN TERÖRÜ SÖKÜP ATACAĞIZ"

Soylu, dünyanın neresinde olursa olsun, dini, dili ne olursa olsun kendilerinden yardım istendiği zaman sırtını dönmeyecek ve bütün dünyaya insanlığın ne olduğunu gösterecek, bir anlayışı ortaya koymak zorunda olduklarını vurguladı.

Onun için özgür, güçlü, zengin ve başı göğe değecek kadar özgür ve hür insanların yaşadığı bir Türkiye'yi hep beraber oluşturmak zorunda olduklarını kaydeden Soylu, "Bu da demokrasiyle sandıkla ve vereceğiniz oyla olacaktır. Hiç endişeniz olmasın, bu topraklardan terörü söküp atacağız. Bizim çocuklarımızı teröre artık bulaştıramayacaklar. Bizim çocuklarımız fabrikalarda işine giden, esnafımız dükkanını sabah 'Allah'ım bu gün bereketimi eksik etme' diye dua ederek iş yerini açan, birbiriyle kardeş olan bir anlayış içerisinde olacağız. Terörün kökünü kazıdıkça, terörü tasfiye ettikçe, çocuklarımızın geleceğinin çok daha iyi, çok daha güvenilir hale getireceğiz." ifadelerini kullandı.

"SADECE TERÖRLE DEĞİL, TERÖRİZMLE DE MÜCADELE EDİYORUZ"

Yatırımcıların Tunceli'ye 170 milyon lira yatırım yapmak için Valiliğe başvurduğuna dikkati çeken Soylu, terörün ortadan kalkmasıyla kentin her alanda gelişme göstereceğini anlattı.

Soylu, şunları kaydetti:

"Terörü biraz daha ittiğimiz zaman, üniversitemizdeki öğrenci sayısı artacak, kış turizmi canlanacak. Dağlarda, ovalarda piknik yapacağız. Terörü biraz daha ittiğimiz zaman, Allah'ın bize bağışladığı bu güzel coğrafyaya bütün çekiciliğiyle herkes gelecek. 'Keşke bu coğrafyada yaşasaydık' diyecekler. Sadece terörle mücadele etmiyoruz. Aynı zamanda terörizmle de mücadele ediyoruz. Bunu yaparken sosyal, siyasal ve ekonomik politikalarımızla bütün bunları gerçekleştirmeye çalışıyoruz."