İletişim Başkanı Altun: Kudüs arsa değil Filistinlilerin vatanıdır, satın alınamaz
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabı Twitter'den yayınladığı mesajda, "Filistin halkı ve toprakları parayla satın alınamaz, Kudüs bir arsa değil, Filistinlilerin vatanıdır. Filistin'in kabul etmediği hiçbir planı desteklemeyeceğiz.Sayın Cumhurbaşkanımızın BM Genel Kurulunda sorduğu gibi, bir kez daha soruyoruz: İsrail'in sınırları neresidir?" ifadelerini kullandı
ABD Başkanı Trump'ın dün gece açıkladığı Ortadoğu Barış Planı'na karşı dünya ve Türkiye'den tepkiler gelmeye devam ediyor.
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, sosyal medya hesabı Twitter'den yayınladığı grafikli mesajda "Kudüs arsa değil, Filistinlilerin vatanıdır" ifadelerine yer verdi.
Altun mesajında yayınladığı infografikte 1948 yılından günümüze İsrail'in işgal plan haritalarını yayınladı.
"KUDÜS İSLAM'IN KALBİ VE FİLİSTİN'İN BAŞKENTİDİR"
"ABD'nin sözde barış planı ölü doğmuştur. Bu plan, iki devletli çözümü öldürmeyi ve Filistin topraklarını gasbetmeyi hedefleyen bir ilhak planıdır. Filistin halkı ve toprakları parayla satın alınamaz" denilen grafikte "Kudüs kırmızı çizgimizdir. İsrail'in işgal ve zulmünü meşrulaştırmaya yönelik adımlara izin vermeyeceğiz. Kardeş Filistin halkının daima yanında olacağız. Filistin topraklarında bağımsız Filistin için çalışmaya devam edeceğiz. Filistin'in kabul etmeyeceği hiçbir planı desteklemeyeceğiz. İşgal politikalarına son vermeden Ortkadoğu'ya barış gelemez. Küdüs İslam'ın kalbi ve Filistin Devleti'nin başkentidir" denildi.
İSRAİL'İN İŞGAL SÜRECİ FİLİSTİN'İ NASIL ETKİLEDİ
Görsellerle ayrıntılandırılan grafikte İsrail'in işgal süreci Filistin'i nasıl etkilediğine dair bir hafıza tazelemesi yer alıyor.
Buna göre 1917'de Balfour deklarasyonu ile Yahudilere Filistin'de devlet vaad edildi ve Filistin'e Yahudi göçü başladı.
1947'de BM taksim kararı verdi ancak günümüze kadar İsrail bu kararda Filistin'e verilen toprakların yüzde 85'ini işgal etti.
1948'de İsrail kuruldu ve ardından Arap savaşında Batı Kudüs7ü ele geçirdi.
1967'de İsrail 6 gün savaşlarında Doğu Kudüs'ü işgal etti.
1980'de İsrail Kudüs'ü başkent ilan etti. BM bu kararı tanımadı ve Kudüs'te diplomatik temsilciliği bulunan ülkelerden temsilciliklerini kutsal şehir Kudüs'ten Tel Aviv'e taşıması istendi.
2000'de İsrail Başbakanı Ariel Şaron Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi ve ikinci intifada başladı.
2003'de İsrail Yahudileri escid-i Aksa'nın avlusuna almaya başladı. Müslümanların bölgeye girişi sınırlandırıldı.
2016'da BM Doğu Kudüs ve diğer Filistin topraklarında yasadışı yerleşim faaliyetlerinin sonlandırılmasını talep etti.
2017'de Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ABD'nin Kudüs kararını geri almasını öngören tasarıyı onayladı.
2020'de Trump uluslararası hukuku, bölgesel barışı ve Filistin'in bağımsızlığını görmezden gelerek sözde Orta Doğu barış planını açıkladı.
TRUMP'UN AÇIKLADIĞI PLAN NELERİ ÖNGÖRÜYOR?
Filistin'in bağımsızlığı ABD Başkanı Trump'ın açıkladığı sözde Orta Doğu Barış Planı ile bir kez daha yok sayıldı. Bu sözde plana göre;
* Kudüs tamamen İsrail'e bırakıldı!
* Batı Şeria'da kurulan kanunsuz yerleşim yerleri İsrail egemenliğine bırakıldı.
* Filistinlilere sadece tünellerle birbirine bağlanacak Batı Şeria'da küçük bir toprak parçası ile Gazze vaat edildi.
İnfografikte ayrıca "Kudüs bütün ve bağımsız Filistin devletinin başkentidir. Yalnızca her iki taraf için kabul edilebilir, müzakere edilen iki devletin çözüm Filistinliler ile İsrailliler arasında barışı getirebilir" vurgusu yapıldı.
